Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Bu teklif bu bütçeyi kurtarmaz”

“Bu teklif bu bütçeyi kurtarmaz”

Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Mehmet Demir, çeşitli iş kollarındaki sendika başkanlarıyla birlikte Kent Meydanında yaptığı basın açıklamasında toplu sözleşme görüşmelerini değerlendirdi.
“MEMURUN ALIM GÜCÜ DÜŞÜK”
Mehmet Demir, 20 milyon vatandaşı doğrudan ilgilendiren, nüfusun dörtte birinin 2 yıllık geleceğini şekillendirecek toplu sözleşme görüşmelerinin büyük bir hayal kırıklığına doğru gittiğini söyledi. Demir, “Geçtiğimiz yıl gerçekleşen resmi enflasyon yüzde 20,3 oldu. Dört kişilik ailenin vazgeçemeyeceği, zorunlu harcama tutarı bin 32 lira artarken memur maaşlarına koca bir yıl için toplam 441 lira zam yapıldı. TÜİK’in açıklamasına göre yalnızca kiraya son bir yıl içinde gelen zam 100 lira. Ailenin aylık gıda harcamasına gelen zam ortalama 197 liradır. Doğalgaza bir yıl içinde gelen zam yüzde 18,6. Elektriğe yüzde 34,8 zam yapılmış. Mutfak yangın yerine dönmüş, memurun, emeklinin bütçesi tarumar olmuş. Hem resmi rakamlar hem de yaptığımız hesaplar, memur ve emeklinin alım gücünün düştüğünü gösteriyor.” dedi.
“ENFLASYON ALTINDA
ZAM TEKLİFİ SEFALETE SÜRÜKLER”
2020 yılı için hükümetin enflasyon hedefinin yüzde 9,8 olduğunu belirten Demir, “2021 yılı için yüzde 6 ama memura ve emekliye reva görülen zam, 2020’nin tamamı için yüzde 6,6, 2021’in tamamı için yüzde 5,6’dır. Hedefler böyleyken şu anda yıllık enflasyon, yaz ayları olmasına rağmen yüzde 16,65’dir. Çarşının, pazarın durumu ortadayken sadece kira ve gıda son bir yılda 297 lira zamlanmışken, bize teklif edilen yüzde 3,5; önümüzdeki yılın ilk 6 ayında ortalama maaşa 140, en düşük maaşa 105 lira artış demektir. Hükümet, enflasyon hedefinin bile altında zam teklif ederek resmen bizleri sefalete sürüklüyor. Yetkili konfederasyon, kamu görevlilerinin ve emeklilerinin eriyen maaşları hususunda, hiçbir şey yapmaya cesaret bulamasa da, dayanışma aidatı talebini toplu sözleşmenin odağına oturtarak yalnızca kendi kasalarını doldurma peşinde koştuklarını da bir anlamda itiraf etmektedirler.” diye konuştu.
“HAKLI GEREKÇELER RESMİ
VERİLERLE DESTEKLENİYOR”
Yetkili konfederasyonun görüşmelerin en başından itibaren artan enflasyonu, düşen alım gücünü, eriyen maaşları bir kenara bırakıp masaya tek başına oturmayı talep ettiğini belirten Demir, “Yetkili konfederasyon bu tavrı ile pazarlıkları sulandırma gayretine düşmüşlerdir. Biz buçuklu toplu sözleşmeleri çok gördük, memurun masada yarım puana nasıl terk edildiğine hep beraber şahit olduk. Birilerini bilmeyiz ama bu teklif bu bütçeyi kurtarmaz; yüzde 3,5 bize uymaz. Türkiye Kamu-Sen olarak, bütün taleplerimizin haklı gerekçelerini açıklıyor, resmi verilerle destekliyoruz. Hükümet tarafından da verilen yüzde 3,5 zammın gerekçesini bekliyoruz. Hedefiniz nedir, amacınız nedir? Enflasyon hedefinin yüzde 9,8 olduğu yerde memura yüzde 3,5+3 zam teklif etmenizdeki gerekçeniz nedir? Biz, toplu sözleşmenin başından beri hep ‘Hedef enflasyona endeksli maaş zammından vazgeçin’ dedik. Ama bu konuda bile bizi yanlış anladılar.” şeklinde konuştu.
“KAMU-SEN MÜZAKEREYE
GEÇİLMESİNDE ISRAR ETTİ”
Kamu-Sen olarak enflasyonun üzerinde zam yapılıp, refah artışı sağlanmasını talep ettiklerini dile getiren Demir, “Onlar, enflasyon hedefinin de altında teklif ettiler. Biz refah istedik; onlar sefalet önerdi. Biz, ekonomik kurtuluş istedik; onlar, ‘Esarete devam’ dedi. Bir kere daha ilan ediyorum: Toplu sözleşme görüşmeleri normal seyrinde ilerlemiyor. Pazarlıkların başından beri ısrarla bir müzakere sürecine geçilmesi gerektiğini ifade ettik. Ne yetkili konfederasyon ne de işveren tarafı konuları müzakere etmeye yanaşmıyor. Sözleşmelilere kadro, vergi dilimleri, 3600 ek gösterge, yardımcı hizmetliler, bütün ek ödemelerin emekliliğe sayılması, memurlara da bayram ikramiyesi verilmesi, liyakati yerle bir eden, adaletsizliğin kaynağı mülakatın kaldırılması gibi bütçeye getireceği ekonomik yükü sınırlı olan ya da hiçbir mali yük teşkil etmeyen konular masadan kaçırılıyor.” ifadelerini kullandı.
“MEMUR PAKETİ HAZIRLAMA ÖNERİSİ”
Maliyeti dahi olmayan konularda yıllardır çözüm bekleyen milyonlarca memur ve emeklinin beklentilerini boşa çıkarmanın vicdani olmayacağını savunan Demir şöyle konuştu:
“Neden yetkili konfederasyon hiç olmazsa bu konularla ilgili müzakereden imtina etmektedir? Süreç henüz sonlanmamışken, bir şansımız daha varken bu konularda adım atılması yönündeki ısrarımızı bir kere daha yineliyoruz. Gelin bir memur paketi hazırlayalım ve bu saydığım konuları 1 Ekim’de TBMM gündemine getirerek memurların yaralarını saralım. Bizim üretimden gelen gücümüz var. Bizim birlikteliğimizden gelen gücümüz var. Kamu görevlileri ve emeklilerle adeta alay edenlere verilecek güçlü bir cevabımız elbette vardır.”
“BÜTÇE ONLARIN MEYDANLAR BİZLERİN”
Milyonlarca dar ve sabit gelirliyi enflasyona ezdirecek bir yaklaşımı kabul etmeyerek, söz konusu toplu sözleşme teklifini yok saydıklarını kaydeden Demir şunları söyledi:
“Kamu işveren tarafından tez zamanda mali ve diğer taleplerimizi içeren yeni bir teklif paketi sunmasını istiyoruz. ‘Eylem kültürümüz var’ diyenleri de bu kültürlerini bir kere olsun memur ve emekliler için hayata geçirmeye davet ediyor, alanlara bekliyoruz. 420 bin üyemizle, haklarımız için yapılacak her türlü mücadeleye yasal sınırlar içinde olmak kaydıyla desteğe hazır olduğumuzu buradan bir kere daha ilan ediyoruz. Bizim mangal gibi yüreğimiz, çelik gibi bileğimiz, hiç kimseye teslim etmediğimiz hür irademiz var. Bütçe onların, meydanlar bizimdir.”
>> Burcu AYDIN’ın Haberi