“Yarasız çıkmak imkansız” – Kocatepe Gazetesi
Yeni eğitim sisteminden yarasız çıkmanın imkansız göründüğünü bildiren Kamu-Sen İl Temsilcisi Erol Özsoy, bir şeylerin değil, pek çok şeyin devrildiğini yeni sistemin adına devrim mi, devirmek mi denilmesi takdirin kamuoyuna kaldığını açıkladı Kamu-Sen İl Temsilcisi Erol Özsoy, AK Parti iktidarının, aklı başında pek çok kişinin karşı duruşuna rağmen, 4+4+4 sistemini ısrarla hayata geçirdiğini, kimilerine göre [&hellip]
Yeni eğitim sisteminden yarasız çıkmanın imkansız göründüğünü bildiren Kamu-Sen İl Temsilcisi Erol Özsoy, bir şeylerin değil, pek çok şeyin devrildiğini yeni sistemin adına devrim mi, devirmek mi denilmesi takdirin kamuoyuna kaldığını açıkladı
Kamu-Sen İl Temsilcisi Erol Özsoy, AK Parti iktidarının, aklı başında pek çok kişinin karşı duruşuna rağmen, 4+4+4 sistemini ısrarla hayata geçirdiğini, kimilerine göre bu yeni sistemin büyük bir devrim, kimilerine göre ise devrim diyen “bu kimilerinin” neresinden iktidara bağlı olduğunu tahmin etmenin zor olmadığı düşüncelerini dile getirdi.
SAĞLIKLI İSLAM ALGISI OLUŞTURULMALI
“AKP, yeni yapmak adına yanlış bir çok uygulamaya imza attı. Maliyetini düşünmeden atılan bu adımların, insanları nasıl etkilediği, iktidar ve taşeronlarının pek umurunda değil, yeter ki yeni olsun, yeter ki eski değişsin, yeter ki AKP patentli olsun.” eleştirilerini sıralayan Kamu-Sen İl Temsilcisi Erol Özsoy; “Bu, yeni, ama bize göre köhne sistemin, imam hatiplerin açılmasını sağlamak, Kuran ve Peygamber Efendimizin hayatını seçmeli ders olarak okutmakla alakası yok. Çünki, bütün bunlar, 1997 öncesi sisteme, yani 5+3 sistemine dönülerek de yapılabilirdi. 28 Şubat’la hesaplaşma derdinde de olduklarını düşünmüyorum, kesintisiz eğitimi, 5+3 şeklinde kesintili hale dönüştürerek de 28 Şubat’la hesaplaşılabilirdi. Biz, Türk Eğitim Sen olarak, sağlıklı bir islam algısını oluşturmanın, gerçek islam anlayışının genç nesilllere öğretilmesinin din istismarını önleyecek en önemli adım olduğunu defalarca söyledik. Bunun en önemli adımının, din eğitiminin devlet kontrolunda legal olarak yapılması olduğunu söylemeye gerek yok. Buna karşı çıkanların, hangi görüşten olursa olsun, ülkemizin 1997 yılından bu yana hem siyaset hem toplumsal dinamiklerin kimlerin kontrolünde olduğunu iyi değerlendirmesi gerekir.” dedi.
“BİR NESİL KOBAY GİBİ KULLANILACAK
Eskiyi tamamen devre dışı bırakarak, yerine bir yeni getirilerek, bir anlamda yeni sistemin devrim olduğunun kabul edilebileceğini vurgulayan Erol Özsoy; “Ancak, devrim kavramının, olumlu bir takım değişiklikler getirmesinin yanında, bir de acıtan tarafı vardır. Devrim denilen bu yeni sistem olumlu getirilerinden daha çok, acıtan tarafı daha ağır basan bir devrim olmuştur. Yani, olsa olsa, AKP Cumhuriyetine uygun, bir AKP devriminden bahsedilebilir. Sadece rakamlardan oluşan bir devrim, içi boş, göç yolda düzülür mantığı ile oluşturulan ve ülkemizin eğitimini bir belirsizliğin içine sürükleyen bir devrim. Bu yeni sistemi ihdas edenler, bir nesli kobay gibi kullanmakta hiçbir beis görmemiş, hangi sancılara sebep olunabileceği hiç önemsenmemiştir.
Bu yeni, devrim denilen sistemin yarattığı acılar da, elbette geçecektir. Ancak, kaç öğretmenin mutsuzluğuna, kaç öğrencinin sıkıntı yaşamasına sebep olacaktır, devrimcilerin hiç umurumda değildir.” ifadelerini kullandı.
66 AY VE SONRASI
ZORUNLU KILINDI
Sadece sınıf öğretmenlerinin değil, ilköğretim okullarının ilkokul, ortaokul diye ayrılmasından dolayı bir çok ilde binlerce branş öğretmeninin okullarının değiştirilmek zorunda kalınacağını savunan Özsoy; “Bazı iller ise, okulları bölmeye bile cesaret edememiş, problemi bir sonraki yıla ötelemiştir. Ancak, bundan kaçış yoktur. İlkokul birinci sınıfa kaç öğrencinin başlayacağı belli değildir. Bu sebeple, şuan bir planlama da yapılamamaktadır. Çıkarılan kanun 60 aylık öğrencilerin okula başlamasını isterken, MEB başına gelecek sıkıntıyı görerek, 60-66 aylı dönemi velilerin isteğine bırakmış, 66 ve sonrasını zorunlu kılmıştır. Burda da sıkıntı yaşayacağını düşünen MEB, doktor raporu alanların bu yıl muaf tutulacağını açıklamıştır. Milli Eğitim Bakanlığının ipin ucunu gevşetmeye çalışması dahi kanunun ne kadar sakat çıkarıldığını açıklamaya yeter de artar bile. Hülasa, taş atılmıştır, bu yeni sistemden yarasız çıkmak imkansız görünmektedir. Bir şeylerin değil, pek çok şeyin devrildiği açıktır. Adına devrim mi, devirmek mi dersiniz, size kalmış.” dedi. (Kocatepe)
Bakmadan Geçme





