Pandemiye Bir de Bu Gözle Bakın! İletişim Uzmanından Çarpıcı Tespitler
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Prof. Dr. Turan Akkoyun, COVID-19 salgını sürecini akademik bir bakış açısıyla ele alarak kitle iletişim araçları üzerinden değerlendirdiği bir kitap kaleme aldı.
ADÜ İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Prof. Dr. Turan Akkoyun, dünya genelinde etkisini uzun süre sürdüren COVID-19 salgınının, bireyler ve toplumlar üzerinde bıraktığı derin izleri ve bu sürecin medya aracılığıyla nasıl aktarıldığını iletişim bilimleri perspektifiyle ele aldı.
Salgının, insanlık tarihindeki kırılma noktalarından biri olduğunu vurgulayan Akkoyun, olayların etkisinin kısa süreli şaşkınlıkların ötesine geçerek toplumların yönünü değiştirebildiğine dikkat çekti.
12 Mart 2020 tarihinde ADÜ’de profesörlük görevine başlamasından bir gün önce Türkiye’de ilk COVID-19 vakasının tespit edildiğini hatırlatan Akkoyun, yaşanan gelişmelerin eğitimden sosyal yaşama kadar birçok alanı etkilediğini belirtti. Akkoyun, salgınla birlikte toplumda oluşan belirsizlik ortamında iletişim araçlarının hem bilgi kaynağı hem de yönlendirici rol üstlendiğini ifade etti.
Göreve fiilen başlamadan önce Afyonkarahisar’da düzenlenen “100. Yılında İlk Kadın Mitinginden Dünya Kadınlar Gününe Türk Kadını Çalıştayı”na başkanlık ettiğini ve burada gelen bir teklifin kendisini bu çalışmaya yönlendirdiğini aktaran Akkoyun, “Salgın sürecinde yaşananları kaleme almak, geleceğe aktarmak ve iletişim bilimleri anlayışıyla yorumlamak için yola çıktım. Ancak bu sürecin bu kadar uzun süreceğini tahmin etmemiştim.” dedi.
Kitapta televizyon kanalları, online haber portalları, basılı yayınlar ve dijital medya araçlarının kaynak olarak kullanıldığını dile getiren Akkoyun, bilgilerin farklı medya organlarıyla karşılaştırmalı olarak değerlendirildiğini söyledi. Akademik çerçevede yapılan çalışmanın sinema ile ilişkilendirilmesine de özen gösterildiğini ifade eden Akkoyun, çalışmasında sektöre ve bilim dünyasına önerilerde bulunduğunu belirtti.
Salgının uzamasıyla birlikte kitapta zamana bağlı olarak gelişen yeni olayların da ele alındığını vurgulayan Akkoyun, her bölümde iletişim bilimlerinin farklı konulara nasıl yaklaştığının örneklerle ortaya konduğunu söyledi.