'Türkiye'de Su Kaynaklarını Verimli Kullanıyoruz'
Cumhurbaşkanı Irak Özel Temsilcisi Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Türkiye'de su kaynaklarının verimli kullanıldığını belirtti.
60’ıncı Hükümet Çevre ve Orman Bakanı, 61. 62. 63. 64. ve 65’inci Hükümet Orman ve Su İşleri Bakanı, Cumhurbaşkanı Irak Özel Temsilcisi Prof. Dr. Veysel Eroğlu, 5 Haziran Dünya Çevre Günü ve Türkiye Çevre Haftasını kutladı.
“TÜRKİYE ÇEVRE HAFTASI ETKİNLİKLERİ DÜZENLENİYOR”
Bütün vatandaşların 5 Haziran Dünya Çevre Gününü ve Türkiye Çevre Haftasını gönülden tebrik ettiğini belirten Eroğlu, “Çevre meseleleri bütün insanlığın müşterek konusu olup çözümü uluslararası iş birliğini gerektirmektedir. Geleceğe bırakılan en güzel miras dengesi bozulmayan bir tabiattır, onu korumak da hepimizin mes’uliyetindedir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla 21 Mayıs 2022 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi uyarınca 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nün bulunduğu hafta ‘Türkiye Çevre Haftası’ olarak kabul edilmiştir. Türkiye Çevre Haftası; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın riyasetinde 29-30 Mayıs tarihlerinde ‘Plastik Kirliliği ile Mücadele’ teması ve ‘Çevrene İyi Bak’ sloganıyla farkındalık programları düzenlenmiştir. Toplumun bütün kesiminde çevre bilinci oluşması, iklim değişikliği ile mücadele edilmesi ve sürdürülebilir yaşama çevrelerinin oluşturulması maksadıyla Türkiye Çevre Haftası etkinlikleri gerçekleştirilmektedir. Malum olduğu üzere küresel ısınma ve iklim değişikliği her geçen gün daha fazla etkisini göstermektedir. İklim değişikliği ile mücadele, sadece bir ülke veya sınırlı bir coğrafyanın konusu değil, bütün Dünya’nın beraber hareket etmesi gerektiği ortak bir mes’eledir. Biz de Türkiye olarak, mes’elenin ehemmiyetini gayet iyi biliyor ve bu şuurla taşın altına elimizi koyuyoruz. Türkiye, Akdeniz Havzasında yer alması sebebiyle küresel iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek ülkelerden birisidir.” dedi.
“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ÇALIŞMALARINA BÜYÜK ÖNEM VERİLDİ”
Türkiye’nin tüm Dünya’yı yakından ilgilendiren bu konu üzerinde, çalışmalarını büyük bir gayret içinde yürüttüğünü ifade eden Eroğlu, “Esasen Türkiye’nin sera gazlarının azaltılması hususunda tarihi bakımdan mes’uliyeti çok çok küçüktür. 1750-2019 yılları arasına baktığımızda Dünya’daki toplam sera gazı emisyonlarının sadece yüzde 0,6’sının ülkemizden kaynaklandığı görülmektedir. ABD’de bu oran yüzde 24,8,AB-27’de yüzde 17,4, Çin’de yüzde 13,3, Rusya’da yüzde 6,9, İngiltere’de yüzde 4,7, Japonya’da yüzde 3,9 oranındadır. Ülkemizin küresel ölçekte mes’uliyeti çok az olsa da biz bu alanda her türlü tedbiri alıyor ve almaya devam edeceğiz. Hükümetimiz 22 yıldır çevre konularında muazzam reform ve yatırımları hayata geçirmiştir. AK Parti Hükümetleri olarak “En Çevreci Hükümet” olduğumuzu gönül rahatlığı ile söyleyebilirim. Türkiye özellikle iklim değişikliği ile mücadele ve adaptasyon yani uyum çalışmalarına büyük ehemmiyet vermiştir. Özellikle; Ormancılık ve arazi kullanımı, su kaynaklarının verimli kullanımı, yenilenebilir enerji, ulaştırma, atık bertarafı, ziraat, konularında büyük hamleler gerçekleştirmiştir.” diye konuştu.
“TÜRKİYE ORMAN VARLIĞINI ARTIRAN NADİR ÜLKELERDEN”
Türkiye’nin orman varlığını arttıran nadir ülkelerden biri olduğunu dile getiren Eroğlu, “Ormanlar, sera gazlarının absorbe edecek en önemli yutak alanlardır. Dolayısıyla iklim değişikliği ile mücadelede en önemli faktör ormanlardır. Ülkemizdeki ormanlar takriben 2 milyar ton karbon depolanmaktadır. Bu miktar 7 milyar ton CO2 eşdeğeridir. Türkiye, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile başlatmış olduğu Ağaçlandırma Seferberliği ile son 22 yılda ormancılık alanında muazzam çalışmalar gerçekleştirmiştir. Dünya’da orman varlığı azalırken ülkemiz orman alanlarını arttıran nadir ülkelerden biri olmuştur. Son 22 yılda muazzam ağaçlandırma çalışmaları yaparak 5,5 milyar fidanı toprakla buluşturduk. 2003 yılında 20,8 milyon hektar olan orman alanımızı, 2,1 milyon hektar arttırarak 22,9 milyon hektara yükselttik. Orman alanında yaptığımız bu çalışmalar, Birleşmiş Milletlerin de dikkatini çekmiştir. Her yıl düzenli olarak New York’ta gerçekleştirilen Dünya Ormancılık Zirvesinin Onuncusu 8-19 Nisan 2013 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirilmiştir. Erozyonla mücadelede gerçekleştirdiğimiz çalışmalar neticesinde, erozyonla kaybedilen toprak miktarını 500 milyon tondan 154 milyon tona düşürdük. Bu alanda da yaptığımız çalışmalar Birleşmiş Milletlerin takdirini kazanmıştır. Birleşmiş Milletler Çölleşme ile Mücadele 12.Taraflar Konferansı, 2015 yılında Ankara’da başarıyla gerçekleştirilmiştir. Ülkemiz 2 yıl boyunca COP12’nin başkanlığını yürütmüştür.” şeklinde konuştu.
“HERKESİ SORUMLU DAVRANMAYA DAVET EDİYORUM”
“Sulak alanlarımızı tescil ederek koruduk. 8,1 milyon dekar alanda 67 sulak alanımızı gözümüz gibi koruduk.” diyen Eroğlu, “Su kaynaklarını verimli kullanıyoruz. İklim değişikliğinin en önemli etkilerinden biri de su kaynakları üzerinde olmaktadır. Ülkemiz özellikle son 22 yılda su kaynaklarımızın tek bir damlasını dahi israf etmeden sürdürülebilirlik ilkesi çerçevesinde değerlendirmektedir. Son 22 yılda 9 bin 695 adet tesisi DSI ve Bakanlıklar döneminde, 600 tesis de İSKİ döneminde olmak üzere 10.295 su ile alakalı tesisi aziz milletimizin hizmetine sunduk. Hizmete aldığımız tesislerin 716’sı baraj, 624’ü hidroelektrik enerji santralidir. Özellikle hazırladığımız ve uygulamaya koyduğumuz İçmesuyu Eylem Planları ile 81 ilimizin içme ve kullanma suyu mes’elesini kökünden çözdük. İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Gaziantep, Konya, Kars, Mardin gibi bütün şehirlerimizin uzun vadeli içme suyu ihtiyacını karşıladık. Gıda üretim ve güvenliğinin daha da ehemmiyet kazandığı son yıllarda sulama projelerimizi arttırdık. Ekonomik olarak sulanabilir 8,5 milyon hektar arazimizin 6,85 milyon hektarını sulamaya açtık. İklim değişikliğinin etkilerinin öngörülmesi ve bu etkilerin olabildiğince önlenebilmesi için uygun politikaların ve kanuni mevzuatın oluşturulması son derece önemlidir. Bu kapsamda söz konusu yasal mevzuatın ve politikaların oluşturulması için ilgili paydaşların yasama çatısı altında görüşlerini ifade etmesi sağlanarak ülkemizin iklim değişikliği ile mücadelesinde en uygun politikaların oluşturulmasına katkı sağlanmış olacaktır. 5 Haziran Dünya Çevre Gününü ve içinde bulunduğumuz Türkiye Çevre Haftası’nı tekrar gönülden kutluyor, daha yaşanabilir bir Dünya’yı gelecek nesillere bırakmak için herkesi sorumlu davranmaya davet ediyorum.” dedi.
Bakmadan Geçme





