Olaylar basın önünde gelişince, herkes hiza-mesafe alıyor
Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, sansürün kaldırılışının yıldönümü nedeniyle basın mensuplarının katıldığı bir kahvaltı verdi. Kahvaltıda konuşan Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, özgür basının olumsuzlukları yazmasıyla, kamu görevlilerinin de kendilerine çeki-düzen verdiklerini söyledi. AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak ise basın özgürlüğünü önemsediklerini vurguladı Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, AKÜ [&hellip]
Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, sansürün kaldırılışının yıldönümü nedeniyle basın mensuplarının katıldığı bir kahvaltı verdi. Kahvaltıda konuşan Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, özgür basının olumsuzlukları yazmasıyla, kamu görevlilerinin de kendilerine çeki-düzen verdiklerini söyledi. AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak ise basın özgürlüğünü önemsediklerini vurguladı
Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, AKÜ Sosyal Tesisleri’nde verdiği kahvaltıda, basın mensuplarıyla bir araya geldi. Kahvaltıya katılan Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, altı çizilmesi gereken mesajlar verdi. Balkanlıoğlu, “Basın bizler için, kamu görevlileri için son derece önemli fonksiyon ifa etmektedir. Kamuoyunda her gün gördüğümüz ve bizleri de rencide eden birçok hadise-ler vuku buluyor. Bunların bir bölümü de yetkilerini ihmal etmesinden veya kasten bu tür davranışlar içinde bulunmasından kaynaklanıyor. Eğer basın önünde her şey şeffaf olmazsa birçok şey gizli kalacak. Vatandaşların kendi aralarında oluşturduğu birtakım olumsuz tavır ve davranışlar veya tutumlar, devam edecek. Ancak şeffaf ve açık bir basın, hiçbir şeyden korkmadan, endişe etmeden, çevresinde gördüğü olumsuzlukları yazıp kamuoyuyla paylaşırsa, herkes ister istemez bir hiza-mesafe almak zorunda kalıyor. Basın bu anlamda çok önemli görevler ifa edi-yor” dedi.
Basın özgürlüğü vurgusu
Devlette hükümete yön vermek isteyen oluşumların, basın-yayın kuruluşlarının yaptığı haberler neticesinde eski güçlerinde olmadıklarına dikkat çeken Vali Balkanlıoğlu, “Basın aracılığıyla yayınlandığı için birçok şey gizlenemediğinden devlet adına vatandaşa zulmeden çeşitli oluşumlar, çeteler, devlet adına güç kullanan insanlar cezaevinde olmayacaklardı. Hükümete ortak olmaya devam edeceklerdi. Türkiye ekonomisiyle, basınıyla belli bir standardı yakalama sürecine girdi, hızla yol alıyor. Basında sansür kalktı. Sansürde, gazeteler hazırlanacak. Devletin belli kademeleri onları okuyacak. Suya-sabuna dokunmayacak. Bakılıyor, bir eleştiri var, o eleştiri çıkarılıyor. Şimdi bu kalktı. Ama herkesin özgürlüğü, bir başka kişinin özgürlüğü ile sınırlı. Hakaret edebiliriz, kişiyi zor durumda bırakabiliriz, bu sayede bir güç oluşturarak bir çıkar sağlayabiliriz düşünceleri, günümüzde tahammül edilemeyecek şeyler” diye konuştu.
Doğru haberler yapılmalı
“Türkiye’de basın özgürlüğü yok” görüşünün savunulduğunu, ancak kendisinin bu görüşe katılmadığını belirten Balkanlıoğlu, “Gazetecinin biri mesela hırsızlık yaparken yakalanıyor. Ya da adam öldürüyor. Ama gazetecilikle geçiniyor. Tabii ki bu tutuklanıyor, hapse geliyor. Deniyor ki Türkiye’de demokrasi eksik, şu kadar gazeteci hapiste. O, gazetecilik yaptığı için değil, farklı oluşumlar içinde bulunduğu için bu tür şeylerle karşı karşıya kalmış
Gazetelerimizin de doğru haber yapması, kişilere hakaret etmemesi, iftira atmaması, kamuoyunu yanlış yönlendirmemesi gerekir” ifadelerini kullandı.
Hiçbir haber boşa gitmiyor
Afyonkarahi-sar’da gelişen otobüs-minibüs arasındaki anlaşmazlığın yerel ve ulusal basına yansımaması durumunda her şeyin devam edeceğini hatırlatan Balkanlıoğlu, “Basın çok önemli bir güç. Mesela minibüsçülerle ilgili son günlerde haberler çıkmasaydı, belki her şey iyi gidiyor diye müdahale etmeyecektik. Basında çıktı, biz de inceledik, baktık. Gerekli önlemleri aldık, inşallah bundan sonra olmayacak. Yerel basında çıkan her şey, vilayet basın bürosunda takip ediliyor. Olumsuz bir şey varsa, bize getiriyorlar. Biz de üst yazı yazarak ilgili kurumlara bu olumsuzluğu bildiriyoruz. Sonucunu da takip ediyoruz. Sayın Rektörümüze de bizleri basınla buluşturduğu için çok teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.
“Eşit mesafedeyiz, tarafsızız”
Basın mensuplarına verilen kahvaltılı toplantının ev sahipliğini yapan Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak ise üniversite olarak basın özgürlüğünü önemsediklerinin altını çizdi. Solak, “Basın özgürlüğü gelişmiş bir hayat ve kültür seviyesi, çağdaş bir demokrasi medeniyetinin kurulması, korunması ve varlığının devamı için büyük önem arz etmektedir. Basınımızın, toplumdaki çok sesliliğin ve düşünce özgürlüğünün gelişmesinde ve korunmasında da çok önemli görevler ifa ettiği kamuoyunca bilinmektedir. Afyon Kocatepe Üniversitesi yönetimi olarak bizler basın özgürlüğüne büyük önem vermekteyiz. İlimizde faaliyet gösteren tüm basın kuruluşlarına eşit mesafedeyiz ve tarafsızız. Bu bağlamda bilimsel, kültürel, sanatsal ve sportif etkinliklerimizde üniversitemizin kapıları her zaman basınımıza sonuna kadar açık olup, basın bültenlerimiz aracılığıyla da faaliyetlerimizi ve çalışmalarımızı sizlere iletme gayretindeyiz. İlimizde görev yapan siz basın yayın kuruluşlarımızın, kamu yararını ilgilendiren konularda halkımızı doğru bilgilendirmede, kamuoyu oluşturmada, alınan tedbirlerin, getirilen yeniliklerin kamuoyuna yansıtılmasında gösterdiği duyarlılık ile önemli bir kamu hizmetini yerine getiren, bu uğurda gece ve gündüzünü halkımızın doğru haber almasına adayan tüm basın mensuplarımızın gayret ve çabaları takdire şayandır” dedi.
En güçlü iletişim araçlarından birisi
Basın-yayın kuruluşlarının demokrasinin gerekleri olduğuna dikkat çeken Solak, şöyle devam etti:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş ve demokratik bir dünya devleti olma iddiasının temel öğelerinden biri de bağımsız ve güçlü bir basındır. 24 Temmuz 1908 tarihinde Türk basını üzerindeki sansürün kaldırılmasıyla, Türk toplumunun gelişmesi, çağdaşlaşması ve ilerlemesinde önemli mesafeler alınarak, demokratik ve çoğulcu yapının gelişmesine büyük katkı sağlanmıştır. Çağdaş demokrasilerde iletişimin en güçlü araçlarından biri basındır. Basın toplumun yapılanmasında ve gelişmesinde büyük rol oynamaktadır. Öte yandan çağdaş, çoğulcu demokrasilerin gelişmesinde basının ne kadar önemli bir yer tuttuğunu dünya örneklerinde de görmekteyiz. Bu nedenle ülkemizde sansürün kaldırılması, demokrasi kültürünün yerleşmesinde ve devamında çok önemli yer tutmaktadır.”
Dün sansür vardı, bugün de var
Kahvaltıda protokol konuşmalarından sonra Kocatepe Gazetesi kurucularından İbrahim Küçükkürt ile Türkeli Gazetesi sahibi Hacı Hakkı Özsoy da birer konuşma yaptı. Merhum Şükrü Küçükkurt ile birlikte Kocatepe Gazetesi kuran İbrahim Küçükkurt, basında sansürün görünürde kalktığını, ancak aslında devam ettiğini söyledi. Böyle bir etkinlik düzenlediği için Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak’a teşekkür eden Küçükkurt, “Düne kadar sansür vardı. Şu anda yine sansür var. Sansürü kendi içimizde yapıyoruz. Devlet, Valilik Özel Kalemi veya Basın Müdürlüğü yapmıyor. Basın-Yayın Genel Müdürlüğü yapmıyor. Basın İlan Kurumu yapmıyor. Biz kendi içimizde, işimizin icabı yapıyoruz. Aman suya-sabuna dokunmayalım, iktidara muhalefete bir şey demeyelim, ilanımız kesilir diyoruz. Zannetmeyin ki sansür yok. Şunu yazalım mı yazmayalım mı, suya-sabuna dokunuyor mu dokunmuyor mu? Vali Bey hakkında yazı yazılacak, acaba Vali Bey ile ilgili bizim işimiz var mı yok mu? Bu Afyon’da da devam ediyor, Anadolu’nun her yerinde devam edi-yor. İlan verilmezse gazete çıkmaz. Abone olunmazsa gazete çıkmaz. Televizyon izlenmezse televizyon çalışmaz. Kalkın da yazın herhangi bir firma için, şunu yaptı, bunu yaptı. Sansür, basın mensupları tarafından devam ettiriliyor” şeklinde konuştu.
Basın demek ahlak ve dürüstlük demek
Türkeli Gazetesi sahibi Hacı Hakkı Özsoy ise özgürlük açısından basın-yayın kuruluşlarının sıkıntı çekmediklerini belirtti. Özsoy, “Son yıllarda olumlu gelişmeler olduğunu belirtmek isterim. Bilhassa hukukun üstünlüğü ve demokrasi konusunda gelişmeler yaşandı. Bunlar basın ve sansür ile ilgili konular. Eğer gazeteciler, normal görevlerini yaparlarsa zannederim yeterli miktar özgürlük var. Basın demek ahlak demek, dürüstlük demek, vatanı milleti sevmek demek” ifadelerini kullandı. (Kocatepe)
Bakmadan Geçme





