FETÖ’de 10 ceza, 2 beraat: Şefkat tokadı hikâye! Devlet tokadı vurdu mu kalkamazsınız!

Fethullahçı Terör Örgütü Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suç isnadıyla dün 8’i tutuklu, 9’u tutuksuz toplam 17 sanık hâkim karşısına çıktı.
SABAH 8 CEZA, 1 BERAAT
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün sabah görülen duruşmalarda tutuklu sanıklar; Alparslan Duman’a 8 yıl 3 ay; Cumali Demir’e 9 yıl; Esat Koçyiğit’e 10 yıl 6 ay; Ünal Ozan’a 9 yıl 9 ay; Sadık Özan’a 10 yıl 6 ay; Özcan Karakuş’a 9 yıl 9 ay hapis cezası kararı verildi. Yargılaması tutuksuz yapılan sanıklar; Ramazan Çağlar’a 7 yıl 6 ay; Sezgin Pile’ye 1 yıl 10 ay 15 gün ceza verilirken, Cavit Yurtalan beraat etti. Tutuksuz yargılanan sanıklar Firdevs Uğur, Beytullah Uğur ve Abdülkadir Uğur’un duruşması avukatın mazeret dilekçesi vererek duruşmaya katılmaması nedeniyle ileri bir tarihe ertelendi. Tutuklu sanıklar Ercan Ünüvar ile Ahmet Kaytan’ın duruşmaları da ileri bir tarihte görülecek.
“BYLOCK KONUSUNA AKLIM ERMİYOR”
KHK ile ihraç edilen eski Polis Ercan Ünüvar duruşmasında bylok analiz değerlendirme raporu okundu. Ünüvar’ın 18 Ağustos 2014 tarihinde Sandıklı ilçesinden ilk kez bağlandığı örgütün gizli haberleşme programı bylock ile son bağlantı tarihinin 16 Kasım 2014 olduğu, sanığın yaklaşık 3 ay boyunca çeşitli zamanlarda bylock surverlerine bağlandığı öğrenildi. Bylock kullanmadığında ısrar eden Ünüvar, “Kesinlikle bylock kullanmadım. O dönem kullandığım telefonum iphone 5s son model bir telefondu. Çevremde telefonuma bakmak isteyenler ve kurcalayanlar oluyordu. Allah şahit yemin ederek söylüyorum, bylock kullanmadım. Eğer kullandıysam parmaklarım kırılsın. Örgüt üyesi isem benim de örgütün de Allah belasını versin. Sadece bunların okuluna özürlü çocuğumu gönderdim. Mahkemeye saygılıyım. Mahkeme heyeti görevini yapıyor. Avukatımı zamanında tuttum. Mahkemeyi oyalamadım. Bylock konusuna aklım sırrım ermiyor. Kim yüklediyse ondan şikâyetçiyim. Şaşkın ve üzgünüm” dedi. Ünüvar’ın duruşması ileri bir tarihte görülecek.
“ŞERİF ALİ TEKALAN’IN UÇAKTA
 OLDUĞUNU BİLMİYORDUM”
Karar celsesinde 8 yıl 3 ay hapis cezası verilen örgüt okulunda İngilizce Öğretmenliği yapan Alparslan Duman son savunmasında, suçlamaları kabul etmedi. Okulu İngilizce Öğretmeni olarak kolej olduğu için tercih ettiğini anlatan Duman, “Okulu İngilizce Öğretmeni olduğumdan kolej olması nedeniyle tercih ettim. Başka bir amacım yoktu. Okulun cemaat okulu olduğunu sonradan öğrendim. Bank Asya’ya ara ara giriş çıkışlarım oldu. Yurt dışı çıkışını ben organize etmedim. Okuldaki tek erkek İngilizce Öğretmeniydim. On erkek öğrencinin başında yurt dışına İngilizce eğitim faaliyeti için çıktım. Elden verilen paraları da bankaya yatırdım. O zaman ortada örgüt yoktu. Aynı uçakta daha önceki duruşmada söylediğiniz ismin olduğunu bilmiyordum” sözleri üzerine Mahkeme Başkanı Sanık Duman’a, “Geçen celsede geçen o ismi hatırlıyor musunuz? Şerif Ali Tekalan bu ismi unuttun mu? Bu ismin FETÖ’den sonra ikinci adam olduğu iddiası var. 15 yıl boyunca örgüt okullarında çalışan herkes bu ismi bilir. Bizler başka bir ülkede yaşamıyoruz” dedi. Duman karar öncesi sorulan son sözünde, “İşin bu noktaya varacağını bilmiyordum. Pişmanım, beraatimi istiyorum” diye konuştu.
ÇAĞLAR’A 7 YIL 6 AY CEZA
KHK ile memuriyetten ihraç edilen ve tutuksuz yargılanan Ramazan Çağlar’a 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Sanık cezası kesinleşinceye kadar serbest bırakıldı. Çağlar karar aşamasında sorulan son sözünde, “Ben de bu örgütün mağduruyum. 28 yıllık memuriyet hayatım, ailem, kariyerim mahvoldu. Beraatımı istiyorum” şeklinde konuştu.
PİLE’YE 1 YIL 10 AY 15 GÜN CEZA
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak tutuksuz yargılanan sanık Sezgin Pile’ye 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verildi. Sanık hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etti. Pile son savunmasında, örgütün Dinar ilçe yapılanması hakkında bilgiler verdi. A.E, M.D, S.A, M.Y, T.Ü., Z.G isimli şahısları hatırladığını belirten Pile şöyle konuştu: “Bu hatırladığım isimler mütevelli heyetindeydi. Ben 15 Haziran 2016 tarihinde kaçarak bıraktığımda onlar devam ediyordu. Z.G Dinar ilçesinde bayanların ablasıydı. Bayanlar içerisinde üst düzey konumdaydı. Bir yıl sonra yerine E.K isimli bir hanım geldi. Bu hanımın kocası da örgütün ilçe imamıydı. İfademde Dinar ilçesinde görev alan üç imamın ismini vermiştim. Bunlar; Murat Boşçu, Z.G’nin eşi İrfan Gök ve E.K’nın eşi Ali İhsan Koçaşçı idi.”   
ZEKİ VE İTAATKÂR
 ÖĞRENCİLER TERCİH EDİLDİ
Cumhuriyet Savcısı sanık Sezgin Pile’ye Emniyet’e kendisinin mi başvurduğunu, yoksa gözaltına alınarak mı gittiğini sordu. Örgütten 15 Haziran 2016 tarihinde kaçarak ayrıldığını söyleyen Pile, polis tarafından gözaltına alındığını kaydetti. Kendisinin Dinar ilçesinde örgütün Eğitim Danışmanı olarak görev yaptığını aktaran Pile, askeri ve polis okullarının yanı sıra genel anlamda her yere tüm devlet kurumlarına zeki, itaatkâr öğrencileri yerleştirme amacı güdüldüğünü vurguladı. Pile, “Keşke bu örgütte 5 yılımı kaybetmeseydim. Çok pişmanım” dedi.
DEMİR’E 9 YIL CEZA
9 yıl hapis cezası verilen Cumali Demir’in celsesinde Sezgin Pile tanık olarak dinlendi. Cumali Demir’in öğrenciliği sonrası Dinar’dan kendisinin referansıyla Dazkırı ilçesine Eğitim Danışmanı olarak gönderildiğini anlatan Pile’nin beyanlarına sanık Demir itiraz etmedi. Cumali Demir son sözünde, “Dini duygularım kullanılarak kandırıldım. Gitmek istediğim halde gidemedim. Devletim adına ne gerekirse yaparım. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istiyorum” dedi.
KOÇYİĞİT’E 10 YIL 6 AY CEZA
KHK ile meslekten ihraç edilen eski polis Esat Koçyiğit’e 10 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Koçyiğit’in karar celsesinde avukatı son savunmasını yaptı. Mahkeme Başkanı sanık Koçyiğit’in imaj kayıtlarında örgütün gizli haberleşme programlarından bylockun yanı sıra eagle çıktığını da hatırlattı. Sözü edilen programları kesinlikle kullanmadığını ileri süren Koçyiğit son sözünde, “Ben terör örgütü üyesi değilim. Hakkımdaki tanık beyanlarını reddediyorum. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum” ifadelerini kullandı.
KAYTAN’IN DURUŞMASI ERTELENDİ
Tutuklu sanık Ahmet Kaytan’ın duruşması dinlenecek tanığın Hatay yerine Kahramanmaraş’ta olması nedeniyle yeni adresine talimat yazılması için ileri bir tarihte görülecek. Hiçbir zaman terör örgütü üyesi olmadığını belirten Kaytan, “Kesinlikle terör örgütü üyesi değilim. Ben polislikten komiser yardımcılığına geçtim. 15 Temmuz darbe girişimi akşamı ve ertesi gün 16 Temmuz’da 2820 koduyla haber merkezine en çok talimatı veren kişi bendim. Olay gecesi gerekli tüm yerlere ekipleri gönderdim. En küçük bir ihmalim yok. Benim çalıştığım Terör ve Asayiş Şube Müdürleri hala görevde. Onlar gözü kara insanlardır. En ufak bir hataya göz yummazlar. Özveri ile çalışmama rağmen böyle bir iddiayla karşı karşıyayım” diye konuştu.
OZAN’A 9 YIL 9 AY;
ÖZAN’A 10 YIL 6 AY CEZA
23 yıllık meslek hayatında soruşturma dahi geçirmediğini belirten tutuklu sanık Ünal Ozan suçlamaları kabul etmediğini, suç işlemediğini tahliyesini ve beraatını talep etti. Ozan’a 9 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Hakkında örgütün İsrail İmamı ile bağlantısı olduğu iddiası bulunan tutuklu sanık Sadık Özan’a 10 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Özan son sözü sorulduğunda, “Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Emniyet’te hazırlanan sahte ve birbiriyle uyuşmayan belgeleri de kabul etmiyorum” ifadelerine yer verdi.
YURTALAN BERAAT ETTİ
KHK ile meslekten ihraç edilen eski polis Cavit Yurtalan karar celsesinde beraat etti. Örgüte sadece Bank Asya’nın kredi kartını kullanması ve çocuğunu örgüt okuluna göndermesiyle bulaştığını söyleyen Yurtalan, sohbet adı verilen toplantılara katıldığı iddiasının yalan olduğunu belirtti. Hakkında tanıklık yapan eski polis Ali Ceylan’ın tutarsız ifadeler verdiğine dikkat çeken Yurtalan, “Bu örgüte sadece okul ve banka olarak bulaştım. Pişmanım. Ben sokak polisiydim. Mesleğimi severek yaptım. Beraatımı talep ediyorum” dedi. 9 yıl 9 ay hapis cezası verilen eski polis Özcan Karakuş, tanık beyanlarını kabul etmediğini kendisine iftara atıldığını ifade etti.
ÖĞLEDEN SONRA 2 CEZA, 1 BERAAT
Öğleden sonra görülen duruşmalarda tutuksuz sanıklar; Serdar Oruç, Çiğdem Selamet, Davut Oğur yargılandı. Dr. Serdar Oruç’un beraat ederken, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan Davut Oğur ile Çiğdem Selamet’e 1 yıl 11 ay 12 gün hapis cezası verildi. Her iki sanık hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etti. Daha önceki celse etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebi doğrultusunda TEM Şube’ye ifade vermeye gönderilen eski Teğmen Davut Oğur’un, TEM’de verdiği ifadede üç kişiyi teşhis ettiği öğrenildi. Âdem Yolcu adlı kişinin kod adını “Selahattin” ya da “Süleyman” olarak hatırladığını aktaran Oğur, “E. B.’nu ismi ile tanımıştım. Afyon’a tayin olduğumda E. B. isimli kişi ile görüşeceğimiz bilgisi verilmişti. Beni Afyon’da ilk E.B. karşıladı. Sanık Mehmet Ali Çelik devre arkadaşımdı. Haberlerde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlandığını öğrendiğimde aynı durumda olduğumdan etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmaya karar verdim” dedi.
“İHANET ETMEDİM KÜSKÜN DEĞİLİM”
Bildiklerini tüm samimiyetiyle anlattığını söyleyen sanık Davut Oğur, karar duruşmasında verdiği ifadede yapıdan ayrılmamakla hatalı olduğunu ama devlete ihanet içinde bulunmadığını söyledi. Oğur, “Devletime küskün değilim. Aksine bundan sonra devletime daha da bağlı olarak yaşayacağım. Yüce Türk Milletinin Mahkemesinin alacağı karara saygılıyım. Ama bu kararın bizi hayata küstürecek şekilde olmaması halinde daha bilinçli yaşayacağıma inanıyorum” diye konuştu.
“15 TEMMUZ YAŞANMASA
DÜZEN DEVAM EDECEKTİ”
Mahkeme Başkanı Davut Oğur’a telefonuna örgütün gizli haberleşme programı bylock yüklenmesine karşın neden eagle yüklenmediğini sordu. Sanık Oğur, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası FETÖ ile irtibatı olmadığını söyledi. Mahkeme Başkanı sanığa örgütün Arama Tarama Mesulü (ATM) olarak tanımlanan kişi ya da kişilerce evinde dijital örgüt materyali aranıp aranmadığı sorusuna Oğur “Hayır” cevabını verdi. Oğur’a 15 Temmuz 2016 tarihinde darbe girişimi yaşanmaması halinde örgütle olan bağının devam edeceğine dikkat çeken Mahkeme Başkanı, “15 Temmuz yaşanmasa örgütle olan ilişkiniz devam edecekti. Gözüken o. Eğitim Danışmanı, Yurt Müdürü kisvesiyle zeki ve itaatkâr öğrenciler devlet kurumlarına yerleştirilmek üzere seçiliyor. Siz Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı bir teğmendiniz. Eğer 15 Temmuz yaşanmasa bu düzen ve sizin durumunuz devam edecekti” dedi.
“BU NASIL BİR BAĞLILIK?”
Davut Oğur’un gayri yasal bir hiyerarşiye tabi olarak neidüğü belirsiz bir adam tarafından atandığı ilde karşılanıp ilk tanıştığı kişi olduğuna dikkat çeken Mahkeme Başkanı, “Gayri yasal bir hiyerarşiye tabi olarak neidüğü belirsiz bir adam tarafından atandığınız ilde karşılanıyorsunuz. Bu garip değil mi? Hiç mi sorgulamadınız? Eğer generallik rütbesine kadar gitseydiniz onların söylediklerinin dışına çıkma şansınız var mıydı? 20 yıl daha içlerinde kalsanız ne olacaktı? Bu nasıl bir bağlılık? Bu durumda kaç asker, kaç subay var? Temizlenmeye çalışılıyor ama temizlenmiyor. Çünkü seçilemiyor” diye konuştu.
“GÖNLÜNÜZÜ ALSAYDINIZ
ELİNİZİ TUTAN MI VARDI?”
Sanık Davut Oğur’un örgütten övgü ile söz edildiğini söylemesi üzerine Mahkeme Başkanı, “17-25 Aralık 2013 tarihinden sonra kimse övgü ile bahsetmedi. Kim övgü ile bahsetti? Bu nasıl bir bağlılık? Sizleri ne ile bağlıyorlar?” diye sordu. Sanık Oğur’un örgütle çocuk yaşta tanışarak gönül verdiğini söylemesi üzerine Mahkeme Başkanı, “Alın gönlünüzü elinizi tutan mı var?” ifadesini kullandı. Örgütten ayrılmak isteyenlerin meslekten atılma ve çeşitli eziyetlerle tehdit edildiğini ileri süren Oğur’a mahkeme heyeti üyesi bir hâkim, “Bu anlamda baskı unsuru olarak size ne hissettiriyorlardı?” diye sordu.
GÜÇLÜ YAPI DEVLET, ŞEFKAT TOKADI HİKÂYE!
Davut Oğur, örgütün sürekli olarak çok güçlü olduğu yönünde imalar yapıldığını söylemesi üzerine Mahkeme Başkanı, “Mesela E.B. size ne söyledi?” diye sordu. Oğur, B. ile 6 ay süre ile görüştüğünü çok fazla bir bağı olmadığını belirterek, “Bu yapı çok büyüktü. Ayrılmak isteyenlere şefkat tokadının atılacağı söylenirdi” dedi. Mahkeme Başkanı şöyle konuştu: “Şefkat tokadını yemek devletin tokadını yemekten daha mı kötü? Eğer 15 Temmuz darbe girişimi olmasaydı örgüte bağlı bir general olsaydınız bir orduyu nasıl yönetecektiniz? Devlet kadar güçlü bir yapı yoktur. Şefkat tokadı hikâyedir. Devlet tokadı vurdu mu kalkamazsınız” Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden sanığa 1 yıl 11 ay 12 gün hapis cezası verildi.
SERDAR ORUÇ BERAAT ETTİ
AKÜ Tıp Fakültesi’nde doktor olarak görev yapan Serdar Oruç dün görülen karar duruşması sonunda beraat etti. Örgütle ilgisi ve bağı bulunmadığını, örgütün gizli haberleşme programlarını kendisi, ailesi ve birinci derecede yakınlarının kullanmadığını belirten Oruç karar öncesi sorulan son sözünde “Bugünlere kişisel gayretim, ailem ve devletim sayesinde geldim. Suçsuzum. Devletime tekrar hizmet etmek istiyorum” dedi. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan sanık Çiğdem Selamet, bu yönde verdiği ifadesine ekleyeceği bir husus olmadığını, elinden geldiğince devlete ve adalete yardımcı olmaya çalıştığını kaydetti. Selamet son sözünde, “Kanımın son damlasına kadar devletimin yanındayım. Adalete güveniyorum. Bu yapının örgüt olduğunu bilmeden dini duygularla yer aldım” ifadelerini kullandı. Sanığa 1 yıl 11 ay 12 gün hapis cezası verildi.
>> Burcu AYDIN’ın Haberi