Çağla Tuğaltay Cinayetinde Yeni Gelişme

İstanbul'un Şişli ilçesinde, Fulya semtindeki evinde 5 Haziran 2000 tarihinde yaşamını yitiren 15 yaşındaki lise öğrencisi Çağla Tuğaltay'ın cinayeti, aradan geçen 25 yıla rağmen hala aydınlatılamadı.

Okuldan döndükten sonra abisinin odasında okul formasıyla cansız bedeni bulunan genç kızın ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmalarda, bugüne kadar kesin bir sonuca ulaşılamadı. Otopside, vücudunda cinsel istismar bulgusuna rastlanmadığı tespit edildi.


AĞABEYİN İFADESİ YILLAR SONRA ALINDI
Olay günü ağabeyi İlker Tuğaltay’ın Ordu’da olduğu kayıtlara geçti. Ancak 2017 yılına kadar resmi olarak ifade vermediği ve kan ile DNA örneklerinin de ancak bu tarihte alındığı ortaya çıktı. Yapılan incelemelerde, olay yerinde yalnızca ev halkına ait izlerin bulunduğu, yabancı bir parmak izi veya DNA tespit edilmediği belirlendi. Adli Tıp Profesörü Halis Dokgöz’ün, “Katil solak.” yönündeki değerlendirmesi dikkat çekerken, İlker Tuğaltay’ın da solak olduğu biliniyor. Soruşturma kapsamında, İlker Tuğaltay’ın resmi ifadesi ilk kez 16 Ekim 2024’te alındı.


TANIK ANLATIMLARI ŞÜPHELERİ ARTIRDI
Cinayet günü Çağla Tuğaltay’ın alt kat komşusu olan Gökçe, genç kızın anahtarıyla eve girdiğini ve içeride biriyle karşılaştığını söyledi. Ardından gelen sesler ve yaşanan arbede dikkat çekti. Babasının, “Ağabeyi gelmiştir, yine kavga ediyorlardır.” şeklinde bir ifade kullandığı belirtilirken, mahalle sakinlerinin olayın başından beri İlker Tuğaltay’dan şüphelendiği ileri sürüldü.
Savcılık tarafından yürütülen soruşturma kapsamında yaklaşık 65 kişinin ifadesine başvuruldu. Ağabey İlker Tuğaltay, cinayet günü şehir dışında olduğunu öne sürdü. 5 Haziran 2020’de zaman aşımına uğrayacak dosyayla ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Faili Meçhul Suçlar Bürosu, olay günü apartmanda görev yapan kapıcının ifadesine başvurdu. Kan karşılaştırması yapılması yönünde talepte bulunuldu ancak Aralık 2024 itibarıyla dosyada başka bir ilerleme kaydedilemedi.


DOSYANIN KAPANMAMASI İÇİN GİRİŞİMLER BAŞLADI
Cinayet dosyasının zaman aşımına uğrayacağı yönündeki endişeler sürerken, Avukat Ümit Altay tarafından yapılan başvuru dikkat çekti. Altay, 24 yıl boyunca aile bireylerinin verdiği ifadeleri derleyerek savcılığa sundu. “Dosyada eksikler var, aile üyelerinin tamamının ifadesi alınmamış.” değerlendirmesinde bulunan Altay’ın başvurusu sonrası, 16 Ekim’de İlker Tuğaltay’ın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nda ifadesi alındı.
Sosyal medyada birçok kullanıcı, cinayetin aydınlatılması için özel bir ekibin görevlendirilmesi yönünde çağrıda bulunurken, kamuoyunda dosyanın kapanmaması için baskı artıyor. Gözler, önümüzdeki süreçte yürütülecek yeni soruşturmalara çevrildi.
 

Kocatepe Gazetesi - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme