Nöbetçi Eczaneler
Bir aileden karı koca ve dört çocuğuyla iki damat olmak üzere toplam 8 kişinin mağduru olduğu Dini İnanç ve Duygu İstismarı Suretiyle Dolandırıcılık isnatlı kamu davasının ilk duruşması dün öğleden sonra Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Sözde hoca olduğu öğrenilen sanık N.A avukatı tarafından temsil edilirken sanığın il dışında olduğu için duruşmaya katılmadığı kaydedildi. Mart ayına ertelenen ikinci duruşmada mağdurlardan H.Ü eşi S.Ü ile tanık olarak dinlenilip sanık N.A hazır edilecek
Sanık N.A’dan dini istismar suretiyle dolandırıldıkları gerekçesiyle şikâyetçi olan aynı aileden E.A, Y.A, M.U, A.L’nin davaya katılım talepleri kabul edilerek ifadeleri alındı. Küçük yaştan itibaren tik rahatsızlığı olduğu aktaran şikâyetçi E.A hamile iken komşusu ve eşinin akrabası H.Ü aracılığıyla sözde hoca N.A ile tanıştıklarını, N.A’nın kendisini anne karnındayken zapt eden üç harflilerin şimdi de bebeğini sıkıştırdıklarını söylediğini dile getirdi. E.A, sanığın kendisinin düşük yapması halinde bir daha anne olamayacağını söyleyerek büyük baş kurban kesmeye ikna ettiklerini anlattı. Büyükbaş kurban kesimi için sanık N.A’nın “şeyhim” dediği kişiye para vermesi gerektiğini söylemesiyle eşiyle birlikte 11 bin TL para verdiklerini söyleyen E.A görüşmeden üç gün sonra bileziklerini bozdurup parayı verdiklerini, bir Cuma günü sela vaktinde sözü edilen kurbanın kesileceğinin kendisine söylendiğini anlattı.
BEBEK DOĞUP TİKLER GEÇMEYİNCE DOLANDIRILMA ANLIŞILDI
Mahkeme Başkanı E.A’ya “Dolandırıldığınızı nasıl anladınız?” diye sordu. E.A, “Tiklerim geçmedi. Bunun üzerine doğumdan sonra geçecek denildi. Bebeğim doğdu şu anda 1,5 yaşında tiklerim devam ediyor. Bu şekilde dolandırıldığımızı anladık.” dedi.
EŞİYLE ARASI DÜZELTİLECEKKEN BOŞANMA AŞAMASINA ULAŞILDI
Şikâyetçi A.L eşi ile arasının bozulmaması için N.A’nın kendisine büyük baş kurban kesilmesi gerektiği şeklinde “Şeyhim” dediği kişiden kendisine mesaj geldiğini söylediğini ifade etti. A.L, eşinden habersiz 7 bin lira para bulduğunu, bu paranın yetersiz olduğunu söyleyen N.A’ya 2 bin lira daha para takviye ettiğini, N.A’nın kalan rakamı dergâhtan tamamlayacaklarını söylediğini anlattı. Sanık N.A’ya bu şekilde aktardığı paranın 10 bin lirayı bulduğunu söyleyen A.L eşi ile arasının tamamen bozulup şu anda boşanma aşamasında olduklarını, sanıktan şikâyetçi olduğunu sözlerine ekledi. Duruşmada Y.A’da sanık N.A’dan şikâyetçi olduğunu belirtti.
BABA EMEKLİ İKRAMİYESİNİ KAPTIRDI
İki kız, iki erkek çocuğu ve damadı S.Ü vasıtasıyla asıl para trafiğinin üzerinden döndüğünü söyleyen M.U emekli ikramiyesini bu şekilde sözde hocaya kaptırdığını anlattı. M.U şöyle konuştu: “S.U damadım, H.Ü de kızımdır. Emekli olduktan sonra emekli ikramiyemle yatırım amaçlı altın almaya karar verdim. Eşim ve kızım altının düştüğünü söylediler. Ben yine de paramı kuyumcuya altın almak için teslim etmiştim. O süreçte eşimle gezmek ve akraba ziyareti amaçlı İstanbul’a gittik. Damadım H.U telefonla arayıp bir arkadaşına acil para lazım olduğunu söyledi. Parayı filanca yerden almasını söyledim.” Mahkeme Başkanı şikayetçi M.U’ya “Emekli ikramiyenizi verdiğiniz kişi ve durumunu hiç mi sorgulamadınız?” sorusunu yöneltti. M.U, “İstanbul dönüşü durumu sorduğumda kızımla damadım ‘Parayı değerli taşa yatırdık büyük kazanç var’ dediler. Paranın sanığa verildiğini bilmiyordum. 2016 yılında verdiğim paranın üzerinden iki yıl geçtiğinde 4 ortak daha olduğu, parayı bozamayacakları söylendi. Meğer tüm çocuklarımı para sızdırmada sıraya dizmişler. Oğlum araç yapılacak diye benden para istediğinde araç evin önünde duruyordu. Kızım H.Ü ile damadım S.Ü için sözde 3 büyük baş kurban kesilecekmiş. Sonra da diğer çocuklarım için. Ortada kesilen kurban yok. Şikâyetçiyim. Oğlanlarım bekar parasızlıktan evlendiremiyorum. Damadım H.Ü bize küstü. Sanık N.A’yı haklı buluyor.” diye konuştu. >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi