FETÖ’de bir ceza daha – Kocatepe Gazetesi

Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, Örgüte Yardım suç isnadıyla haklarında kamu davası açılan 22 sanığın duruşmaları görüldü.
22 SANIĞIN DAVISI GÖRÜLDÜ
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen davalarda tahliye edilen ve adli kontrol tedbiriyle tutuksuz bulunan toplam 22 tutuksuz sanığın davaları görüldü. Yeter Erkul, Ramazan Dinç, Canan Selçuk, Hatice Kocakavuk, Gamze Naciye Aldemir, Canan Çarkgil, Bayram Binbir, Ümit Ulus, Serdar Sanar, Nazmi Yıldız, Üzeyir Özdemir, Hakan Gençer, Musa Gündüz, Hasan Akdemir, Seviye Akdemir, Keziban Taktak, Veli Kılıç, Hatice Karakaya, Kemal Karataş, Ebubekir Karayağız, Hüseyin Işık, Ayşe Acar hâkim karşısına çıktı.
ÖZDEMİR’E 3 YIL 1 AY 15 GÜN
Mahkeme 21 sanığın duruşmalarını; Bank Asya hesap hareketliliği, dijital materyal inceleme raporlarının sonucu v.d nedenlerle Aralık, Ocak ve Şubat aylarına erteledi. Dün görülen duruşmalarda sanık Üzeyir Özdemir’e 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası verildi. İddia makamının esasa dair verdiği görüşünde; Üzeyir Özdemir’in, örgüt hiyerarşisine dâhil olmamakla birlikte, bilerek ve isteyerek örgüte yardım ettiğini belirterek sanığın cezalandırılmasını talep etti. Özdemir karar öncesi sorulan son sözünde, “Pişmanım. Sürekli vatanımın ve milletimin değerlerini savundum. Beraatımı talep ederim” dedi.
ÇELİŞKİLİ İFADE DİKKAT ÇEKTİ
Sanık Yeter Erkul, Silahlı Terör Örgütüne üyelik suçlamasını reddetti. Örgütün şifreli, gizli haberleşme programı bylock kullanıcısı olmadığını söyleyen sanığa Mahkeme Başkanı, “Yeter kullanıcı adı, 28ye06 şifreli bylock hesabında sağlık alanında faaliyet gösteren şahıslarla bir takım yazışma tespitlerine rağmen hala bylock kullanmadığınızı mı söylüyorsunuz?” diye sordu. Yeter Erkul, örgütün sağlık yapılanmasında bulunmadığını sadece Yağmur Çalışan Kadınlar Derneği’nde büro elemanı olarak çalıştığını belirtti.  Erkul’un kullandığı iddia edilen bylock programında haklarında mahkemece hüküm verilen; A.K, E.S’nin yanı sıra A.T, S.A, M.S, S.Ö, örgütün il imamı olduğu iddia edilen firari M.K adlı şahısların ekli olduğu öğrenildi. Mahkeme Başkanı sanığa Cumhuriyet Savcısına verdiği ifadesinde bylock kullanımına yönelik beyanları ile mahkeme huzurundaki ifadesinin çeliştiğine dikkat çekti. Erkul’un hakkında; “İl Hadimi” örgütün bayanlardan sorumlu imamesi olduğu iddiası da söz konusu. Bu iddiayı da reddeden sanık Bank Asya’daki hesabın maaş hesabı olduğunu dile getirdi. Erkul’un duruşmasında mahkemece hakkında hüküm verilen etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan tanık A.K dinlenildi. Sanığı dernek çalışanı olarak tanıdığını söyleyen A.K’ye Mahkeme Başkanı, “Sanık sohbet toplantılarına katılır mıydı?” sorusunu sordu. Yeter Erkul’un dernek çalışanı olması nedeniyle toplantılara arada uğradığını belirten tanık A.K’ye emniyette verdiği ifade hatırlatıldı. İfadesini okumadan imzaladığını bazı ifadelerin kendisine ait olmadığını öne süren A.K kendisine bylock programını Emine isimli şahsın yüklediğini belirtti. Mahkeme heyetinden bir hâkim tanığa, “Siz etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmayı talep ederek ifade vermiştiniz” hatırlatması yaparak yalan tanıklık hususuna dikkat çekti. Tanık A.K’ye Erkul için ifadesinde “İl Hadimi” dediği hatırlatılınca A.K, “Ben bu sanık için de mahkemede de söylediğim üzere Seher hanım için de böyle bir şey demedim” dedi.
YALAN TANIKLIĞA KARŞI İŞLEM İHTARI!
2011 yılında rahatsızlığı nedeniyle kendisine güvendiği için şirket hissesini devir etmek isteyen S.K’yı kıramadığını belirten sanık Ramazan Dinç, hatır için Nida isimli şirketten hisse devir aldığını anlattı. Dinç, hissedarı olduğu Nida şirketi yönetiminin Mehmet Fırıncı Erkek Öğrenci Yurdunu öğrenci barınması amaçlı kurduğu duyumunu aldığını kaydetti. Mahkeme Başkanı sanık Dinç’e “Bu yurtta örgütsel toplantılar yapılır mıydı?”sorusunu sordu. Bu tür toplantıların düzenlendiğini duyduğunu belirten sanığa mahkeme heyetinden bir hâkim, “Soruşturma aşamasında verdiğiniz ifade de şirketle ilgili olarak o dönem için ‘cemaat’ şirketine kelepir fiyatla ortak oldum. Cebimi, karımı düşündüm” şeklinde ifade vermişsiniz. Cemaatin hatırına mı sözünü ettiğiniz kişinin hatırına mı hisse aldınız?” diye sordu. Dinç, “cemaat” hatırına hisse almadığını S.K adlı şahısın hatırı için hisse aldığını belirterek, “Bir yıl cezaevinde kaldım. Daha yeni toparlanıyorum” dedi. Hükümlü tanık R.T, “Nida Şirketinin Yönetim Kurulu Başkanıydım. Bir veya iki kez yurttaki sohbet toplantılarına katıldım. Ama bu toplantılarda sanığı görmedim. Mübarek gün ve gecelerde Kur’an-ı Kerim okunurdu. Bana örgüt elebaşının vaaz cd ya da görüntüleri izletilmedi” diye konuştu. Hiçbir şeyden haberi olmadığını belirten tanık R.T, fiili olarak işleri A.T’nin yürüttüğünü söyledi. A.T hakkında da örgütün İscehisar İlçe İmamı olduğu iddiası var. Sözü edilen yurda 2010 yılında temizlikçi olarak girdiğini söyleyen tanık F.G, sanık Dinç hakkında bilgisi olmadığını aktardı. Tanık F.G’ye soruşturma ifadesini hatırlatan Mahkeme Başkanının, “İfadenizde ‘Toplantılara çay servisi yapmak için girerdim. Katılımcılar telefonları dışarıda bırakırlardı’ beyanlarınız var. Yalan tanıklık yaptığınız kanaati oluşursa hakkınızda suç duyurusunda bulunulur ihtarını yapıyorum” sözleri üzerine tanık F.G “Beyanlarım doğrudur. Ama sanık için özellikle bir şey söylemedim” dedi. Tanık H.O ise yurtta düzenlenen toplantılara katılmadığını, sanığı görmediğini, Nida Şirketinin Yönetim Kurulu Başkanınca Yurt Müdürlüğüne A.T’nin atandığını söyledi.
TANIK BEYANLARI “İLÇE ABLASIYDI”
Yurtta denetim memurluğu görevinde bulunduğunu söyleyen sanık Canan Selçuk, eşinin Çanakkale’li olması nedeniyle evlendikten sonra oraya yerleştiğini, çocuk sahibi olmasıyla iş hayatını bitirdiğini belirterek hakkındaki suçlamaları kabul etmedi. FETÖ şüphelileriyle yurt dışı çıkışını Umre seyahati olarak açıklayan ve sözü edilen kişileri hatırlamadığını belirten Selçuk, örgütsel otel toplantılarının yapıldığı tarihlerde aynı kişilerle otel kaydının olmasını da tesadüf olarak yorumladı. Hakkındaki “İlçe Hadimesi” iddiasını da reddeden Selçuk, telefonunun internete açık olduğunu, kullanmadığını ileri sürdüğü bylock programının başkalarınca indirilmiş olabileceği yönünde ifade verdi. Mahkeme Başkanı sanığa kızı Nalân Zeynep Selçuk’la ilgili bylock yazışmalarında çocuğunun durumunun sorulduğunu belirtmesi üzerine sanık Nalân Zeynep isminin bilinmeyen bir isim olmadığı cevabını verdi. Heyet üyesi bir hâkimin, “Termal otelden kaç kez faydalandınız?” sorusuna Selçuk, “Hiç hatırlamıyorum” cevabını verdi. Tanık S.T’nin talimatla gelen ifadesi duruşmada okundu. Tanık, Selçuk’un Yenice ilçesinde örgütün bayan yapılanmasından sorumlu “İlçe Ablası” olduğunu ifade ediyor. Bir diğer tanık Ö.Ö’nün de sanık Canan Selçuk’a “İmam Abla” diye hitap edildiğini kendisini zorla derneğe üye yaptığı yönünde beyanı var. Tanık Ö.Ö ile aralarında husumet olduğunu söyleyen sanık Selçuk hakkında mahkeme huzurunda etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan tanık V.B dinlenildi. V.B, tanığın H.A’dan sonra Çay ilçesinde bayanlardan sorumlu olduğunu, sanıktan sonra da B.G’nin geldiğini kaydetti. İlçe ablasının görevinin sohbet toplantıları ve kermes organizasyonları olduğunu aktaran V.B’ye heyet üyesi bir hâkim “Anlattıklarınız arkanızda ki sanıkla mı ilgili? Herhangi bir tereddüttünüz var mı?” sorusunu sordu. Arkasına dönerek sanığa bakan tanık V.B, hiçbir tereddüdü olmadığını sözlerine ekledi.
TALEP EDİLEN SÜRELER VERİLDİ
Sanık Keziban Taktak’a banka hesabıyla ilgili makbuzlardaki imzalara yönelik gönderilen bilirkişi raporları duruşmada gösterildi. İmzanın eşine ait olduğunu belirten Bayan Taktak’ın eşinin tanık olarak dinletilmesi talebi reddedilirken yazılı savunma hazırlığı için süre verildi. Sanık Kemal Karataş’a bilir kişi raporunu incelemesi için talep ettiği süre verildi.
“EŞİMİN DAHLİ YOKTUR”
2018/397 numaralı dosyada yargılanan Canan Çarkgil, Hatice Kocakavuk, Gamze Naciye Aldemir’in duruşması ertelendi. Sanıklardan Canan Çarkgil’in eşi olan tutuklu tanık Mehmet Çarkgil eşi hakkında tanıklık yaptı. Sanık eşi olmasına rağmen tanıklıktan çekilmeyen ve yemin altında beyan veren Mehmet Çarkgil şöyle konuştu: “Şehirde şubesi olan tüm bankalarla, katılım bankaları da dâhil hesabımız vardır. 2013 yılına kadar soğuk durduğum malum bankaya da ticari menfaat gereği bir ziyaretleri sonrası eşimin adına dolar hesabı açtırdım. Eşim iş yerinde dekontu imzaladı” ifadeleri üzerine Mahkeme Başkanı tanık Mehmet Çarkgil’e “Dekontu eşiniz mi imzaladı” sorusunu sordu. Tanık Çarkgil, “Eşim iş yerinde ne olduğunu bilmeden dekontu imzaladı. Hiçbir dahli yoktur” dedi. Canan Çarkgil’in avukatı mahkeme heyetine müvekkilesinin ve eşinin etkin pişmanlık kapsamında samimiyetle ifade verdiklerine dikkat çekti. Bayan Çarkgil ve diğer sanıklar hakkında inceleme, araştırma rapor sonuçları bekleniyor. Avukatı tarafından eşinin rahatsızlığı nedeniyle duruşmaya katılamadığı bildirilen Hatice Kocakavuk, savunması alınması nedeniyle bundan sonraki duruşmalarda avukatı tarafından temsil edilecek.
SANIKLARDAN ETKİN PİŞMANLIK TALEBİ
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak üzere Emniyet’te ifade vermeyi talep eden sanık Bayram Binbir, bu talebi doğrultusunda TEM Şube Müdürlüğü’ne gönderilecek. Etkin pişmanlık hükümleri kapsamında beyanları bulunan sanık Ümit Ulus’un hakkındaki inceleme ve araştırma sonuçları beklenecek. Kamu görevinden ihraç öğretmen Serdar Sanar’ın duruşmasında tutuklu tanık V.K ifade verdi. Milli Eğitim Müdürlüğü’nce düzenlenen bir toplantıda sanıkla tanışıp o vesile ile komşu olduklarını öğrendiklerini anlatan tanık V.K, sanığın örgüt bağına yönelik bilgisi olmadığını kaydetti. Tutuksuz tanık E.S ise 2015 yılında sanığı bir kez sohbet toplantısında gördüğünü sohbet hocasının da V.K adlı şahıs olduğunu dile getirdi. Tanık M.O emniyette verdiği ifadesini tekrarladı. Sanık Sanar, talebi doğrultusunda etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için ifade verecek.
RAPOR SONUÇLARI BEKLENİYOR
Örgüte bilerek ve isteyerek yardım yapma suçlamasını kabul etmeyen sanık Nazmi Yıldırım’ın duruşması ileri bir tarihte görülecek. Sanık Hakan Gencer’e bilirkişi raporunu incelemesi için talep ettiği süre verildi. Sanık Ebubekir Karayağız’ın avukatının mazeretini kabul eden mahkeme duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Örgüt bağlantısı olmadığını ve örgüt elebaşının Bank Asya talimatından haberdar olmadığını belirten sanık Musa Gündüz’ün duruşması ertelendi. Sanık Hüseyin Işık’ın hakkında görev yaptığı yerlerde soruşturma olup olmadığı araştırılacak. İfadeleri alınan sanık Seviye Akdemir ile Hasan Akdemir’in duruşmaları gerekli araştırma ve inceleme sonuçlarının gelmesi için ertelendi. Sanık Veli Kılıç’a bilirkişi raporunu incelemesi için talep ettiği süre verildi. Hatice Karakaya’nın duruşması Ocak ayında görülecek.
ACAR İDDİALARI REDDETTİ
Silahlı Terör Örgütüne Üyelik ve bylock kullanım iddialarını reddeden sanık Ayşe Acar, hakkındaki tanık beyanını da kabul etmedi. Bank Asya’da 2005 yılından itibaren hesabının olduğunu kaydeden Acar’a soruşturma aşamasındaki beyanını hatırlatan heyet üyesi bir hakim, “Soruşturma aşamasında iki şahsın telefonunuza virüs tarama programı yüklediğini belirtmişsiniz. Daha sonra aksi yönde bir beyanla bir kez kendi isteğinizle virüs tarama programı yüklendiğini ifade etmişsiniz. Örgütte ATM kavramı var. Arama Tarama Mesulü olarak tabir edilen kişiler dijital materyaller üzerinde örgüt üyelerini zora sokacak veriler olup olmadığını inceleyerek tespit halinde silmekle sorumlu” vurgusunda bulundu. Soruşturma beyanını okumadan imzaladığını ileri süren Acar’ın duruşması Ocak ayında görülecek. >> Burcu AYDIN’ın Haberi