Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy

19 Mayıs Coşkusunu Yaşadık

Afyonkarahisar’da, son birkaç yıldır millî ve dinî bayramların kutlama programları, gelecek neslin aklında yer edecek şekilde düzenleniyor. Aileler, programlara katıldıklarında çocuklarının millî ve dinî günler hakkında hatıralara sahip olacağını biliyor. Aslında bu, “kültür geninin aktarımı” şeklinde yorumlanabilir.

Genel geçer teşekkür edebilirim; ancak ayrıntı vermek gerekiyor.

Önce Afyonkarahisar Valiliği himayesindeki etkinliklerden başlayayım: 19 Mayıs, Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın bulunduğu Gençlik Haftası, ilk günden itibaren dolu doluydu. Gençlik ve Spor İl Müdürü İsmail Hakkı Kasapoğlu, hemen hemen her etkinliğe katıldı; personelini de her etkinlikten sonra daha iyiye sevk etti.

“Sosyal medyadan sosyal meydana”, çeşitli spor dallarındaki turnuvalar, 1000 metrelik Türk Bayrağı ile Gençlik Yürüyüşü ile devam eden Gençlik Haftası, Prof. Dr. Veysel Eroğlu Spor Salonu’ndaki törenlerle taçlandı.

Gazeteniz Kocatepe’de ve internet sitemizde okumuşsunuzdur; salon törenden evvel Türk Bayrakları ile donatılmıştı. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne bağlı tüm birimler, dersine o kadar iyi çalışmıştı ki hangi birimi yazsak, diğerine haksızlık olur. Bu ciddiyet ve disiplini tebrik ediyorum. Salondaki gösterileri ben muhabir olarak takip ettim; eşim Elif Arısoy ile oğlum Olcayto Arısoy izleyici olarak takip ettiler. Onlar, karate, bisiklet ve basketbol gösterilerini evde de anlattılar.

Gençlik Haftası’ndaki etkinliklere tek itirazım var: 1000 metrelik Türk Bayrağı ile yürüyüşe katılan vatandaşları Zafer Meydanı’nda farklı etkinliklerle tutamadık. Mehter Takımı, Ordu Bulvarı’na döndükten sonra vatandaşlar “Şimdi ne yapacağız” sorusunu sordular. Belki, Zafer Meydanı’nda dinleti düzenlenebilir, ya da gençler bir tiyatro sergileyebilirdi. Olsun, bu kadar kusur kadı kızında da bulunur.

Afyonkarahisar Belediyesi’nin de 19 Mayıs, Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’na yoğun bir şekilde hazırlandığını gördük. Zafer Meydanı’nda gençliğe yönelik etkinlikler ve konserler gün boyu, hatta akşam da sürdü. Gerçekten büyük emek sarf edildiği görüldü. Ayrıca Afyon Motor Sporları Merkezi’nde de 19 Mayıs’a özel üç şampiyonanın yapılması da önemliydi.

Ancak bir konuyu anlayamadım: 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda Belediye otobüslerinde ulaşımın ücretsiz olduğu duyurulmuştu. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda böyle bir duyuru yapılmadı. Bunun nedenini merak ediyorum.

 

ÖNE ÇIKAN İKİ MÜDÜR

Afyonkarahisar’da gençlere yönelik yapılan etkinlikler ve sürdürülen projelerde iki İl Müdürü’nün öne çıktığını görüyorum: İl Milli Eğitim Müdürü Miraç Sünnetci ile Gençlik ve Spor İl Müdürü İsmail Hakkı Kasapoğlu.

Her iki İl Müdürü de yorulmak bilmeden çalışıyor.

İki İl Müdürü’nün çalışma arkadaşlarının da yoğun tempoya ayak uydurduğuna şahidim.

Her notası ayrı bir ahenk taşıyan bu orkestra, Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı’nın yönetiminde Afyonkarahisar’ın geleceğine imza atıyor.

 

 

ŞEHİR TİYATROSU

Afyonkarahisar Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun son oyunu Ziraat Köprüsü’nü izledim. Bazı esprileri ağır buldum; ancak genel olarak Afyonkarahisarlı tiyatroseverlerin beğenisine hitap ettiğini söyleyebilirim; zira oyun kapalı gişe oynanıyor. Tiyatronun Genel Sanat Yönetmeni Hasan H. Elmas’ı, tüm oyuncuları, sahne, ışık, kostüm, dekor görevlilerini kutluyorum.

Bununla birlikte oyunda geçen Soma Maden Faciası ve diğer siyasi göndermelerin izleyicide beklenen duyguyu oluşturmadığını kanaatindeyim. Belki üzerine tekrar düşünülür.

 

KIRAÇ MI, NORM ENDER Mİ?

Türk Rock Müziği’nin efsaneleri arasına giren Kıraç, yazdığı marşlarla dikkat çekiyor. Fenerbahçe’nin 100’üncü yılında yazdığı marşın başarılı olmasının ardından Kıraç, milli ve manevi değerlerin öne çıktığı bir dizi marşı besteledi. Kıraç’ın besteleri Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Armoni Mızıkası’nın da repertuarına girdi. Zafer Bayramı’nda, 19 Mayıs’ta da, 23 Nisan’da da hep Kıraç’ın marşlarını duyduk. Bu kadar üretken olan sanatçımıza elbirliğiyle Büyük Taarruz ve Kocatepe Marşı yazdıramamış olmamız da bizim kabahatimiz sanırım.

Kıraç’ın marş konusundaki en büyük rakibi ise Norm Ender. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı için bestelediği “Parla” marşının içeriği ve ezgisi, kolay ezberlenir oluşu Norm Ender’i “100.Yıl Marşları” kategorisinde birinci yaptı.

Bununla birlikte marşlara “olgu” olarak bakarsak bana göre Kıraç açık ara birincidir.

 

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER