Kurtuluş Savaşı, Yedek Subay'dan Fotoğraf Sanatçısı Çıkardı

Kurtuluş Savaşı'nın Büyük Taarruz ile taçlandığı Kocatepe'de simgeleşen fotoğrafı çeken Etem Tem, Afyonkarahisar'da anıldı. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Afyonkarahisar Şubesi tarafından Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Rıza Çerçel Kültür Merkezi'nde düzenlenen Etem Tem'in Hatıraları konferansına Afyonkarahisar Vali Yardımcısı Yalçın Sezgin, Şuhut Belediye Başkanı Muhittin Özaşkın, Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Keleş, önceki dönem Belediye Başkanı ve İl Genel Meclisi Başkanı Av. Burhanettin Çoban, Afyonkarahisar İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Şube Müdürü Mevlüt Üyümez, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Mustafa Ali Çelikten ile çok sayıda vatandaş katıldı.

“O FOTOĞRAF IŞIK OLDU”

Konferansın açış konuşmasını yapan ADD Afyonkarahisar Şube Başkanı Veli Cengiz, "Dünyanın en meşhur fotoğrafı Etem Tem'in Kocatepe mevkiinde Atatürk'ü çektiği pozdur. Herkes o fotoğrafa hayran olmuş. O fotoğraf, o ışıksız ortamda ışıklı hale nasıl dönüştürdüğünü gösterir. Bunu biz yedi yıldır tanıtmaya çalışıyoruz. Daha önce Etem Tem Ulusal Fotoğraf Yarışması'nde dereceye giren fotoğrafları Zafer Yolu'ndaki şehirlerde sergilemiştik. Bu sene Sayın Valimiz Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı 'Sergi Kurtuluş Savaşı'nın başladığı şehirlerde yapılsın' talimatı üzerine Sayın Valimizin destekleriyle Samsun, Erzurum, Sivas ve Ankara'da fotoğraf sergimizi açtık." dedi.

BAŞKAN CENGİZ'DEN TEŞEKKÜR

Başkan Cengiz, konuşmasına şöyle devam etti:
"Kocatepe Gazetesi'nden gazeteci Murat Arısoy, Prof. Dr. Tülay Alim Baran'ın Etem Tem'in Hatıraları hakkında kitap yazdığını söyledi. Sayın Valimize arz ettim, uygun gördü. Kitapları temin ettik ve konferansı gerçekleştirdik. Katılımınız dolayısıyla mutu oldum, teşekkür ederim."

VALİ YARDIMCISI SEZGİN'DEN ÖNEMLİ VURGULAR

Afyonkarahisar Vali Yardımcısı Yalçın Sezgin de konuşmasında Etem Tem'in Kocatepe'de çektiği fotoğrafın önemine dikkat çekti. Sezgin, "Afyonkarahisar  Valiliğimizin himayesinde düzenlenen Etem Tem Ulusal Fotoğraf Yarışması'nın ardından Atatürk'ü Anma Haftası'nda da böyle bir konferans düzenlenmesi dolayısıyla mutluluğumu ifade etmek isterim. Kurtuluş Savaşımızın başlangıcındaki önemli şehirlerde de bu sergi gerçekleştirilmiş ve yoğun bir katılımla tamamlanmış. Bu vesileyle öncelikle Atatürk'ü anma haftasında aramızdan ayrılışının 87. yıl dönümünde büyük Atatürk'ümüzü rahmetle minnetle ve şükranlanıyorum. Değerli konuklar yine bugün önceki gün Azerbaycan, Gürcistan sınırında düşen uçaktaki kahraman askerlerimizi son yolculuğuna uğurluyoruz. Bu vesileyle kahraman askerlerimizi, aziz şehitlerimizi de tekrar minnette şükranla anıyorum. Allah rahmet eylesin. Yüce milletimizin başı sağ olsun." diye konuştu.

“TARİHE NOT DÜŞÜLDÜ”

Vali Yardımcısı Sezgin, konuşmasına şöyle devam etti:
"Etem Tem bir makinayla Kurtuluş Savaşımızın önderi, ebedi Başkomutanımız'ın yanında savaşın en önemli görsellerini çekerek tarihe not düşmüş. Tarihi yapanlar kadar, tarihi yazanlar da çok kıymetlidir. O tarihe gelecek nesillere aktarmak yapanlar kadar yazanların da kalemiyle mümkündür. Bu anlamda da tarihi yazanlar için de özellikle fotoğraf, belge bunlar çok önemli birinci nitelikte kaynaklardır.

Kurtuluş Savaşımızda Etem Tem gibi bir yedek subayı, bir fotoğraf sanatçısının o zamanki şartlarda bir fotoğraf makinesiyle objektifinden bugünlere ulaştırdığı fotoğraflar bizim zaferimizin, bizim tarihimizin en kıymetli hazineleridir. Özellikle zaferin kazanıldığı bu topraklarda Büyük Önderimizin O baş parmağının dudaklar arasındaki fotoğrafı tarihin en ender gördüğü fotoğraflardan birisidir. Hepimiz için baktığımızda başkomutanımızın o fotoğrafı bizim tüylerimizi diken diken eden gurur duyduğumuz müthiş bir fotoğraftır. Ve Etem Tem de bu fotoğrafı çekerek tarihe bir not düşmüştür."

“SÖZ KONUSU MUSTAFA KEMAL İSE...”

Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tülay Âlim Baran ise konferansta şu vurguları yaptı:
"Söz konusu olan Etem Tem olunca, söz konusu olan Mustafa Kemal olunca, bize düşen şey zaten koşarak gitmektir. Ama buna ilave eden Veli Bey'in ve Afyonlu dostlarımızın o kadar böyle yoğun ilgisini hissettik ki, o nedenle ben sizlere teşekkür etmek istiyorum.

Sağolunuz, varolunuz. Bugün de burada bulunan bütün katılımcılara özellikle teşekkür, borç biliyorum. Evet, bir Cumhuriyet tarihçisi olarak ve bir kadın akademisyen olarak benim de en büyük teşekkürüm ve şükranım Gazi Mustafa Kemal Atatürk'edir. Bugün Etem Bey'i konuşmak aslında bir taraftan da Mustafa Kemal'i konuşmak olacak.

İkisinin bu kadar iç içe geçmiş bir örgüsüyle karşımızda olmaktan dolayı da gerçekten son derece mutluyum.  Etem Bey notlarını savaş esnasında elle yazdığını söylüyor. Yani notlar tuttuğunu söylüyor. Ancak verdiği isimlerin yanında hep soyadı vardı çoğunlukla. Dolayısıyla da soyadın kanunla 1934'te çıktığı için Bunların o sırada yazılmış olma ihtimali not almış ama hatıra olarak yazmadığını düşündük. Çünkü yanlarına mutlaka soyadlarını da koymuştu.

Onun için muhtemelen savaş esnasında, o koşullarda bunları not olarak aldı. Ancak daha sonra hatıraları yazarken de Osmanlıcayı tercih etti ve sonrasında da bir vesileyle bunları tekrar Latin alfabesine dönüştürdük."