Binbir zahmetle üretilen kaymak hak ettiği değeri bulmuyor
Küçük Çobanlı Mahalle Muhtarı Süleyman Çağlın, zorlu kaymak üretiminin satışta hak ettiği değeri bulmadığını söyleyerek, 'Yoğun emek sarfedilerek imal edilen kaymak, hak ettiği maddi değeri bulmayınca yeni nesil mandacılık ve kaymak üretimini tercih etmiyor. Kaymak üretimini yaşatmak istiyoruz' dedi Küçük Çobanlı Mahalle Muhtarı Süleyman Çağlın, zor ve zahmetli bir iş olan kaymak üretimi ve [&hellip]
Küçük Çobanlı Mahalle Muhtarı Süleyman Çağlın, zorlu kaymak üretiminin satışta hak ettiği değeri bulmadığını söyleyerek, “Yoğun emek sarfedilerek imal edilen kaymak, hak ettiği maddi değeri bulmayınca yeni nesil mandacılık ve kaymak üretimini tercih etmiyor. Kaymak üretimini yaşatmak istiyoruz” dedi
Küçük Çobanlı Mahalle Muhtarı Süleyman Çağlın, zor ve zahmetli bir iş olan kaymak üretimi ve mandacılığı hakkıyla yapmak ve gelecek nesillere aktarmak istediklerini kaydetti.
“MANDA YETİŞTİRİCİLİĞİ
PAZAR YÖNÜNDEN SIKINTLI”
Küçük Çobanlı Mahallesi’nin ağırlıklı geçim kaynağının tarım ve hayvancılık olduğunu belirten Muhtar Süleyman Çağlın, “Hayvancılığımız ağırlıklı olarak mandacılık üzerinedir. Bilindiği gibi manda varlığı ilimizde günden güne, gerek ekonomik şartları bakımından gerekse yeni yetişen nesillerin mandacılığı yapmak istememesinden dolayı azalmaktadır. Manda Yetiştiriciliği özellikle pazar yönünden bazı sıkıntıları vardır. Sütü, özellikle de kesim ve manda satışı sırasında fazla rağbet görmemesi, fiyat bakımından da sığıra göre özellikle yavrularının ucuz olması ve fazla kişi tarafından rağbet görmemesi gibi nedenlerden dolayı yetiştiriciler zorlamaktadır. Kaymak konusuna gelince de, mandaların ortalama 6 ila 8 kilo arasında süt verimi vardır. Akşam sağımından sonra sütler, süzme işleminden sonra 2-2,5 litrelik tabanı geniş, ağız kısmı dar olan özel yapım kaymak tavalarına yarım olacak şekilde doldurulur. Daha sonra tavalar kısık ateşte ortalama 95 dereceye kadar ısıtılır. Halk arasında göbek bağlama olarak bilinen sütün kabarması gerçekleşmiş olur. Taşırılmaması önemlidir. Tavalardaki süt, serin bir odaya alınarak sabaha kadar soğuması beklenir. Sabah sağımından sonra sütler, süzme işleminden sonra bu yarım pişen tavaların üzerlerine doldurulur.” dedi.
“ZAHMETLE ÜRETİLEN
KAYMAĞIN FİYATLARI DÜŞÜK”
Sütün terlemesiyle, süt içinde bulunan su miktarının buharlaşarak azalmasının hedeflendiğini dile getiren Çağlın, “Tavalar daha yavaş soğuduklarından dolayı kaymağın oluşumunda önemlidir. Terleme işleminden sonra bu tavalar ortalama artı 4 derece soğuklukta bir soğuk odaya veya soğutuculu buzdolaplarına yerleştirilir. Sabah çıkartılarak, ince uçlu bir aletle kaymak üzerine, artı olacak şekilde iki ayrı çap çizilir. Aynı şekilde kaymak tavasının etrafı da çizilerek kaymağın serbest hale geçmesi sağlanır. Dört parçaya bölünen kaymağın her parçası elle ters çevrilerek alındıktan sonra, parçalar düz bir tabağa daire oluşturacak şekilde yerleştirilir, sunuma hazır hale getirilir. Bu işlemler ortalama 36 saatte yani bir buçuk günde meydana gelmekte olup tamamen doğal ve hijyenik ortamda yapılıp bir kaymak ortamala 3 litre safi sütten meydana gelir. Sadece sırf manda sütünden yapılan kaymağa Afyon Kaymağı, manda ve inek sütü ile yapılan karışık kaymağa süt kaymağı denir. Bizim burada asıl vurgulamak istediğimiz ise Kaymak yapımı uzun ve zahmetli bir iş olduğundan, satışı sırasında değerinin altında fiyatlara satılmasıdır.” ifadelerini kullandı.
“MAHALLEDE 2 BİN
CİVARINDA MANDA VAR”
Kaymak üreticilerini kötülemek veya zan altında bırakma amacı gütmediğini kaydeden Çağlın sözlerini şöyle sürdürdü: “Yanlış anlaşılmalardan dolayı bizler de üzüntü içerisindeyiz. Köyümüzde faaliyet gösteren ve kaymak üreten işletmenin kuruluşundan bu tarafa tamamen doğal yollarla yapmış olduğu süt kaymağını manda kaymağı diye sattığı ima edilmektedir. Bu kesinlikle doğru değildir. Bu işletmemiz ürünlerini pazarlarken süt kaymağı diye pazarlamaktadır. Bizim sıkıntımız süt ürünlerinin zor şartlar altında üretilip değerinde elden çıkarmamamızdan dolayıdır. Mahallemizde anaç olarak bine yakın manda, toplam popülasyonu ise 2 bin civarındadır. Mahalle olarak amacımız kaymak üretimi ve mandacılığı yetişen nesillerimize atalarımızdan öğrendiğimiz şekilde aktarmaktır.” >> Mustafa ERTÜRK’ün Haberi
Bakmadan Geçme
