Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Süslü laflarla gizlenen gerçek; aileyi parçalamak”

SP Merkez İlçe Başkan

SP Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Erhan Akpınar, kadına fırsat eşitliği, kadına özgürlük, kadına şiddetin önüne geçmek gibi süslü lafların arkasında gizlenen gerçeğin, aileyi parçalamak ve bu insanları küresel şirketlere köle yapmak olduğunu söyledi

 

Saadet Partisi (SP) Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Erhan Akpınar dün öğlen partide partililerin de katıldığı basın toplantısında yerel ve genel gündemi değerlendirdi.
“AİLE DEĞİL AİLEYİ PARÇALAMA BAKANLIĞI”
Erhan Akpınar, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un Ankara, İstanbul ve İzmir’de çocuğuyla birlikte ikamet eden, sigortalı işçi statüsün de tam zamanlı çalışan, 24 aylık çocuğu olan ve 36 ay çocuk bakımını kapsayan, çalışan anne destekler verildiğini dile getirdi. Akpınar, “Destekler kapsamında aylık yaklaşık bin 300 lira (200 avro), engelli çocuğu olan annelere ise aylık bin 625 lira (250 avro) civarında mali destek sağlanacak. Bu destek anneler üzerinden belgeli bakıcılara aktarılacak. Proje desteği 3 yıl devam edecek. Daha önceden yapılan başka bir açıklamada ise, sigortalı çalışan annelere, çocuklarını kreşe göndermeleri için 650 TL yardım yapılacağını duyurmuştu. Kendisi de bir kadın ve bir anne olan Sayın Bakana sormak istiyoruz; Sayın Bakan bu desteklerle aileyi güçlendirdiğinizi mi düşünüyorsunuz? Sertifikalı bakıcıların bebeğe annesinden daha iyi bakacağını mı düşünüyorsunuz? Belki bazı yerlerde bakıcının bilgisi daha iyi olabilir ama anne sevgisini, merhametini, şefkatini ve sıcaklığını vermesinin mümkün olamayacağını bilmiyor musunuz? Biraz empati yaparsak, siz bir bebek olsanız ve size sorsalar, anneniz mi baksın yoksa bakıcı mı deseler, ne cevap verirdiniz? Bir kadının ailenin temeli olan sevgi, merhamet ve şefkat duygularını en aza indirecek bu projeleri uygulamasına inanamıyoruz. Bu uygulamaları yapacak bakanlığın adı Aile Bakanlığı değil, olsa olsa Aileyi Parçalama Bakanlığı olur. Kendilerini buradan uyarıyoruz. Bu uygulamalardan derhal vazgeçin.” diye konuştu.
“PROJELERİN AMACI AİLEYİ PARÇALAYIP YOK ETMEK”
“Anne ve çocuk için bir şeyler yapmak istiyorsanız, 60 aylık çocuğu olan ve evde çalışan, yani ev hanımı olan annelere maddi destek sağlayın.” diyen Akpınar, “Biz biliyoruz ki yapılan çalışmaların amacı kadına destek vermek değil, kadını mutlu ve huzurlu ev ortamından çıkartmak. Kadına fırsat eşitliği, kadına özgürlük, kadına şiddetin önüne geçmek gibi süslü lafların arkasında gizlenen gerçek, aileyi parçalamak ve bu insanları küresel şirketlere köle yapmaktır. Toplumumuzda ne yazık ki geçim sıkıntısından dolayı intihar haberleri gelmektedir. Sayın Bakana Sosyal Hizmetler Bakanı olmasından dolayı sormak istiyoruz, topluca intihar eden bu ailelere sosyal yardım yapılıyor muydu? Aileler hakkında bir araştırma yapıldı mı? Bu konularda herhangi bir çalışmanız var mı? Yoksa tek düşünceniz anneyi evden çıkarmak mı?” şeklinde konuştu.
“VARLIK FONU MU, KUMAR FONU MU?”
Erhan Akpınar, Türkiye’nin birikimlerini değerlendirme iddiasıyla kurulan Türkiye Varlık Fonu’nun, at yarışları düzenleme ve yurt içi ile yurt dışında düzenlenen at yarışları üzerine bahis kabul etme lisanslarına ilişkin hizmet alım sürecine başladığına dikkat çekti. Akpınar, “Yani Varlık Fonu, at yarışı üzerine bahis oynatarak hem kumarı yaygınlaştıracak hem de bu ülkenin ‘Varlığına’ kumar parası bulaştıracak! Fon, bahis sektörünü güçlendirmek(!) ve devlet kasasına daha fazla kumar parası sokmak için varlığımızla kumar oynayacak! İnancımıza göre kumar haramdır ve bir kazanç kapısı olarak görülemez. Haram paranın olduğu yerde bereket olmaz, huzur olmaz, saadet olmaz. Haram parayla dindar nesil yetişmez. Necmettin Erbakan Hocamız Allah rahmet eylesin iktidar olduğu dönemde, Milli Piyangodan gelen paralar için ‘Ben kumar parasını memur maaşı olarak veremem, onları memur maaşlarına karıştırmayın, park bahçe falan yapın’ demişti. Yeri geldiğinde Erbakan’ın talebeleriyiz diyenler, biz de milli görüşçüyüz diyenler, milletin helal parasına haram karıştırmaktan çekinmiyorlar. Buradan uyarıyoruz, ne faizle ne de kumarla ekonomi düzelmez.” ifadelerini kullandı.
“RABİA NAZ VATAN OLAYI ACİLEN AYDINLATILMALI”
Rabia Naz Vatan olayının aydınlatılmasını gerektiğinin altını çizen Akpınar şöyle konuştu: “Düşünün bir gün çocuğunuz kapınızın önünde ağır yaralı halde duruyor. Hastaneye götürüyorsunuz ve hayatını kaybediyor. Neden olduğunu sorduğunuzda intihar ettiğini söylüyorlar. Ama siz biliyorsunuz ki kızınızın intihar etmesini gerektirecek hiçbir sebep yok. Ne olmuş, işin aslı nedir diye araştırmaya başlıyorsunuz. Akıl sağlığı yerinde değil diyerek sizi akıl hastanesine yatırmaya çalışıyorlar. Olayın peşini bırakmıyorsunuz, her ortamda sesinizi duyurmaya çalışıyor, nasıl olduğunu anlamaya çalışıyorsunuz. Bir gazeteci ve bir belgesel yapımcısı olayı incelemek için geliyorlar. Gelenler gözaltına alınıyor. Baba olarak durumu açıkladığınız için, gazeteci ve belgeselci ile sizi de gözaltına alıyorlar. Eşiniz açıklama yapıyor. Eve polis gönderiliyor. Kısaca anlatmaya çalıştığımız bu hikâye tamamen gerçek ve bizim ülkemizde Giresun, Eynesil ilçesinde yaşanmış Rabia Naz’ın babası Şaban Vatan’ın hikâyesidir. İnsan inanmakta güçlük çekiyor. Bir devletin en önemli görevi vatandaşının can güvenliğini sağlamak değil mi? Bir nehir kenarında bir kurt, bir kuzuyu kapsa, onun hesabını İlahi Adalet bizden sorar diyenler, bu çocuğun hesabını nasıl vereceksiniz? Neden olayı aydınlatıyor musunuz? Gerçekleri kim gizliyorsa, sorumlular ve suçlular kimse neden ortaya çıkarıyor musunuz? Hak ettikleri cezayı vermek için neden çalışıyor musunuz? Bu olaya kimler dahilse, kimlerin sorumluluğu varsa derhal ortaya çıkartılmalıdır. İster vekil, ister bakan arkasında kim olursa olsun vicdanları rahatlatacak bir ceza verilmelidir. Herkesin başına gelebilecek böyle bir olayda, vatandaşın adalete güveni sarsılmamalıdır.”
“EYT’LİLERİN HAKKI ZARAR DEĞİLDİR”
Erhan Akpınar, Emeklilikte Yaşa Takılanlar ile ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Tutturmuşlar erken emeklilik. İskandinav ülkelerinin hepsi bu sistemle battı. Arkadaşlarıma söylüyorum; Beni bu yola asla teşvik etmeyin. Ülkeme zararı olan şeyde asla yokum. Seçim kaybetsek de yokum.” sözlerini değerlendirdi. Akpınar; “Sayın Cumhurbaşkanı sarayın giderlerinin artırılması bu ülkenin zararına değil mi? İşsiz sayımız artarken fabrikaları satmak ülkemizin zararına değil mi? Çok daha ucuza yapılabilecek iken daha pahalıya ve yolcu garantili hava alanları, araç garantili yollar ve köprüler ülkemizin zararına değil mi? Ailelerimizi parçalayan İstanbul Sözleşmesi ülkemizin zarına değil mi? Çiftçimizi bitiren tarım kanunları ülkemizin zararına değil mi? Bunlar ve daha fazlası ülkemizin zararına değil, yeterli prim olduğu halde, hakkını isteyen milyonlarca insan ülke zararına öyle mi? Hâlbuki bu insanlar maaşlarını yine bu ülkede harcayacak, ekonomi canlanacak. Ümit ederiz ki bu sorun bir an önce çözülür.” dedi.
“ İSRAİL KINANMAKLA YETİNİLMEMELİ”
İsrail’in kınanmasının yaşanılanlara engel olunmadığını ifade eden Akpınar şu ifadeleri kullandı: “İsrail’i çok ağır ifadelerle telin etmek, İsrail’in vahşetini engellemiyor. İsrail sadece güçten anlar, yaptırımdan anlar. Bundan dolayı biz ısrarla mutlaka İsrail karşısında başta İslam âlemi olmak üzere bütün ülkelerin daha farklı bir direniş göstermeleri gerektiğine inanıyoruz. Yaptırımlara ihtiyaç var. Kınamak elinde gücü olmayan, imkânı olmayan kitleler tarafından hükümetleri zorlamak için yapılır.”
“KKTC KURULUŞUNUN 36. YIL DÖNÜMÜ KUTLU OLSUN”
Türk Milletinin ayrılmaz bir parçası olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 36.yılını kutladı. Akpınar, Kıbrıs’ın varlığı ve bağımsızlığı uğruna şehit düşen Mehmetçik ve Mücahitleri rahmetle andıklarını, Kıbrıs için bugüne kadar emeği geçenleri şükranla yâd ettiklerini sözlerine ekledi.
>> Burcu AYDIN’ın Haberi

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti