MHP İl Başkanı Ahmet Kahveci: Devletimiz Ne Zaman Sıkıntı Yaşasa MHP Sayesinde Çözüme Ulaşılır

Milliyetçi Hareket Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı Ahmet Kahveci, Gazeteniz Kocatepe’ye yaptığı değerlendirmede Türk Devleti’nin işleyişinde ne zaman sıkıntı yaşansa MHP’nin devreye girerek devletin ayakta kalmasını sağladığını söyledi. Kahveci, MHP teşkilatlarının dimdik ayakta olduğunu kaydetti.

“NİYETİMİZ HAYIR, AKIBET DE HAYIR OLACAK İNŞALLAH”

Kocatepe: 2024’ün sonunda, ardından da 2025’te önce bölgesel toplantıları ev sahipliği yaptınız. Ardından da şimdi yeni bir projeyle aslında vatandaşların ayağına gidiyorsunuz, vatandaşların gönlünü kazanıyorsunuz. Nasıl geçti 2025? 

MHP Afyonkarahisar İl Başkanı Ahmet Kahveci: 2025 yılı Milliyetçi Hareket Partisi çok yoğun bir yıldı. Burada Sayın Genel Başkanımızın Ekim'deki Türkiye Büyük Millet Meclisi konuşmasında terörsüz Türkiye ve Terörsüz Bölge çıkışıyla başlatılan Türkiye'nin terörden ayağındaki prangalardan kurtarma projesi hayata geçirildi. Bu süreçte tabii ilk önce teşkilat içi toplantılar yapıldı. İlçe başkanlıkları, belediye başkanlıkları, belde başkanlıkları, köyler ziyaret edildi. Hatta bölgesel toplantılar da yapıldı. Bu toplantıların esnasında bu Terörsüz Türkiye'nin niçin yapılması gerektiği, neden böyle bir sürece girildiği ile ilgili önce Milliyetçi Hareket Partisi'nin teşkilat mensupları, arkasından da vatandaşların bilgilendirildiği çok ciddi çalışmalar yapıldı. 2025 yılında başlayan süreçte inşallah niyetimizin hayır olduğunu, akıbetinde hayır olacağını düşünüyoruz. 2025 yılı içerisinde Milliyetçi Hareket Partisi daha önceden de beyan ettiğimiz gibi bütün parti teşkilatlarıyla ilgili çalışmaların esnasında mülk edinildi. Milliyetçi Hareket Partisi'ne yakın olduğu düşünülen yakın kuruluşların tamamı mülkleri alındı. Ülkü Ocaklarının da burada bir mülk edinme projesi başlatıldı. İnşallah Ülkü Ocaklarına da mülk edinilir. Ama 2025 yılında özellikle bahsetmemiz gereken diğer bir konu da kuraklık. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de, bölgemizde ve elimizde de çok ciddi son 50 yılın en kurak dönemi geçirildi diyebilirim. İşte bu tarımdan, düşünün de eğitime kadar, sağlığa kadar bütün alanları etkileyen bir problem. 2025 yılında yaşanan olumsuzlukların içerisinde depremler yaşadık. Siyasi ortamda tabii ki mutlaka çatışmalar ya da farklı düşüncelere sahip farklı siyasi partilerin farklı söylemleri de mutlaka oldu ve olmaya da devam edecek. Bizim için 2025 yılı Hem Türkiye'nin geleceği açısından faydalı olacağına inandığımız çok ciddi devlet politikaları konusunda çok ciddi çalışmalarımız olduğu, hem de yerelde çalışmalarımızın devam ettiğibir yıl oldu. İnşallah bu çalışmaların neticesi mutlaka ilerleyen süreçte alınacaktır diye düşünüyorum.

“HUZURLU, SAĞLIKLI, MUTLU BİR TOPLUM”

Kocatepe: 2026 yılı için ne düşünüyorsunuz?

Kahveci: 2026 yılında, 2025 yılında başlamış olan ülkenin, milletin hayrına olacak, birlik, beraberlik ve kardeşliğimizi perçinleyecek, iç huzuru sağlayacak proje inşallah tamamlanır. Terörsüz Türkiye ve terörsüz bölgeye kavuşuruz diyorum. Ve 2026 yılında özellikle ve özellikle eğitim, sağlık ve güvenlik konuları çok önemli. Hiçbir politik malzeme yapılmayacak bu alanlarda huzurlu, sağlıklı, mutlu bir toplum oluşmasını istiyoruz biz. İnsanların evlerine çok rahat ekmek götürebildikleri, akşam evine giderken rahat edebilecekleri, çocuklarıyla, ailesiyle huzurlu bir gelecek hazırlayan 2026 olmasını bekliyoruz. İnşallah bu 2026 yılında 2025 yılında olan kuraklıkların olmamasını diliyoruz. Bir de nasıl söyleyeyim, iki yüzlü, riyakar, vefa bilmeyen ve insanların hakkını vermeyen, hani yiğidi öldür ama hakkını yeme derler ya, kimseyi öldürmeyelim. Sadece hak eden herkese, hak ettiğini veren insanlarla inşallah siyaset yaparız diyorum.

VEFA, HAD VE HUDUT HATIRLATMASI

Kocatepe: Öyle kişiler var mı?

Kahveci: Fazlasıyla. Bir siyasi partiye eleştiri tabii ki yapılabilir, yapılmalı. Hiç problem yok. Ama bu had ve hududu aşmadan olmalı. Birbirimizi örselemeden, birbirimize hakaret etmeden mutlaka siyaset yapmalıyız. Siyasette de mutlaka insanlar birbirine nezaket göstermeli, vefa göstermeli, saygı göstermeli, iki yüzlülük, nankörlük ve vefasızlık yapanlardan, Allah'tan korkmayan, utanmayan insanlardan uzak durmamız lazım. Böyle insanlar var mı? Var maalesef. Biz 2026 yılının topluma iyi şeyler getireceğini mutlaka bekliyoruz. Hem ekonomik açıdan, hem siyasi açıdan, hem de etik olarak daha düzgün bir yıl olmasını temenni ediyorum.

ÜLKEYE ZARAR VEREREK DEĞİL, ÇALIŞILARAK İKTİDAR OLUNUR

Kocatepe: Siyaset konusunu biraz açarsak… MHP, 2007’deki 367 krizinin çözümünden başörtüsüne, 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi’nin bertaraf edilmesinden terörün bitirilmesine kadar pek çok konuda öncü oldu…

Kahveci: Şimdi sadece bu dönem değil, Rahmetli Başbuğumuz Alparslan Türkeş zamanından bugüne kadar gelen bir süreçti. Milliyetçi Hareket Partilerin memleketi için özveride bulunamayacağı, vazgeçemeyecekleri hiçbir şeyleri yoktu. Her şeyden vazgeçebilirler. Şimdi Başbuğ zamanında da Meclis’te tıkanıklık yaşanırdı. Meclis’e çözülemez, aşılamaz oylamalar... MHP sayesinde bu kriz aşılırdı. Arkasından imam hatiplerinin ortak kısmının açılması vardır. Kur'an kurslarının açılmasından tutun, başörtüsünün çözülmesinden tutunuz da. Bugün 15 Temmuz darbe girişiminden sonra, yani Türkiye ne zaman dara düşmüş, ne zaman sıkıntıya düşmüş, Milliyetçi Hareket Partisi hep kendi dava arkadaşlarına, siyasi kazançlarına zarar verecek olsa da bunlardan ödün verdi.Ülkemizin menfaatleri söz konusu olduğunda MHP olarak kendi kazanımlarımızdan ödün vermeye devam edeceğiz. Ne zaman Türkiye bir sıkıntıya girdi, ne zaman bir Meclis’te tıkanıklık oldu, çözülmez bir problem oldu, mutlaka bu çözümün başlangıcı, devamı ve sona ermesine Milliyetçi Hareket Partisi’nde olmuştur, olmaya da devam edecektir. Ama Milliyetçi Hareket Partisi'ni anlamak istemeyen, anlaşılmasını istemeyen mutlaka bazı gruplar vardır. Peki, bu 15 Temmuz'dan öncesinde FethullahçıTerör Örgütüyle ilgili Genel Başkanımız Sayın Dr. Devlet Bahçeli o günlerde eleştirirken Sayın Genel Başkanımız ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin o zamanda çok ciddi atıflarda bulunuldu, çok ciddi saldırılarda bulunuldu. Zaman geçti ve haklı görüldü. Yine bir, Sayın Cumhurbaşkanımız yurtdışında bir konuşma yapmıştı o zaman işte türban meselesiyle ilgili. O zaman biz Adalet ve Kalkınma Partisi ile bugünkü durumumuz yoktu. O zaman Genel Başkanımız, buyurun gelin çözelim Meclis’te, desteği verelim dedi ve o destek verildi. O gün işte bu desteğin verilmesine karşı çıkanlar oldu. Arkadaşlar, biz MHP olarak müzmin muhalefet yapmıyoruz. Yıkıcı muhalefet yapılmıyor. Tabii ki biz de muhalefet partisiyiz. İktidar Partisi Adalet ve Kalkınma Partisi’dir. Ama ülkenin âli menfaatleri için yapılması gereken bir şey varsa yapmalıyız. Milliyetçi Hareket Partisi'nin Genel Başkanı önce ülkem ve milletim, daha sonra partimiz diyen bir gelenekten geliyor. Biz de öyle. 2007'deki Cumhurbaşkanlığı krizi, 367 krizi de MHP'nin meclise girmesinden sonra çözüldü. Tabii ki. Şimdi o dönemde insanlar işte Meclise girmemeliydiniz de tekrar seçime gitseydik diyenler oldu... Arkadaşlar. Tekrar seçime gitmenin bir maliyeti var. Evet, biz Meclis’e girdik. Kendi adayımızı gösterdik, doğru bizim adayımız kazanmayabilir. Şimdi ülkenin önünü kesmekle iktidarı yerinden etmek çok farklı şeyler. İktidarı ele geçirmek istiyorsa bir parti, birleşir, bütünleşir, çalışır, sandıktan çıkar, iktidar olur. Ülkeye zarar vererek iktidar olmanın hiç kimseye faydası yoktur. Kötüyü gösterip, devlete zarar verip, kötü şeyler yapıp iktidar olalım, sonra biz düzeltiriz yaklaşımı herhalde ucube bir yaklaşımdır. İnsanlar dua etmeli, sabretmeli, sonucu görmeli, gördükten sonra karar verip ona göre hareket etmeli.

AFYON’DA MHP TEŞKİLATLARI GÜÇLÜ

Kocatepe: Afyon’a dönersek… Siz MHP Teşkilatları’nın da güçlü olmasını sağlıyorsunuz, istişarelerde bulunuyorsunuz. Her ilçede MHP Teşkilatı var. Teşkilatın güçlü olmasını neye bağlarsınız?

Kahveci: Bu öncelikle Milliyetçi Hareket Partisi'ne olan bir teveccühtür. Eğer sizin partiniz bir teveccüh görmüyorsa ilçe başkanı da bulamazsınız. Belediye başkanı adayı da bulamazsınız. Belde başkanı adayı da bulamazsınız. Yani laf olsun diye atlayacak birini bile bulamazsınız. Şimdi bizim 18 ilçede ilçe başkanlarımız ve ilçe başkanlarının yönetimleri belde başkanları mevcut. Belde başkanlığı ve yönetimleri dediğiniz zaman şöyle kaba bir hesap yaparsanız 18 ilçe en az 18 çarpı 20 tane yönetim derseniz 360 kişi, 400 kişi. Belde başkanları olarak 40 tane belde var. 5'er tane yönetim kurulu üyeleri ile beraber yaparsanız 200 kişi. Yani 600 kişilik sadece ve sadece yönetim kademesinde partili bulmanız gerekir. Bunların yanında 423 tane köy var. Köy temsilcileriniz. Köylerimizin yüzde 85’inde temsilcimiz var. Bu konuda da toplantı yaptık. İktidar olmamanıza rağmen böyle bir teşkilat dava bilinciyle olur ancak. Yani iktidar değilseniz, kusura bakmayın, belde başkanlarınız, ilçe başkanlarınız, yönetimleriniz olmaz. Milliyetçi Hareket Partisi iktidar değil, iktidar partisiyle ittifak yapmış durumdadır. İktidar olmamasına rağmen bu kadar teşkilatların ayakta olması, diri olması, çalışıyor olmasının en büyük nedeni bizim bir fikri yapımızın oluşumundan kaynaklanıyor. Bir dünya görüşümüzün oluşumundan kaynaklanıyor. Diğer siyasi partiler de var. Afyonkarahisar’da faaliyet gösteren 11- 12 tane siyasi partinin 2 ya da 3 tanesini çıkın. Geri kalanların ilçe teşkilatlarının tamamı yoktur neredeyse. İlçelerde yoktur, belediye başkanlıkları yoktur. Ama biz teşkilatlarımızı ziyaret ederiz, sorunları alırız, talepleri dinleriz. Üye çalışması yaparken de gönüllülüğü esas alırız. Ben İl Başkanıyım, kendi ailemi kâğıt üzerinde üye yazdırmam. Apartmandaki komşuları hatır saydırarak üye yazmam. Eğer vatandaş partimize üye olmak isterse, gönüllü olarak kendi gelir ve üye olur.  Önemli olan kendisi gelip, kendi isteğiyle üye olan sayınız kaç? Buna bakılmalı.

MHP’DE DAVA BİLİNCİ VARDIR

Kocatepe: Milletvekili Mehmet Taytak da yoğun bir çalışma sürdürüyor. Teşkilat ile Milletvekili arasındaki uyumu nasıl yakaladınız?

Kahveci: Milliyetçi Hareket Partisi dediğime bir dünya görüşümüz var, bir dava inancımız, bir anlayışımız var. Biz böyle bir gelenekten geliyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi'nin Afyonkarahisar MilletvekilimizSayın Mehmet Taytak da uzun yıllardır hareketimizin çeşitli kademelerinde görev yapmış, dava bilinci içerisinde hareket eden birisi. Biz de öyle. Milletvekilimiz ne yapması gerektiğini bilir. Nereye kadar müdahale edeceğini bilir. Ben il başkanının görevleri nedir, bunları bilirim. Nereye kadar hareket edebileceğimi bilirim. Kısacası Milletçi Hareket Partisi'nin içerisinde hiyerarşik bir yapı var. Bu hiyerarşik yapıda kapıdaki güvenlik görevlisi varsa oradan başlayıp çaycısı, odacısı, basın mensubu, il ve ilçe yönetimi…herkesin yeri belli ve herkes haddini ve yerini bilir. Bizde bir adım önü bir adım gerisi arkası yoktur. Bizim dava arkadaşlığımız vardır. Omuz omuza beraber yürüyoruz. Bu da başarı getiriyor.