Olgun: Terörsüz Türkiye'ye Değil Federasyona Karşıyız

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Afyonkarahisar Milletvekili Av. Hakan Şeref Olgun, İYİ Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu ve beraberindekiler Kocatepe çalışanlarıyla bir araya geldi, muhabir Murat Arısoy’un sorularını içtenlikle yanıtladı. 

“KOCATEPE GAZETESİNİN HUKUKEN HAKLILIĞI ORTADADIR”

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Afyonkarahisar Milletvekili Av. Hakan Şeref Olgun, Kocatepe Gazetesinin hizmet binasının Belediye yönetimi tarafından mühürlenmesi konusunu espri ile gündeme getirdi. Milletvekili Olgun, “Kocatepe Gazetesine girerken ki esprim şu oldu. Malumdur bu konu medyada da geniş yankı uyandırdı. ‘Mühürsüz kapıdan sokmayın, suç işlemiş olmayalım.’ Herkesçe bilinir ki bu işler hukukidir. Söz konusu olayın ardından ilk gün itibariyle Kocatepe Gazetesi sahibi Sezer Küçükkurt’u telefonla arayarak görüştüm. Bir şey ya doğrudur ya da yanlıştır. 

Bu eninde sonunda ortaya çıkar. Hiç kimsenin devletin işini şahsileştirmemesi gerekir. Kocatepe Gazetesinin, hukuken haklılığı da ortaya çıkmıştır. Diyeceği odur ki kasıtlı olarak böylesi şeyler yapılmışsa doğru olmaz. Yukarıda Allah var. Mühürlenmeden hemen sonra hem Sezer beyi hem de Belediye Başkanını aradım. CİMER’den şikayet olduğunu bunun üzerine inceleme yapıldığı söylendi. Ama daha önce yapılan kontrol ile bu kontrol arasında yapılan iş ve işlemlerin yanlış olduğu ortaya çıkmış, Afyonkarahisar dışından bir üniversitenin İnşaat Mühendisliği Fakültesinden alınan rapor bu gerçeği ortaya koymuştur. Olay bu kadar basittir. Olayı büyütmenin gereği yoktur.” ifadelerine yer verdi.

“AFYON’DA KOCATEPE GAZETESİ VAR BU GERÇEK DEĞİŞMEZ”

Konuya açılık getiren Kocatepe Gazetesi sahibi Sezer Küçükkurt, “Konuya bu vesile ile bir kez daha açıklık getirmek isterim. Biz incelenmeye, denetlenmeye karşı değiliz. Beş kez üst üste gelinip bir denetlemenin 5 saat sürmesini dikkate sunuyorum.” dedi. Kendisinin de bu gerçeği ifade etmek istediğini vurgulayan Milletvekili Olgun, “Bende bunu ifade etmeye çalışıyorum. Yapılan yanlıştır. 61 yıldır ben kendimi bildim bileli Afyonkarahisar’da Kocatepe Gazetesi var. Bu gerçeği istese de istemese de kimse değiştiremez.” ifadelerini kullandı.

“GENEL BAŞKANIMIZ ASLINDA AK PARTİ’ ADAYININ SEÇİLMEMESİNDEN DUYDUĞU MEMNUNİYETİ İFADE ETTİ”

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun gayri ahlaki siyasi transferlerde İYİ Partinin yer almayacağı açıklaması hatırlatılan Milletvekili Olgun, partisi CHP’de sorunlar yaşadığı dillendirilen Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal’ın, İYİ Parti’ye geçeceği söylentilerini değerlendirdi. Olgun, “Sayın Genel Başkan Afyonkarahisar’a geldiğinde bende yanındaydım. Bizim Genel Başkanımız ile Sayın Burcu Köksal, CHP Grup Başkan Vekili iken ve milletvekilliği görevlerinden aralarında TBMM’den bir hukukları var.

Sayın Genel Başkanımız şehrimize geldiğinde sağ olsun Sayın Belediye Başkanı Burcu Köksal, kendisini otelde karşılayıp çiçek takdim ederek ‘ilimize hoş geldiniz’ demişti. Genel Başkanımız da kendisini makamında ziyaret edeceğine dair söz vermişti. Sözünü tutarak kendisini ziyaret etti. Kendileri, ‘Ben Burcu hanımı tanıyorum. Beraber çalıştık. Burcu hanımın seçilmiş olmasından mutluyum.’ dedi. Bu sözlerle şunu ifade etmek istediği iyi niyetle; AK Parti’ye karşı muhalefetten bir başkan adayının seçilmesi ve o ismin de Sayın Burcu Köksal olmasından duyduğu memnuniyetti.” dedi.

“SAYIN KÖKSAL’IN, İYİ PARTİ’YE GEÇİŞİ YOK TABİİ Kİ”

31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçiminde İYİ Parti Afyonkarahisar Belediye Başkan adayı Alper Yağcı ile bir sorunu olmadıklarını dile getiren Milletvekili Olgun, “Sayın Alper Yağcı, 31 Mart yerel seçimlerinde bizim partimizin Belediye Başkan adayı idi. Kendisi ile bir sorunumuz yoktur. Bizde İYİ Parti teşkilatları olarak seçimi kazanmak için çaba gösterdik. Ama halkımız AK Parti’yi devirmek için bir tercihte bulundu. Halkımız yerel seçimde dedi ki; ‘AK Parti’yi biz yıkalım. Bunun karşısında bir yerle birleşelim.’ Halkımız AK Parti’ye karşı CHP’de birleşti. 31 Mart yerel seçimlerinin sonucu tüm Türkiye’de böyle oldu.

Ezcümle Sayın Köksal’ın partimize transferi gibi bir durum söz konusu değildir. Ben Burcu hanımı stajyer avukatlığından beri tanırım. Diyalogumuz siyasetten öncesine dayanır. Onun adı dahi geçmemiştir. Geçtiğimiz günlerde kendisi ile bir düğünde karşılaştık. Düğün çıkışı da bir televizyon programına canlı yayına bağlandım. Gündem maddelerinden bir tanesi de Sayın Murat Arısoy’un sorduğu bu soruydu. Yani Sayın Köksal’ın partimize transfer olup olmayacağı idi. Bu soruya espri ile karşılık verdik. Yok, öyle bir şey tabii ki.” diye konuştu.

“İKTİDAR VEKİLİNİN KAPASİTESİ SALATALIK TOHUM DAĞITIMINA YETİYOR”

Afyonkarahisar’ın öncelikle çözülmesi gereken sorunu nedir sorusunu Milletvekili Olgun, şu sözlerle yanıtladı: “25 yıla yakın zamandır bu ülkeyi yöneten bir iktidar var. Kocatepe Gazetesine gelmeden birkaç toplantıya katıldım. Her şeyden önce bizim Afyon’u tutup bir sınıf üste çıkarmamız şarttır. Bizim Afyon, Türkiye’nin en güzel yerinde imkânları o kadar çok isabetli ki Afyon yoldan geçerken sadece bir mola yeri olmamalıdır. Ama sorun derken Afyon’da her şey sorun halindedir. Ben önceki gün ilçelerimizi gezdim. 

Siyasetçiler bir takım şeyler yapmışlar. Seçim zamanları sözler veriliyor, ama vatandaşın derdi bu değildir. Afyon’da tarımın kurtarılması lazımdır. Afyon bir tarım memleketidir. Şu anda biz her şeyi ithal ediyoruz. Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’nce salatalık tohumu dağıtılıyor. Milletvekili arkadaşlardan biri salatalık tohum dağıtımında bulunuyor. Yani kapasiteleri ancak bunu kaldırıyor. Oysa salatalığa kota getiren sizsiniz. Geçen yıl salatalık herkesin elinde kaldı. Diyorlar ki ihracatı açtık, 45 gün izin aldık.

Bugün bir firma yurt dışıyla anlaşmasını 6 ay önceden kıştan yapıyor. Yazın ihracat izni çıkınca üreticinin hiçbir işine yaramıyor. Başka ülkelerle bağlantılar çoktan yapılmış oluyor. Planlı, programlı bir tarım politikasına acilen ihtiyacımız vardır. Mesela bizim ülkemizin ne kadar patates üretimine ihtiyacı vardır? İhracatı ve iç piyasası misal 50 ton olsun. Bu 50 ton patates ekimini tercih edip alım garantisi verilmesi lazımdır. Türkiye’de her gün çiftçi gerçekten perişan haldedir. Daha önceki dönemlerde de kriz olur. Kriz belli bir meyve ve sebze de olur. Ama hepsinde olmaz. Bu dönem de hiçbir şey para etmiyor. Tüm sektörlerde kriz var. Evet, kuralıkta oldu donda oldu. Ama mesela don olduğu zaman ürünün daha çok para etmesi gerekir. Çünkü don nedeniyle ürün azdır ve pahası artar. Bu hususta devlet politikasının acilen düzelmesi lazımdır.”

“MİLLETVEKİLİNİN ASLİ VAZİFESİ MAKİNE ALIMI DEĞİL VATANDAŞIN DERTLERİYLE UĞRAŞMAKTIR”

Afyonkarahisar’ın çok ciddi bir potansiyele sahip olduğunu ifade eden Milletvekili Olgun, “Afyon’un yer altı kaynakları var. Afyon’un jeotermali var. Afyon’un turizm potansiyelini geliştirecek projeleri ihtiyacı var. Deniliyor ki; Vay efendim Afyon Devlet Hastanesine şu makine geldi. Dört kişinin maaşı zaten o makinenin parası kadar. Kardeşim hastaneye gelen makine milletvekili olarak senin işin değil. Milletvekili elzem olan rutin hizmet olan makine gelmezse hesap sormakla mükelleftir. Sen git milletvekili olarak asıl işin olan vatandaşın derdi ile uğraş. 

Bugün Afyonkarahisar’da çiftçinin, esnafın, memurun ne derdi varsa milletvekillerinin asli vazifesi onlarla uğraşmaktır. Mesela Çay İlçemizde ki Selevir Barajı konusu. Bir insan halktan bu kadar kopuk olabilir mi? Selevir Barajında su yok abi. Suyun da tekrar oluşabilmesi için oldukça bir çalışma gerekiyor. Bizim beyler olmayan suyu dağıtma ihalesi yapmışlar, birde bunu ilana veriyorlar. Gerçekten bizim Afyon’da herşey var. Un, yağ, şeker var ama pasta yapan yok abi. Afyon’un pasta yapacak bir yönetime ihtiyacı var. Böyle bir yönetim gelmesi halinde ben Afyon’la ilgili çok ümitliyim.” şeklinde konuştu.

“AFYON’DA GARİBAN İÇİN ÇALIŞMAYA SERMAYE GRUBU ENGEL OLUYOR, YALANLAMAYA KALKARLARSA LİSTESİ VAR İSPATLARIM”

Milletvekili Genel Seçiminde İYİ Parti olarak iktidara gelmeleri halinde Afyonkarahisar’da ilk değiştirecekleri şeyi açıklayan Milletvekili Olgun, şunları kaydetti: “Belli bir kesimde Afyon’un kafa yapısı şu; Bizim Afyon’da şöyle bir olay var. Bizim Afyon’da vatandaşın, garibanın, alt kesiminin ihtiyacını gidermek için çalışmak yerine belli bir kesim Afyon'u her alanda yönetmeye çalışıyor. Bunlar oturuyorlar, hangi parti seçimle göreve gelirse gelsin ‘Bizim dediğimiz olsun para da bizde, güçte bizde.’ diyen bir kesim var Afyon’da. 

Bahsettiğim bu grup sermaye gurubudur. Bunlar her zaman için kendi menfaatlerini ön planda tutuyorlar. Ben halk ne istiyorsa, vatandaşımız ne istiyorsa, ihtiyacı ne ise bunları tespite çalışacağım. Ben Baronları yeneceğiz demiyorum. Ben diyorum ki; Afyonkarahisar halkının iradesi ne ise onu yapacağım. Siyasetçi olarak beni halktan başkası yönlendiremeyecek. Vatandaşın isteğinden başkası yönlendiremeyecek. Kant sistemi gibi iktidar partisinin yaptıkları ortadadır. Her şey göz önündedir. 

Bunun ekonomik boyutu elbette oluyor. Seçim zamanı ‘Biz sana maddi yardım yapalım, sende benim şu rant işimi yap.’ şeklinde yürütülüyor. Kimse bunu yalanmaya kalkışmasın canımı sıkarlarsa ispatlarım. Elimde listesi bile vardır. Bizler şahsi menfaatleri değil Afyon’u düşüneceğiz. Şahsi menfaatimle ilgili bir tane işim yoktur. Afyon’da malım varsa benim kendi malım var. Ticarete yönelik bir işim yoktur.”

“AFYON’UN, YUNAN’DAN TAZMİNAT ALIP ALAMAYACAĞINI ARAŞTIRACAĞIM”

Milletvekili Olgun, Büyük Zafer’in 103’üncü yıldönümünde Yunan işgalinde verilen zararın tazmini için Afyonkarahisar’ın uluslararası hukuk açısından tazminat davası açıp açamayacağı sorusunu yanıtladı. Olgun, şöyle konuştu: “Bu konuyu bir hukukçu olarak inceleyeceğim. Savaş devletlerarası bir savaştı. Dava açmakta bir problem yoktur. Önemli olan bir sonuç alabilmektir. Bir hukukçu olarak bu konuyu ciddi şekilde araştıracağım.”

“BİZ TERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE DEĞİL, BİZ ÜLKEMİZİN BÖLÜNMESİNE KARŞIYIZ”

Terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda yürütülen çalışmaları değerlendiren Milletvekili Olgun, şu ifadeleri kullandı: “Ülkemizde 7 yıldır ekonomik kriz var. Bu az bir zaman dilimi değildir. Ülkemiz daha önce ekonomik krizler geçirmiştir. Ne olur gerekli tedbirler alınır birkaç sene sıkıntı çekilebilir. Ama Türkiye’deki ekonomik kriz bitmiyor. Bunun da bir tek sebebi var. Bu iktidar hukuk ve ekonomiyi bitirdi ve de düzeltme şansı yok. 

Bu sebeple şimdi başka bir şeye yöneldi. İktidar ömrünü bir dönem daha uzatmak için ‘Terörsüz Türkiye’ diye bir konu çıkardılar. Biz terörsüz Türkiye'ye karşı değiliz. Hiçbir Türk vatandaşı da terörsüz Türkiye sözcüklerine karşı olmaz. Şu anda Türk kamuoyunda cereyan ediyor biz haklı çıktık. Biz dedik ki siz pazarlık yapıyorsunuz. Teröristle pazarlık yapıyorsunuz, onlara sözler verdiniz, şartlar verdiniz. Bunun bir adım ilerisi ülkeyi bölmektir dedik. Ne dediler?’ Hiçbir şart yok, hiç bir ön şartımız yok, pazarlık yok.’ Peki, Pervin Buldan konuşmasında neden bahsetmektedir? ‘Adalet Bakanına verdiğimiz 20 maddelik kanun değişikliği talebimiz var?’ Bunları ben mi söylüyorum? Sonuçta ne oldu? Cumhur ittifakı da bir adım ileri bir adım geri, vatandaşlarına baktılar ki Türk milleti çok duyarlı. 

Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyeti kaptırmayacaklar. Bu işin sonucunun nereye gideceği az çok belliydi. Biz bu sebeple biz ülkenin bölünmesine karşıyız. Ama biz terörsüz Türkiye’ye karşı değiliz. Federasyona karşıyız. Dış güçlerin, emperyalist güçlerin emeli tabii ki Türkiye’de federasyonun kurulmasıdır. Bizim bölgemizde ulus devlet istemiyorlar. Bizi Türkiye olarak Lüblanlaştıracaklar, bizi başka ülkeler gibi yapacaklar. Bu ülke Türkiye, Kurtuluş Savaşı kazanmış bir ülkedir. 

Bu savaş milli şuurla kazanıldı. Bizi Türk Milleti olarak milli şuurdan uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Şu an Türkiye sınırında terörist var mı? Yoktur. Bunu dönemin bakanı ‘Teröristlerin ayakkabı numarasına kadar biliyoruz.’ diye bakan söylüyordu. Peki, dışarıda ki terörün adı ne? Suriye’dekinin adı YPG, Irak’takinin adı PKK. Neymiş PKK kendini lağvediyormuş. İyi de PKK zaten YPG oldu. Şimdi Dışişleri Bakanı, ‘YPG yan çiziyor.’ diyor. Ne oldu bizim dediğimize geldiler. Onun için bu bizim ülkemizin hayrına bir şey değildir. On binlerce şehit vermişiz, o şehitlerin kanının akmasına vesile vatandaşlarla aynı masaya oturuyoruz. 

DEM Partili pervasız diyor ki, ‘Ya bu ay az görüşme verdiniz, kapıyı açın.’ diyor. Öbürü de diyor ki Meclise gelip konuşsun. AK Parti ve MHP milletvekillerine genel merkezlerde yapılan çalışma sonucu hepsinin eline aynı metni vermişler. Türkiye’nin her yerine gidip aynı şeyi söylüyorlar. Bizim kendi Kürt’ümüzle hiçbir sorunumuz yoktur. Cumhurbaşkanı Yardımcısı, TBMM’deki 4 Başkan Vekilinden 3’ü Kürt’tür. Bizim Türk ve Kürt diye bir derdimiz yoktur. Bugün isteyip de Bakan olamayan bir yere gelemeyen Kürt kardeşimiz mi var? Hayır, bir sürü Kürt kökenli bakan, milletvekili, vali ve bürokrat vardır. Önemli olan asıl bunlar kardeşliği bozuyor. DEM Parti de bunu kendi siyasi emelleri için kullanıyor. 

Bizimkiler de buna alet oldular. Hatırlayın uzak değil 2023’de bizi sokağa çıkarmıyorlardı. ‘Teröristlerle işbirliği yaptılar, yok İYİ Parti bunlar gelirse Terörist Başı Öcalan’ı bırakacaklar.’ diye. Aynı lafları diyen milletvekilleri şimdi ‘Terörsüz Türkiye’, ‘Apo Kurucu Önder’, ‘Apo Meclise gelsin’ 2023 yılında ki seçimde milletten oyu o söylemlerle almadılar mı? Evet, o söylemlerle aldılar. O zaman seçime gidecekler millete ‘Biz böyle yapmak istiyoruz.’ diyecekler ve güvenoyu alırlarsa yapmaya kalkacaklar.”

“BİZİM HEDEFİMİZ GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM”

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Afyonkarahisar Milletvekili Av. Hakan Şeref Olgun, anayasa değişikliği konusunda hukukçu olarak şu görüşlerini ifade etti: “Anayasa değişimine karşı değiliz. Ama ben anayasa değiştirebileceklerini sanmıyorum. İYİ Parti olarak biz 2023 yılı seçimlerinden önce Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi önerdik. 

Biz Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi istiyoruz. Hedefimiz de parlamenter sistemdir. Kesinlikle sivil bir anayasa yapılmasına hiçbir Türk vatandaşı karşı gelmez. Bende demokratik kişiliğe sahip bir hukukçu olarak bu konuda yaralıyım. Ancak bizim anayasanın zaten yüzde 75’i değiştirilmiştir. Bunun da büyük çoğunluğu AK Parti tarafından değiştirildi. 

Değiştirilmeyen sadece ilk dört maddesi vardır. Zaten bizim anayasa değişmiş. Şimdi sıfırdan neyi yapacaklar? Biz İYİ Parti olarak yeni bir anayasa yapılmasına da karşı değiliz. Ancak bizim derdimiz anayasadan önce anayasaya uymalarıdır. Önce kendileri anayasa uysunlar, şuraları aksıyor desinler anlayalım. Kardeşim sen zaten kendin anayasa uymuyorsun ki. Ne Anayasa Mahkemesi kararlarına ne Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına ne de anayasaya uyuyorlar. Sonra da ‘Ben anayasayı değiştireceğim’ deniliyor. Anayasa fiilen değişmiştir. 

“BİR AFYONLU OLARAK ÖNCELİĞİM BÜYÜK TAARRUZ VE KOCATEPE’DİR”

Milletvekili Olgun, Malazgirt Zaferi ile Büyük Taarruz mukayesesinin doğru olmadığını dile getiren Milletvekili Olgun, şöyle konuştu: “Valla ben bir Afyonkarahisarlı olarak Kocatepe ve Büyük Taarruzun sonuna kadar arkasındayım. Benim için önce Büyük Taarruz gelir. Tabi ki Türkler’e Anadolu’nun kapılarını açan bir zaferdir. Ancak Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasına vesile olan Büyük Taarruzdur, Kocatepe’dir. Bizde bu vesile ile bu hafta buradayız. İlimizde her zamankinden daha fazla coşkuyla kutlamaya inandığımız için buradayız ve heyecanlıyız. İYİ Parti olarak genel merkez düzeyinde 3 genel başkan yardımcısı ve grup başkan vekilleri olarak yerimizi Kocatepe’de alacağız.”