Nöbetçi Eczaneler
Afyonkarahisar Ziraat Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Emine Derya Aşkıner, çiftçinin ve üretimin durumunu değerlendirerek sorunlara çözüm önerilerini paylaştı.
Burcu Aydın: Sayın İl Temsilcim, Odanın ilde ki ilk kadın Oda Başkanı olarak, sahada aktif görevde bir Ziraat Mühendisi olarak şehrimizin üretimde, tarımda ki belli başlı problemleri ve çözüm önerileriniz nelerdir?
Emine Derya Aşkıner: Ülkemizin pek çok yerinde olduğu gibi Afyonumuzda da belli başlı sıkıntılarımız var. Bunlardan güncelliğini koruyan malum olduğu üzere Afyon Şeker Fabrikasının özelleştirilmesi akabinde çiftçilerimizin şeker pancarlarının elinde kalmasıydı. Şekerin hammaddesi olan şeker pancarını özel sektör belli bir kotada aldığı için geriye kalan pancarlar üreticinin elinde kaldı. Özelleştirme öncesi alınan miktar alınamadığından şeker pancarı birçok çiftçimizin elinde kaldı maalesef. Bunlar belki hayvancılıkla uğraşanlar için belki sorun teşkil etmemiş olabilir. Hayvanlarına yem olarak verebiliyorlar. Ancak para etme noktasında bu sene emeklerinin karşılığını alamadılar. Birçok ilçede sahaya indiğimizde maalesef üzülerek belirtiyorum, yığınlar halinde şeker pancarlarını görmek durumunda kaldık. Maalesef pancar para etmedi.
Burcu Aydın: Pancar Afyon çiftçisi için önemli bir üretim ve gelir kaynağıydı. Peki diğer ürünlerde durum nedir?
Emine Derya Aşkıner: Patateste yaşanan ufak tefek sorunlar var. Çünkü para ettiği düşüncesiyle çiftçimiz patatesi her sene ekmeyi yeğliyor. Çiftçimiz için halen daha münabeleli ekim sistemini rayına oturtamadık. Bu da ister istemez birçok üründe sıkıntıya sokuyor. Toprağın tek taraflı sürülmesinden dolayı, bitki besin elementi olarak aynı ürünün tekrar ekilişinde veya yeni bir ürün ekiminde belli başlı eksiklikler hastalıklar veya yetersizlikler maalesef oluşuyor.
Burcu Aydın: Üretimde yaşanan sorunların çözümüne yönelik önerileriniz nelerdir?
Emine Derya Aşkıner: Kişisel gözlemlerime dayalı aktarılmada bulunabilirim. Son zamanlarda Sandıklı bölgesinde çok fazla sera alanımız var. Zaten tarımsal anlamda da gerçekten elverişli ovaların olduğu bir alandır. Ama burada maalesef düzgün, iyi topraklarımız topraksız tarım olarak seracılıkta kullanılıyor. Normal bir tarım yapılabilecekken tarım dışına çıkarmış oluyoruz. Ciddi boyutlarda üretim zayiatına neden oluyor. Bu daha marjinal alanlarda seki teraslama yöntemiyle seraların kurulması sağlanabilirdi diye düşünüyorum. Maliyetlerde artış olabilir ama en azından büyük ovada ki üretimimizi, çiftçimizi korumuş olacaktık. Böyle bir sıkıntımız var. Bunlar sadece alan olarak aynı zamanda kullandıkları deşarj gübre artık suları var. Bunları yüzeye vermek durumunda kalıyorlar. Herhangi bir şekilde reenjeksiyon yapma durumları yok. Bunu Belediyelerin sağlamaları gerekiyor. Çiftçilere de dağıtımı yapılabilir. Çünkü bunun içerisinde gübre artıkları var. Niye yer altı ve yüzey sularımızı kirletelim.
Burcu Aydın: Bilinçli üretim ve tüketimin önemine değinirken mesajınız ne olacak?
Emine Derya Aşkıner: Şeker pancarı için üretim planlaması gerekiyor. Ancak havza bazlı yapılacak olan ürün yelpazesinin hangi yerde ne şekilde ekileceğine yönelik düzgün bir planlama yapılırsa bununla ilgili hem piyasamızda çok fazla artış veya az ekimden kaynaklı fiyat artışlarının önüne geçmiş olacağız. Yani işin özünde planlı olmak var. Planlı olmadığımız için veya çiftçimiz bu sene para eder diye çoğu kişinin aynı ürünü ekmekten kaynaklanan sıkıntılar var. Ya ürün fazla üretimden elde kalıyor, ya da bu nedenle para etmiyor. Planlı düzenli olmak zorundayız. Rekoltemizi önceden belirlememiz lazımdır. Çiftçilerimizin ekim yapabilmeleri için onlara özellikle de küçük çiftçilerimize destek olabilmemiz lazımdır. Üretimin kutsal gücüne ihtiyacımız var.
>> Burcu AYDIN’ın Özel Röportajı