Evet demek tam bağımsız Türkiye demek

Afyonkarahisar Belediyesi ve Halk Eğitim Merkezi işbirliği ile “15 Temmuz Demokrasi Zaferi” konulu konferans düzenlendi. AK Parti İstanbul Milletvekili ve Küreselden Yerele Platformu Başkanı Metin Külünk’ün konuşmacı olarak katıldığı program önceki gün akşam Rehberlik Araştırma Merkezi Salonu’nda gerçekleştirildi.
DARBE DEMOKRASİ
 ZAFERİNE DÖNÜŞTÜ
Konferans öncesi konuşan Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk’le biraraya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Çoban; “Ünü ülkemiz sınırlarının dışına taşmış, tüm dünyada tanınan İstanbul Milletvekilimiz Metin Külünk ağabeyimizi davet ettik, kırmadılar. Bu teklif bana ait değil bunu özellikle belirtmem gerekiyor. Değerli Afyonkarahisar İl Halk Eğitim Merkezi Müdürümüz Murat Diktaş Bey sağ olsun bize bu teklifi getirdi, hiç düşünmeden beraberce bu organizasyonu yapmayı kabul ettik. 15 Temmuz hain darbe girişiminin ülkemizin belki de yüz yıllar boyu başına gelmiş en büyük felaketlerden bir tanesidir. Başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere ülkemiz insanı hain darbe girişimini demokrasi zaferine dönüştürdü” dedi.
“ŞAKA OLMASA DAYAĞI YİYECEKTİM”
Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk’le aralarında geçen bir diyalogdan da söz etti. Milli Türk Talebe Birliği ve Akıncılar geçmişi olanların Külünk ismine yabancı olmadığını belirten Çoban; “Bizler çocukken hep Külünk soyadlı büyüklerimizi bu dava da hayır anıp, isimlerini de sıkça duyardık. Yine o zamanda İstanbul’daki tüm faaliyetleri tüm Türkiye’ye örnek gösterilir ve kendileri de örnek alınırlardı. İnşallah Metin ağabeyimiz de bu güzel hizmetleri her daim devam ettirecek. Konuşmamı onunla ilgili bir hatıramı aktararak tamamlamak istiyorum. 30 Mart 2014 tarihindeki son seçimimiz de FETÖ örgütü mensupları özellikle bizim seçilmememiz için nasıl büyük gayrete girdiklerini kendisi çok iyi biliyor. Seçimlerden kısa süre sonra Afyon’da karşılaştık. Bizim Bilgievlerimizin bir kısmını onların kullandığını biliyor. ‘Ne yaptın Reis bilgievlerini onlardan aldın mı?’ diye sordu. Ben de şaka yapmak istedim. Metin ağabey biz Müslümanız. Dövene elsiz gerek, sövene dilsiz gerek. Bize kin yakışmaz. Bizim intikam peşinde olmamız lazım dedim. ‘Lan seni döverim’ dedi. Ağabey rahat ol, aldım dedim. Şaka olduğunu söylemesem dayağı yiyecektim mecliste diğer dayak yiyenler gibi. Kendisine çok teşekkür ediyorum. Cenab-ı Hakk razı olsun. Eline, diline Allah tüm uzuvlarına güç, kuvvet versin. Kendisi her daim bu davanın yılmaz neferiydi. İnşallah bu şekilde devam etsin” diye konuştu. Metin Külünk, Çoban’a, “Sır ifşa oldu Burhanettin” karşılığını verdi.
AFYON KENDİNİ ÇOK AŞTI
AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Afjet Afyonspor’u birinci ligde görmek istediklerini belirtti. Her gittiği yerde öncelikle o şehre yönelik birkaç cümle söylediğini aktaran Külünk; “Afyonkarahisar Emniyet Müdürü Fahrettin Şen’e de teşekkür ediyorum. Çalışkan, disiplinli, iyi bir bürokrattır. Emniyet Müdürünüz böyledir onu biliniz. Şehirle ilgili olarak siz kendinizi çok aştınız. Afyon Türkiye’de son 10 yılı aşkın sürede eğer Türkiye’nin yıldızı dersem şaşırmayın. Afyon Türkiye’nin yıldızı. Bunu bizatihi kendi gözlerimle sürekli müşahede ediyorum. Hatta Ankara’da yapılan bir termal kongresine beni de çağırdılar. Hepsine sizin burada ne işiniz var dedim. Bu toplantının yapılacağı yerin Afyon olduğunu söyledim. Bir adım daha ileri gidiyorum. Küresel termal kongresi her yıl Afyon’da yapılmalı. Küresel termal araştırmaları merkezi Afyon’a kurulmalı. Artık sizin ününüz yukarı çıktı. Eski şehirle bütünleştiğimde manasını bulduğum ruhen bütünleştiğim bir Afyon’u buldum. Onun da yani eski şehirin de öne çıkarılarak aktör sayısını arttırarak kendinizi aşacaksınız”  şeklinde konuştu.
KAHRAMANLIK TA HAİNLİK TE
UNUTULMAYACAK
15 Temmuz’u unutmayan Afyon’a ayrıca teşekkür eden AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, 15 Temmuz gecesi yaşananları, milletin kahramanlığ��nın yanı sıra darbe girişiminde bulunanların hainliklerinin hiçbir zaman unutulamayacağını söyledi. Külünk, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğiyle olayların seyrinin nasıl değiştiğini herkesin gördüğünü ifade etti. 15 Temmuz gecesinde Türkiye’nin üzerinde oynanan kirli oyunların ve hainliklerin bir kez daha gözler önüne serildiğini belirtti. Külünk; “15 Temmuz darbe girişimi eğer başarılı olsaydı, önümüzdeki 100 yıllık şekillenmede Türkiye Ankara’nın etrafına sıkıştırılacaktı. ‘Eğer o gece başarılı olsalardı, kurdukları oyun başlarına geçmeseydi, milletin iradesi Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde o ayağa kalkış gerçekleşmeseydi Türkiye Ankara’nın etrafına sıkışacak, Türkiye merkez güç olma özelliğini kaybedecekti” ifadelerini kullandı.
ÜLKE BATININ EMRİNDE KALSIN İSTENDİ
15 Temmuz darbe kalkışmasının Çanakkale gibi sürekli hafızada kayıt altında durması gerektiğine vurgu yapan Külünk şu ifadelere yer verdi: “Siz burada meydanlara çıkarak yüksek sesle iradenizi ortaya koydunuz. Ankara ve İstanbul’da insanlar canlarını vererek iradelerini ortaya koydular. Türkiye 1950’li yıllardan itibaren hep devlet dışı, devlete sızdırılmış bir gizli güç tarafından kontrol edilmek istendi. Darbelerin arkasında bu akıl var, siyasi istikrarsızlıkların arkasında da bu akıl var, ekonomik istikrarsızlıklarında arkasında bu akıl var. Bu güç, Türkiye asla büyümesin diyor. Kendi kararlarını kendi vermesin, Türkiye batının emrinde bir ülke olarak kalsın istiyor. Terör örgütleri üzerinden Türkiye’ye küresel ölçekte savaş açıp, bu milletin elinden 15 Temmuz’da milli bağımsızlığımızı almak istediler. Türkiye’yi sömürgeleştirmek istediler.”
