“Filistinli çocuklar özgür olana dek durmayacağız”

“Öğrenci ve Öğretmenler Gazzeli Çocuklar İçin Toplanıyor” adlı etkinlik bugün Zafer Meydanı’nda Eğitim Bir-Sen Afyon 1 Nolu Şube Yönetimi tarafından gerçekleştirildi. Etkinliğe; Öğrenciler, sendika üyeleri ve “Gazze’li Öğretmen” metnini okuyan AKÜ Öğretim Görevlisi Hakan Bayırlı katıldı. Etkinlikte “Hamas’a selam direnişe devam. Zulme karşı direneceğiz” sloganları atılıp, tekbirler dile getirildi.

“HAMAS’A VE AZİZ FİLİSTİN HALKINA SELAM OLSUN”

Etkinlikte konuşan Eğitim Bir-Sen Afyon 1 Nolu Şube Başkanı Mustafa Arslan, sözlerine kendilerine direnmeyi, zaferi, terbiyeyi, şükrü, sabrı, cesareti, fazileti, sorumluluğu öğreten Hamas’a ve aziz Filistin halkına selam göndererek başladı. Başkan Arslan, “Onlar birer öğretmen, dünya ise birer öğrenci oldu. Gözlerini zulme kapamış, kalpleri kaskatı kesilen, merhametsiz, duygusuz insanlar, direnişin bu dersini anlamadı. 2 milyarlık ümmet içinde ise çoğumuz sınıfta kaldık.  75 yıldır hakları, toprakları, vatanları, canları, malları ellerinden alınan Filistinliler,  apertheid rejimi İsrail zulmü altında çok zor şartlarda yaşamlarını devam ettirmeye çalışıyor. Yapılan bütün anlaşmalara rağmen, uluslararası alanda alınan bütün kararlara rağmen Filistin’e, Kudüs’e, Mescid-i Aksa’ya ve Gazze’ye saldırmaya ve toprakları işgal etmeye devam ediyor. Filistin, her geçen gün siyonist İsrail’in saldırılarıyla karşı karşıya kalıyor. Tüm dünya İsrail katliamlarına gözünü yummuş durumdadır.” ifadelerine yer verdi.

“VİCDANI HÜR AKLI SELİM HERKES SESLENİŞİMİZE DESTEK VERECEK”

İsrail’in 7 Ekim 2023 tarihinden itibaren Gazze’deki okulların yüzde 75’ini yıkıp kullanılamaz hale getirdiğini dile getiren Başkan Arslan, “Üç yüze yakın öğretmeni, 8 bin çocuk öğrenciyi canice, acımadan katletti. Gazze’deki çocuklar da tüm dünyadaki çocuklar kadar yaşama hakkı ve eğitim alma hakkına sahiptir. Hiçbir çocuk eğitim hakkından mahrum edilemez. Biz inanıyoruz ki dünyanın birçok ülkesinde vicdanı hür, aklıselim herkes bu seslenişimize destek verecektir. Filistinli çocuklar özgür olana dek durmayacağız. Sesimizle, sözümüzle, eylemlerimizle onlara destek olacağız. Fakat diğer taraftan, çocuklar şiddet içerikli görüntüler izlemesin diye televizyonlara demeçler veren akademisyenler, öğretmenler, pedagoglar! Gazze’de bebekler ve çocuklar 70 yıldır şiddetin her türlüsünü, vahşeti, katliamı yaşarken neden susuyorsunuz? Söyleyecek bir şeyiniz yok mu? Sözünüz, kaleminiz, mürekkebiniz tükendi mi?” dedi.

“ÖĞRETMENLERİMİZ FİLİSTİN’DEKİ ZULMÜ GENÇ NESİLLERE AKTARMALI”

Başkan Arslan, sözlerine şöyle devam etti: “Bu vesile ile ülkemizin değerli öğretmenlerini ve akademisyenlerini Filistin’de yaşanan zulmü genç nesillerimize anlatmaları çağrısında bulunuyoruz. Filistin’i anlatmaktan çekinmemeliyiz, bıkmamalıyız, alışmamalıyız. Kendi hür, vicdanı hür, merhametli, duyarlı, yardımsever, hoşgörülü, dürüst ve cesur nesiller yetiştirmek biz öğretmenlerin elindedir. Bizler ve tüm dünya için bir okula dönüşen Gazze’den ve bu okulun şerefli öğretmenleri olan direnişçilerinden çocuklarımızı nasiplendirelim. Onlar bize esirlere nasıl muamele edileceğini, kendi çocukları katledilse bile masum çocuklara dokunmamayı, cihadın hakikatini, aç kalsa da çalmamayı, minicik bebeğinin naaşını elinde tutarken hamd etmeyi öğretiyor. Sözlerimi bitirirken tüm halkımızı Gazze duyarlılığının devamına, boykotu sürdürmeye ve zulmü anlatmaya davet ediyoruz. Mescidi Aksa ve Filistin özgür olana dek bu meydanlarda olacağımızı bir kez daha tüm dünyaya ilan ediyoruz. Zafer İslam’ındır. Zafer Allah’ındır. Zafer inananlarındır ve zafer yakındır.”

“GAZZE’DE 8 BİN ÖĞRENCİ 12 BİN ÇOCUK ŞEHİT EDİLDİ”

Başkan Arslan’ın, ardından Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Öğretim Görevlisi Hakan Bayırlı, “Gazzeli Öğretmen” başlıklı metni okudu. Bayırlı, şu ifadeleri kullandı: “Bismillahirrahmanirrahim. Ben Gazze İslam Üniversitesi Rektörü, Fizik Profesörü Sufyan Tayeh’im. Ben 73 yaşındaki Edebiyat Öğretmeni Şehda El Bahbahani’yim. Ben öğretmen Jawad Fareed Bawaqneh. Ben 36 yaşında İngilizce Öğretmeni Abdulrahim Ghanem’im. Ben Müzik Öğretmeni Elham Farah’ım. Ben Drama Öğretmeni Ahed Abu Hamza’yım. Ben şair, profesör, aktivist Rafet El-Arir’im. Hatta ölmeden önce son şiirimi şöyle yazmıştım: ‘Ölmek zorundaysam. Sen yaşamalısın, hikâyemi anlatmak için, Eşyalarımı sat, bir parça kumaş ve ip al. Uzun kuyruklu, bembeyaz bir uçurtma yap. Gazze’de bir yerde, bir çocuk, göğe bakarken, gözlerinde umutla, ateşler içinde kimseye, hatta kendine bile veda etmeden, ayrılan babasını beklerken, sana verdiğim uçurtmayı yukarıda süzülürken görsün.  Ve bir an için, bunun bir melek olduğunu, Sevgiyi geri getirdiğini düşünsün. Eğer ölmek zorundaysam umut getirsin, masal olsun.’ Ben Gazze’de hunharca katledilen 200’den fazla öğretmenim, akademisyenim. Bunlar da benim öğrencilerim: İyad, Sara, Cemal, Yusuf, İbrahim, Lamis, Aişe, Zekeriyya, Yasmin, Nidal ve Meryem. Yani Gazze’de şehit edilen 8000 öğrenci, 12 bin çocuk.”

“ÖĞRETMENLERİN EN HAYIRLISI HZ. MUHAMMED ZULME RAZI OLMAYI MI ÖĞRETTİ?”

Öğretim Görevlisi Hakan Bayırlı, sözlerini şöyle tamamladı: “Derslerimizi yapacağımız, oyunlar oynayacağımız, ahlakı, erdemi, bilimi, irfanı öğreneceğimiz okullarımız sığınaklarımız oldu. Geleceğin Ahmet Yasinlerini, Ebu Ubeydelerini, Muhammed Deyflerini, Abdullah Galip Bergusilerini yetiştireceğimiz okullar enkazımız oldu. Ve bizler, Gazzeli minik yüreklerin öğretmenleri, bizler, gözümüzden bile sakındığımız çocukları yetiştirmek için birer öğretmen olan Hasan El Benna’nın, Fethi Şikaki’nin yolunda gidiyorken toprağa düşürüldük. Biz biliyoruz, biz biliyoruz ki eğitim sadece tebeşirle olmaz, kanla da olur. Biz biliyoruz ki eğitim sadece sıra masayla olmaz gözyaşıyla da olur. Kanımız ve gözyaşımız oluk, oluk akarken hala vicdanlarınız kahrolmayacak mı, bağırmayacak mısınız? Harekete geçmeyecek misiniz? Soykırımcı katilleri durdurmayacak mısınız, boykot etmeyecek misiniz, ticareti kesmeyecek misiniz? Öğretmenlerin en hayırlısı Hz. Muhammed size susmayı mı, görmemeyi mi, zulme razı olmayı mı öğretti? Merak etmeyin biz derslerimizi, sizin görmeyeceğiz, sizin göremeyeceğiz, altından ırmaklar akan, bahçesinde sınırsız meyveler olan okullarda yapıyoruz. Hz. Hamza, Hz. Hüseyin ve tüm şehitler ise bizim öğretmenlerimiz.”