'Avantajlı Kesime İlave Zam Abesle İştigaldir'
Memur-Sen Afyonkarahisar İl Temsilcisi Ali Keskin, asgari ücretliye ve emekliye minimal zamların konuşulduğu bir ortamda, yüzdelik zamla zaten avantajlı olan bir kesime ilave zammı konuşmanın abesle iştigal olduğunu söyledi.
Büro-Sen Afyonkarahisar Şube Başkanı, Memur-Sen Afyonkarahisar İl Temsilcisi Ali Keskin, ek ödeme adaletsizliğini gidermek için mücadeleye devam edeceklerini açıkladı.
“HAK VE ÖDENEKLER EŞİTLİĞİ BOZMAMALI, AYRIMCI OLMAMALI”
Memur-Sen Afyonkarahisar İl Temsilcisi Ali Keskin, güçlüyü önceleyen mağduru öteleyen hiçbir düzenlemenin vicdanlarda yer bulamayacağını vurguladı. Keskin, “2026 Yılı Bütçe Kanunu görüşmelerinin Plan ve Bütçe Komisyonu sürecinde, iyi niyetle yapıldığından şüphe duymadığımız, ancak sonuçları itibarıyla bu niyeti gölgeleyecek, ayrışmalara ve farklılıklara sebep olacak bir düzenleme, bütün partilerin ortak imzasıyla kabul edilmiştir. Söz konusu düzenleme, üst kariyer meslek gruplarının yanı sıra Hazine ve Maliye Bakanlığı üst merkezi yönetimine verilen ek ödemelerde artış yapılmasını öngörmektedir. Herhangi bir meslek grubuna verilen her türlü mali ve özlük hakkının verilmesine kesinlikle karşı değiliz. Verilen bu hak ve ödeneklerin hakkaniyeti ve eşitliği bozmaması, ayrımcılığa sebep olmaması, kamudaki çalışma barışını zedelememesi gerekmektedir. Kamudaki unvanlar arasında ayrımcılık yapmak, bir gruba ‘iyisiniz’ bir gruba ‘iyi değilsiniz’ ya da ‘hak ettiniz’ veya ‘hak etmediniz’ demek devlet adabıyla bağdaşmamaktadır. Bu sebeple yapılması gereken söz konusu düzenlemenin merkez ve taşra ayrımının giderilmesinin yanı sıra üst kariyer meslek gruplarıyla sınırlı kalmayıp bütün kamu görevlilerini kapsayacak şekilde genişletilmesidir.” ifadelerine yer verdi.
“YÖNETİCİLERLE ÇALIŞANLAR ARASINDAKİ MAKAS AÇILMAMALI”
“Kamu görevlileri yüksek enflasyon, alım gücünün zayıflaması, özellikle büyükşehirlerdeki yüksek kira miktarları kamu görevlilerinin hayatını zorlaştırmaktadır.” diyen Keskin, “Geçim mücadelesi verirken zor şartlarda işini yapan memurlara yönelik motivasyon artırıcı uygulamalar hayata geçirilmesi gerekirken, merkez, taşra ayrımına tabi tutmanın, meslek grupları ve kurumlarına göre ayrıştırmanın, yöneticilerle çalışanlar arasındaki makası iyice açmanın kimseye faydası yoktur. Asgari ücretliye ve emekliye minimal zamların konuşulduğu bir ortamda, yüzdelik zamla zaten avantajlı olan bir kesime ilave zammı konuşmak abesle iştigaldir. Fırındaki ekmeğin, marketteki peynirin, zeytinin, elektriğin, doğalgazın fiyatı herkes için aynı olduğu ortamda dar gelirlileri de kapsayan, sosyal adalet anlayışını zedelemeyen bir düzenleme bekliyoruz. Toplu sözleşme sürecinde, kamu görevlilerinin hayatını kolaylaştıracak, onlara bir nebze nefes aldıracak düzenleme taleplerimiz görmezden gelinmiş, hakem kurulu da bu taleplere kulaklarını kapatmıştır. Bütçe görüşmeleri başlamadan önce, TBMM önünde yaptığımız eylem ve basın açıklamamızda memurların sorununu çözecek bir mali düzenleme ve kangren olmuş 3600 Ek Gösterge, Yardımcı Hizmetler Sınıfı gibi konuların çözülmesi talebimizi dile getirmiştik. Kamu görevlilerinin taleplerinin karşılanacağı bir düzenleme yapılması gerekirken, onları hayal kırıklığına uğratan, hem unvanlar hem de merkez/taşra ve kurumlar arası ayrımcılık yapan düzenleme hayal kırıklığına sebep olmuştur.” dedi.
“İŞ BARIŞINI BOZAN UYGULAMALARDAN VAZGEÇİLMELİ”
Memur-Sen Afyonkarahisar İl Temsilcisi Ali Keskin, sözlerini şöyle tamamladı: “Büro Memur-Sen olarak yapılan artışlara bir itirazımız yoktur. İtirazımız; artışların meslek grupları arasında ayrımcılık yapılmasına, merkez, taşra ayrımının yapılmasına ve kurumlar arası farklılıkların oluşmasınadır. Bir bakanlık ya da meslek grubuna yönelik ayrımcılık; çalışma barışını bozacağı gibi çalışanların devlete olan güvenini zedeleyecek bir davranıştır. Büro Memur-Sen olarak diyoruz ki; Bu devlet için, bu millet için emek veren, ter döken her kamu görevlisi değerlidir, önemlidir, önceliklidir. Birbirleri arasında ayrımcılık yapılamaz. Emeğin ve alın terinin saygınlığı kurumlara ve unvanlara göre değerlendirilemez. Bu sebeple diyoruz ki; söz konusu teklif TBMM Genel Kurul sürecinde bütün bakanlık ve kamu kurumlarında çalışan kamu görevlilerini kapsayacak şekilde düzenlenmelidir. İş barışını bozan, sosyal adalet ilkesinden uzak uygulamalardan vazgeçilmelidir.”