15 TEMMUZ İLE İZMİR İŞGALİ AYNI ŞEY
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 17-25 Aralık sürecinden sonra FETÖ’ye karşı yürüttüğü mücadelenin önemine de değinen Külünk şöyle konuştu: “15 Temmuz’u iyi anlamak zorundayız. FETÖ, 65 yıldır bu ülkede faaliyet gösteriyor. Güvenlik ve yargı bürokrasisindeki etkinliğini biliyoruz. 17-25 Aralık sürecinden sonra hükümetimiz güvenlik ve yargı bürokrasisinde dönüşüm yapılmasaydı 15 Temmuz anahtar teslimiydi. FETÖ,  Erdoğan’ı şehit ederek ortadan kaldırmak istedi. 15 Temmuz’un sadece İstanbul ve Ankara’da dondurulmuş olmasının yani İstanbul ve Ankara’ya sıkıştırılmış olmasının sebebi doğrudan Erdoğan’ı şehit ederek ortadan kaldırmaktı. Bu ülkede 70 yıldır kaç 15 Temmuz yaşadık. Bu örgüte Türkiye’ye teslim edecekleri tarih 2022 idi. Bu örgüt, Türkiye Cumhuriyeti Devletini kemiksiz et gibi teslim almak üzere planlanmıştı. O sizin gördüğünüz bu milletin asker üniformasını üstünde taşıyan rütbelerini söyleyemeyeceğim o hainlerin o günkü hallerini görseydiniz. Korkak, asaletsiz cibilliyetsiz tipler. Onları görseydiniz derdiniz ki; biz bunlara mı güveniyorduk. Ama elhamdülillah biz Türk ordusuna güveniyoruz.  Millet 15 Temmuz’da dedi ki; o Cumhuriyeti ben kurdum, o devlet benim, ben bu ülkeyi Yunan işgalinde İngilizlere teslim etmedim de size mi teslim edeceğim. İzmir İşgal girişimi ile 15 Temmuz’un hiçbir farkı yoktur.”  
KONTROLÜ PARLAMENTER SİSTEM SAĞLADI
15 Temmuz darbe kalkışmasının Türkiye’yi Balkanlaştırma hedeflerinin gerçekleştirilme şartının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı doğrudan ortadan kaldırmak olduğunu, bunun ikinci etabının da Putin’in tasfiyesi olduğunu belirten Külünk şunları söyledi: “Şunu açık ve net bir şekilde söyleyebilirim ki Türkiye’yi yıllar yılı parlamenter sistem üzerinden kontrol ettiler. Türkiye’yi çok başlı hale getirerek parlamenter sistem üzerinden yönetilmesi, Türkiye’nin kontrol mekanizmasıdır. Kuvvetler ayrılığı ilkesi üzerinden kuvvetleri birbiri ile çatıştırarak burada varlıklarını devam ettirmişlerdir. Bu 1914-1923 sürecidir. Bu süreç ancak kuvvetlerin çatışmasıyla değil, kuvvetlerin birliği ilkesi üzerinden aşabileceğimiz bir süreçtir. Dolayısıyla devlette birliğin sağlanmasının kilometre taşı olan Başkanlık sistemi tartışmalarında itiraz edenlere dikkat edin. İngilizleri, Almanları ne ilgilendirir Türkiye’deki sistem değişikliği. Çünkü bir şeyi görüyorlar. Türkiye devlette birlik esasına dayalı yönetim modeline geçtiğinde Türklerin tarihinde birliğin sağlandığı dönemlerde yükselişin ne kadar hızlı ve güçlü olduğunu gördükleri için o yükselişi durdurmanın yolu olarak da Erdoğansız bir Türkiye ile Türkiye’yi teslim almak olduğunu bilip sistem değişikliğini engellemek istiyorlar. Referandum da evet demek tam bağımsız Türkiye demektir.”
KONFERANSA GENİŞ KATILIM
Konferans programına; Vali Vekili Erhan Günay, Emniyet Müdürü Fahrettin Şen, İl Genel Meclisi Başkanı Salih Sel, AK Parti İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven, Belediye Başkanları, daire müdürleri, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı. Konferansının akabinde Külünk’e Belediye Başkanı Burhanettin Çoban ve Halk Eğitim Merkezi Müdürü Murat Diktaş, tarafından gecenin anısına hediye verildi.
>> Burcu AYDIN’ın Haberi