FETÖ’de 2 ceza, 1 tahliye daha: Jandarmanın örgüt işbirlikçileri inkâr ediyor!

Fethullahçı Terör Örgütü Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye olma iddiasıyla dün haklarında kamu davası açılan 12 tutuklu sanık Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandı. Yargılama sonucu Abdullah Çelik’e 5 yıl hapis cezası verildi. Çelik cezası kesinleşinceye kadar adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Öğleden sonraki duruşmada, sanık Saadettin Özbayrak’a 7 yıl 9 ay 22 gün ceza verildi. Diğer sanıkların duruşmaları esasa dair savunma hazırlamaları için ileri bir tarihe ertelendi.
SABAH 1 CEZA, 1 TAHLİYE
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün sabah 7 tutuklu sanığın duruşmaları görüldü. Sanıklar; Mehmet Erpolat, Mehmet Tetik, Abdurrahman Koçak, Ahmet Âşık, Muhammet Hatipoğlu, Abdullah Çelik, Nevzat Balkoca hâkim karşısına çıktı. Sanıklardan Abdullah Çelik’e 5 yıl hapis cezası verilirken sanık, hükümle birlikte adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Öğleden sonra tutuklu sanıklar; Ali Tüter, Yunus Emre Arslan, Saadettin Özbayrak, Muhammed Aydoğdu, Mehmet Barlık’ın duruşmaları görüldü. Sanık Saadettin Özbayrak’a 7 yıl 9 ay 22 gün ceza verildi
“BUNLAR NORMAL HTS KAYDI DEĞİL!”
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile polislikten ihraç edilen sanık Mehmet Erpolat’ın hakkında; Örgütün gizli haberleşme programı bylock kullanımı, 2008 yılında örgütün finansal kurumu Bank Asya’da hesabının bulunması iddiaları var. Sanık Erpolat’ın duruşmasında Bylock Analiz Raporu ve Tespit Tutanağı okundu. Rapora göre; ozkale kullanıcı adı, kale.oz şifresiyle, lock kayıtlarına göre 34 kez giriş, 43 mail alımı, 27 mesaj, 53 adet mail okuma, 34 mesaj gönderimi, 48 mail silinmesi, grupta A.A ve S.A isimli şahısların kaydı söz konusu. Örgütün gizli haberleşme programı bylock kullanıcısı olmadığını söyleyen Erpolat, “Bylock kullandığım iddiasını kabul etmiyorum. Bu konuda bir yanlışlık olduğunu düşünüyorum. S.A komiserlikten devre arkadaşım. Onunla günlük hayat akışında görüşmem doğal. Emniyetle ilgili konuları doğrudan açık konuşuyordum” ifadeleri üzerine Mahkeme Başkanı sanığa, “Bunlar normal HTS kayıtları değil” hatırlatmasında bulundu.
ERPOLAT SUÇLAMALARI REDDETTİ
Bylock analiz raporunda grupta ismi geçen A.A isimli şahsı tanımadığını dile getiren Mehmet Erpolat, “Kullanıcı adı olarak ozkale ismi de çağrışım uyandırmıyor. 2008 yılında normal şartlarda Bank Asya’ya hesap açtırmadım. Kredi kartı kullanımına bağlı bir hesap olabileceğini düşünüyorum. Hesapta bir hareketin olmaması durumun kanıtıdır. Bylock programı tespit tarih 14 Ağustos 2014’dür. Kanser hastası olan ve vefat eden babamın durumu nedeniyle o tarihlerde Konya’da idim” dedi. Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen ve savunma hazırlamak için süre talep eden Erpolat’ın duruşması ileri bir tarihte görülecek.
“KİM KİME 18 BİN LİRA YATIRIR?”
Sinanpaşa ilçesinde boyacılık yaptıktan sonra örgütle müzahir bir su fabrikasında “müdür” olarak çalıştığı öğrenilen tutuklu sanık Mehmet Tetik’in de duruşması ileri bir tarihe görülecek. Tetik’in hakkında; Örgütle iltisaklı işyerinde çalışması, Bank Asya’ya örgüt elebaşının talimatıyla para yatırması, örgüte destek verme amacıyla para toplaması, sözde sohbet adı altında düzenlenen toplantılara katılması, örgütle bağlantılı Tınazder dernek üyeliği iddiaları var. Mehmet Tetik ilk duruşmasında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulundu. Geçmişte boyacılık yaptığını, daha sonra sigortalı iş olması nedeniyle örgütle iltisaklı su fabrikasında çalıştığını aktaran Tetik, “Bank Asya’ya fabrika maaşlarımızı yatırıyordu. Fabrikada 40’a yakın personelin maaşı bu bankaya yatırılıyordu” ifadesi üzerine Mahkeme Başkanı sanığın hesabına yatırılan 18 bin lirayı sordu. Sözü edilen parayı kendisinin yatırmadığını ileri süren Tetik’e Mahkeme Başkanı, “Kim kimin adına banka hesabına18 bin lira para yatırır? Bank Asya’da eksik hesap uygulaması var” dedi.
HİZMET DEĞİL İHANET HAREKETİ!
Hesabın kendisine ait olduğunu ancak 18 bin lira parayı kendisinin yatırmadığını söyleyen sanık Mehmet Tetik, durumun imzalarla ispatlanabileceğini kaydetti. Tınazder Derneğinin kurucu üyesi olduğunu belirten Tetik’e Mahkeme Başkanı dernek kurma talimatını kimin verdiğini sordu. Mehmet Tetik, derneği ihtiyaç sahibi aile ve öğrencilere yardım amacıyla kurduklarını söyleyince Mahkeme Başkanı kaç öğrenciye yardım edildiğini sordu. Sanık Tetik bu soruya, “Hatırlamıyorum. Karar defterinde vardır” cevabını verdi. Tetik, “Köy odasında kışın Cuma akşamları sohbet toplantıları düzenlenirdi. Hayırsever tarafından ihtiyaç sahibi öğrencilerin kullanımı için yapılması planlanan yurt arsası bana devredildi. O dönem için ‘cemaat’ ya da ‘hizmet hareketi’ tarafından yurt yapılacaktı” sözleri üzerine Mahkeme Başkanı, “Hizmet hareketi değil ihanet hareketiymiş” dedi.
KERAMET KİMDE?
Sanık Mehmet Tetik’in hakkında tanık beyanları bulunduğunu belirten Mahkeme Başkanı, bu beyanlar doğrultusunda Pazartesi ve Cuma günleri toplantılar düzenlendiği, maaşlardan 60 liralık Zaman Gazetesi abonelik ücreti kesildiğini dile getirerek sanığa gülünecek bir durum olmadığı uyarısında bulundu. Sıkça toplantı yapıldığına dikkat çeken Mahkeme Başkanı toplantı yapmaktan çalışmaya ne zaman fırsat bulunduğu sorusunu da yöneltti. Sohbet adı altındaki toplantılara il merkezinden Cemil Er isimli bir öğretmenin gelerek sohbet yaptığını anlatan Tetik, “Yurt yapımı için C.K isimli hayırsever arsayı benim üzerime devretti” sözlerine üzerine Mahkeme Başkanı, “Keramet sizde mi?” diye sordu. Tetik, “Hayır estafirullah” karşılığını verdi.
TANIKTAN ÇELİŞKİLİ İFADE
Mehmet Tetik’in duruşmasında örgütle bağlantılı su fabrikası çalışanlarından tutuksuz üç tanık dinlendi. Tanık Ü.S, su fabrikası çalışanı olduğundan jandarma karakolunda ifadeye çağrıldığını dile getirdi. Su almak için fabrikaya esnafların geldiğini aktaran Ü.S, “Esnaflar su almak için fabrikaya gelirdi. Mehmet Tetik bu fabrikada müdürdü. Pazartesi ve Cuma akşamları toplantı tertiplenirdi. Esnaflar geldiğinde patronlarla görüşürlerdi. Ben çay ve yemek servisi yapardım. Karakol komutanı projeksiyonlarla bir şeyler izlenip izlenmediğini sordu” beyanı ve çelişkili ifadeleri üzerine Mahkeme Başkanı, “Net soruya net cevap verin. Siz içeri girdiğinizde projeksiyon cihazı kapatılır mıydı?” sorusuna tanık Ü.S cihazın kapatılmadığını söyledi. Tanık Ü.S’ye Zaman Gazetesine abonelik için 60 liralık maaş kesintisi beyanını soran Mahkeme Başkanına tanık, “Bize kimsesiz çocuklar için yardım toplandığı söylenmişti” dedi. Ü.S, bu durumdan sanık Mehmet Tetik’in haberi olmadığını ileri sürdü.
YALAN ŞAHİTLİĞE İŞLEM UYARISI!
İkinci tanık S.N ise örgütün medya ayağında bulunan Zaman Gazetesine abonelik için maaştan kesinti yapıldığını Cuma akşamları tanımadığı kişilere yemek daveti verildiğini anlattı. S.N, “Abdurrezzak Taşdönderen tarafından sanık Mehmet Tetik aracılığıyla zorunlu kitap alımı oldu. Afyon’dan gelen iki hoca tarafından öğle arası bir saat kadar dini bilgiler içeren ders verilirdi. Bu derslerde Fethullah Gülen’in ismi geçmezdi” diye konuştu. Sanık Mehmet Tetik’in vakıf adına kurban bağışı istediği yönünde verdiği ifadeyi soran Mahkeme Başkanına S.N’nin çelişkili beyanda bulunması üzerine Mahkeme Başkanı, “Eğer yalan şahitlik yaptığınıza inanırsak hakkınızda suç duyurusunda bulunuruz. Adalete yardımcı olmak gerçeklerin ortaya çıkması için buradasınız” uyarısında bulundu. Tanık S.N, sanık Tetik’in vakıf adına kurban bağışı talebinde bulunmadığını iddia etti. Mahkeme heyeti üyesi bir hâkim tanık S.N’ye “Üzerinizde baskı mı var?” diye sordu.
YURT BELEDİYE VE HALK
İŞBİRLİĞİYLE YAPILDI
Sinanpaşa Belediye Meclis Üyesi olduğunu belirten tanık M.T 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra BİMER’e yazı yazdıklarını söyledi. 2011 yılında Belediye ve halk işbirliği ile yurt yapıldığını anlatan M.T, “Belediye ve halk işbirliği ile yaptığımız bu inşaatın yurt olacağı belirtildi. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra BİMER’e yazı yazdık. Toplantıları hocalar organize ederdi. Allah, kitap derlerdi” sözleri üzerine Mahkeme Başkanı, “Her Allah, kitap diyenin arkasından gidilir mi? Adam hoca değil de ajan ise? Bu toplantıları kim organize ederdi?” diye sordu. Tanık M.T, “Toplantılar bir şekilde organize edilirdi. Mehmet Tetik toplantıları organize etmezdi. Sanırım Abdürrezzak Bey organize ediyordu” cevabını verdi.
YURT GENÇLERE FAYDA İÇİN YAPILDI
Cumhuriyet Savcısı sanık Mehmet Tetik’e örgüt hiyerarşisi içerisinde imam, eğitim danışmanı, gazete dağıtıcı gibi sıfatlarla Sinanpaşa ilçesine bağlı Tınaztepe’de sorumluların kimler olduğunu sordu. Sanık Tetik, “Zaman Gazetesi meydana ya da markete gelir abone olanlar alırdı. Ayrıca bir sorumlusu yoktu” dedi. Kendisinin gazete dağıtımı yapmadığını sadece abone olduğunu anlatan Tetik’e beldede gazete aboneliklerini kimlerin yaptığını sordu. Afyon’dan gelen bazı şahısların gazete aboneliği için para topladıklarını dile getiren Tetik, “Afyon’dan gelen şahıslar Osman Ersöz, Hasan bey para toplardı. Sohbete gelen vaiz Mustafa Ertürk’tü. Sinanpaşa ilçe imamı Beşir Aksoy’du, öncesinde Sinan bey ve İlker Demir’di. Ama eğitim danışmanı diye bir kişi bilmiyorum. Yurt yapımı ile Sinanpaşa’daki gençlere faydalı olması amaçlanıyordu. 14 aydır tutukluyum. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istiyorum” şeklinde konuştu.
“İŞKENCE YAPMADIM
YAPILDIĞINI DA GÖRMEDİM”
Eski Polis Abdurrahman Koçak birkaç kez örgütün sohbet adlı toplantılarına gittiğini ancak başka cemaatlerin sohbetine de gittiğini kaydetti. Çocuklarının bilgisayar öğretmeni olduğunu belirttiği Osman Özdemir’in hakkındaki ifadesini kabul etmediğini belirten Koçak, sohbet hocası olduğu iddiasını da reddetti. 22 yıl boyunca devlete polis memuru olarak hizmet ettiğini belirten Abdurrahman Koçak, “Tutuklu Tanık Osman Özdemir’in ifadesini işkence altında verdiğini ifade etmiştir. Onun ifadesini kabul etmiyorum. Ben 22 yıl devletime polis memuru olarak hizmet ettim. İsimsiz ve asılsız ihbarlara itibar edilemez. Hakkımdaki iddiaları da kabul etmiyorum” ifadeleri üzerine Cumhuriyet Savcısı, “22 yıldır çalıştığınızı söylüyorsunuz, isimsiz ihbarlara itibar edilmiyor dediniz. 22 yıllık hizmet sürenizde işkence ile ifade alındığını gördünüz mü?” diye sordu. Kendisinin işkence yaparak ifade almadığını belirten sanık Koçak, işkence yapıldığını görmediğini kaydetti. Abdurrahman Koçak’ın duruşmasında tanıklık yapan tutuklu Osman Özdemir sanığın öğrenci velisi olduğunu, Emniyet’te baskı altında verdiğini ifade ettiği ifadesini kabul etmediğini söyledi. İkinci tutuklu tanık Mustafa Kaya ise sanığın sohbet toplantılarına birkaç kez geldiğini “Yusuf isimli sohbet hocasının bulunduğunu” dile getirdi. Koçak’ın duruşması ileri tarihte görülecek.
SANIK “TANIMAM” DEDİ
TANIK KOD ADIYLA TANIDI
Örgütün Astsubaylardan Sorumlu İmamı olması, ÖSYM tarafından açılan dava ile 2010 KPSS sorularını çaldığı iddialarıyla yargılanan “Hikmet” kod adlı Ahmet Âşık önceki celsede olduğu gibi dünkü celse de ifadesini inkâr ederek tanığı tanımadığını ileri sürdü. Âşık’ın duruşmasına Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanan tanık Muhammed Balta, Ahmet Âşık’ı “Hikmet” ismiyle tanıdığını, tayini Afyon’a çıktığında Ankara’da kaldığı eve geldiğini anlattı. Âşık’ın evine birkaç kişi ile birlikte geldiğini söyleyen Balta, “Eve birkaç kişi ile birlikte gelmişlerdi. Bylock programını da o yükledi. Bana, ‘Sen Afyon’u kazandın seninle biz ilgileneceğiz’ dediler. Birebir görüşme amacıyla bylocku yüklediklerini söylediler. Afyon’a geldiğim ilk günde görüştük” dedi. Mahkeme Başkanı tanığa “Siz TSK mensubusunuz. Bunlar kimdir ki size biz sana sahip çıkacağız diyorlar? Niye gizli görüşeceğiz demediniz mi?” dedi. Sanık Aşık ile bir kez görüştüğünü, daha sonra irtibatı kestiğini belirten tanık Muhammed Balta, sanığın kendisini birkaç kez ankesörlü telefondan aradığını sözlerine ekledi. Mahkeme Başkanı, ankesörlü telefonların örgüt mensuplarınca kullanımı için kaldığı kanaatini dile getirdi. Sanık Ahmet Âşık, tanık Balta’yı tanımadığını söyledi. Âşık’ın duruşması ileri tarihte görülecek.
HATİPOĞLU İDDİALARI REDDETTİ
Devlet okulunda okuduğunu, görücü usulüyle evlendiğini hakkında soyut iddialarla dava açıldığını ileri süren sanık Muhammed Hatipoğlu, örgütün gizil haberleşme programı bylock kullanıcısı olmadığını, değişik programlara merak duyduğunu yanlışlıkla bylock yüklenmiş olabileceğini belirtti. Zaman zaman telefonunu kızının da oynadığını kaydeden Hatipoğlu, “Ben de kamu görevinden ihraç edildim. Eşim de işsiz. Hiçbir terör örgütüne üye olmadım hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum” dedi. Hatipoğlu’nun duruşması ileri tarihte görülecek.
ÇELİK’E 5 YIL CEZA,
ADLİ KONTROLLE TAHLİYE
Öğretmen Abdullah Çelik’in hakkında örgütün Sandıklı İlçe İmamı Seyithan Biçer’le irtibatlı ve iltisaklı olduğu, gizli haberleşme programı bylock kullanımı, örgütle müzahir Aktif-Eğitim Sen üyeliği, Bank Asya’ya talimatla para yatırdığı iddiaları var. Öte yandan sanığın bylock mesajlarında örgütün direncini artırmaya yönelik çeşitli hikâyelerin anlatıldığı mesajlar olduğu öğrenildi. Bylock mesajlarından örneklerin okunduğu duruşmada Peygamber Efendimizin cezaevini ziyaret ederek namaz kıldırdığı yönünde mesajların bulunduğu belirten Mahkeme Başkanı, “Bu mesajlar kanaatimce safsata” dedi. Tanık Çelik, bu mesajları kendisine Fatih ya da Hamdullah isimli kişilerin göndermiş olabileceğini söyledi. Mahkeme Başkanı sözü edilen mesajların uydurma olduğu ifadesinin kendisine ait olmadığını etkin pişmanlıktan yararlananlarca dile getirildiğine dikkat çekti. Mahkeme Başkanı, Abdullah Çelik’e daha önce bylock kullanmadığı ve Bank Asya’ya talimatla para yatırmadığı yönünde beyanlarını hatırlattı. Çelik, “Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan 18 kişinin buna rağmen tutuklandıklarını görünce çekindim” sözleri üzerine Mahkeme Başkanı, “Onlar tutuklandı biz niye konuşalım mı diyorsunuz? Ortada devlete ihanet eden bir çete var” vurgusunda bulundu. Çok pişman olduğunu, 14 aydır tutuklu bulunduğunu belirten Çelik’e 5 yıl hapis cezası verildi. Çelik hükümle birlikte cezası kesinleşinceye kadar adli kontrol şartıyla tahliye edildi.
BALKOCA’NIN DURUŞMASI DA
ERTELENDİ
Serbest çalıştığını belirten Veteriner Hekim Nevzat Balkoca hakkındaki iddiaları reddetti. Örgütün gizli haberleşme programı bylock kullanmadığını, yüklemediğini belirten Balkoca, geçmişinin temiz olduğunu, kastının söz konusu olamayacağını ileri sürdü. Nevzat Balkoca’nın duruşması da ertelendi.
TÜTER’İN HAKKINDAKİ
İDDİA İSCEHİSAR İMAMLIĞI
Öğleden sonra görülen ilk duruşmada örgütün İscehisar İlçe İmamı olduğu iddiasıyla yargılanan Ali Tüter’in telefonuna ait bylock analiz raporu tespit tutanağı okundu. İscehisar ilçesinde 2009-2014 yılları arasında çalıştığını 2001-2009 yılları arasında Afyon’da Yurt Müdürlüğü yaptığını anlatan Tüter, “Yurt işleri ile ilgilendim. İsteyen öğrencilere haftada bir gün sohbet yaptım. Yurda gelip giden işadamı olmazdı. Dolayısıyla işadamlarından para da toplamadım. Yurt dışı çıkışları da Kıbrıs ve Gürcistan’a gezmek amacıyla gittim. FETÖ soruşturmalı şahıslarla ilçe imamı, büyük bölge imamı vd ile alakam yok. Bank Asya’nın kredi kartını kullandım. Birçok kaplıca ve otele gittim. Eşime moral vermek ve sağlık amaçlı gitmiştik. Bylock kullanmadım. Facebook üzerinde ‘Hizmet İnsanını Yaşatma Grubuna’ üye olduğumu da hatırlamıyorum” dedi. Tüter’in duruşması ileri tarihte görülecek.
ÜÇ TANIK HARİÇ DİĞERLERİNDEN
 “TANIMIYORUZ” İDDİASI
Örgütün Jandarma Astsubaylarının Grup Sorumlusu olarak “Yasin” kod adını kullandığını iddiasıyla yargılanan Yunus Emre Arslan hakkındaki tüm iddiaları reddetti. Arslan’ın duruşmasında tutuklu tanıklar; Fatih Özdemiray, Ergün Saydam, Mehmet Yaman, Resul Şahin, Âdem Yolcu sanığı tanımadığını söylerken sanık da tanıkları tanımadığını iddia etti. Tutuklu tanıklardan; Fatih Göz, Veysel Bay ile etkin pişmanlıktan yararlanan örgüt hiyerarşisinde imam olduğu iddiası bulunan tutuksuz tanık A.K sanık Yunus Emre Arslan’ı “Yasin” kod adıyla sanığı tanıdıklarını doğruladı. Örgütle müzahir yurtta para için çalıştığını belirten ve beş ayrı bylock grubunda kaydı tespit edilen Saadettin Özbayrak’a 7 yıl 9 ay 22 gün ceza verildi. Özbayrak son sözünde tahliyesini talep etti. Tutuklu sanıklar Muhammed Aydoğdu ile Mehmet Barlık’ın duruşmaları yakında görülecek. >> Burcu AYDIN’ın Haberi