Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Agah Bıyıkoğlu

Çocuk Ve Gençlerde Futbol…

Değerli okurlarımız. Geçen yıl deprem felâketinde hayatlarını kaybedenlere ALLAH’tan rahmetler, yüce milletimize başsağlığı dileyerek başlıyorum yazıma…
Geçen hafta yine bu sütunlarda yayımlanan “FUTBOLDA ÖZKAYNAK DÜZENİ” başlıklı yazım oldukça geniş bir ilgi gördü Afyonumuzdaki futbol dünyasında…
Konuyla ilgili olarak bu yazımda çocuk ve gençlerle ilgili futbola dâir yazmak istedim… Konu, çok geniş ve derin; bu bakımdan konuyu sınırlı tutup sırası ve yeri geldikçe yazmanın daha doğru olacağını düşünüyorum…
“Ağaç yaşken eğilir” atasözü eğitim öğretime, okula, çok küçük yaşlarda başlanmasınının önemini belirtir… Futbol takımlarının alt yapıları yani genç takımları da okullara benzerler. Küçük yaşlarda kulüplere gelen futbolculara futbol eğitimi verilir… Bugün, Türkiye ‘de oynanan futbol liglerinde 19 yaşın altındaki futbolcuların forma giydiği katagoriler vardır. Yaklaşık yirmi yıl öncesine kadar A gençler, B gençler ve minikler diye adlandırılan katagorilerdeki genç futbolcular artık U-11, U-12, U-13, U-14, U-15, U-16, U- 17, U-18 ve U-19 adı verilen takımlarla çıkmaktadırlar yeşil sahalara…
Futbolumuzun altyapısını ve geleceğini şekillendirecek bu organizasyon “TFF ve TÜFAD işbirliğinin en önemli ve kalıcı bir armağanıdır” dersek yerinde olur… Başka bir deyişle; bu seçkin futbol kuruluşları futbolumuzun temellerine sağlam harçlar koymuş “subasman” düzeyini inşa etmişlerdir…
Amatör takımlar yerel liglere katılırlar; profesyonel kulüplerin genç takımları; TFF’nin belirlediği kriterler dahilinde guruplara ayrılarak, “Elit ve Bölgesel Gelişim ligleri”ne katılıyorlar; ülkedeki öteki profesyonel kulüplerin genç takımlarıyla deplasmanlı liglere katılma organizasyonu bu ligler… Yerel liglerde de amatör takımların altyapı takımları, ASKF’lerin , belirlediği takvim veya programlarla lig maçlarına çıkarlar; burada şampiyon olanlar gurup maçlarına katılırlar.
TFF’nin böylesine bir lig trafiğine yön vermesinin temel nedeni, çağdaş antrenman ilkeleriyle yetişmiş futbolcular üretmek ve gelecekte hem kendi takımlarına oynayacak hem de milli formayı giyebilecek yetenekli futbolculardan oluşan bir havuz oluşturmaktır…
“Bu havuzun kaynağı nerede?” sorusuna cevap ararsak…
“Millî Eğitim İstatistikleri-Örgün Eğitim 2022 verilerine göre: Okullardaki öğrencilerin 5 milyon 433 bin 901’i ilkokulda, 5 milyon 293 bin 67’si ortaokulda olmak üzere 10 milyonu aşkın öğrenci okuyor; yani futbola başlama çağları bunlar…
Topla, çıkart, böl… Nereden bakarsan bak; potansiyel üç dört milyon çocuk futbolcu adayı var…
Bunca yıllık deneyimlerim gösteriyor ki istisnalar hariç ebeveynler, veliler çocuklarını futbol sporunun çocuklarda çok yönlü gelişmelere yol açtığı için, bedensel sağlık kazandırdığı için değil, kişilik ve zekâ gelişimini olumlu yönde etkilediği için de değil “ileride hatta kısa zamanda ünlü bir futbolcu olmalarını istedikleri için” futbol okullarına kulüplere gönderdiklerine, Cumartesi Pazar erken saatlerde çocuklarını antrenman veya maçlara götürdüklerine tanık oluyorum… Çocuklar da futbol oynama aşk ve tutkusuyla, ünlü bir futbolcu olma, ünlü takımlarda oynama hayalleriyle geliyorlar futbol takımlarına… Ancak bu veliler daha sonraları, futbol oyununa bir takım oyuncusu olarak katılan çocuklarının zamanla karşılıklı yardımlaşma, işbirliği, takım arkadaşlarına ve kurallara,rakibe hakemlere saygı duyma davranışlarını geliştirdiğni görüyorlar anlıyorlar… Bedensel ve ruhsal gelişim trendi de yükseliyor durmadan…
Çocukların da “ayakları suya eriyor” zamanla…
Bir gurup içinde nasıl hareket edeceğini, kendi hareketlerini ve heyecanının nasıl kontrol edeceğini öğretir futbol… Toplum içinde ilişkiler gelilşir, güçlenir, birbirlerini anlama ve anlaşma sağlanır büyük ölçüde…
Tüm bu olumlu yaşamın ilk adımları, çocukluk çağında, bu yaşlarda başlayan spor-futbol alışkanlıkları içinde atılır.
En uzun yolculuklar bile küçük adımlarla başlar…
Kısa sürede ve dört dörtlük olmaz bu işler, deneyimli, bilgili, donanımlı, spor kültürü, genel kültürü zengin ve futbol antrenörlüğü eğitimi almış “stratejişt” antrenörlerin liderliğinde olur. Çünkü antrenör, “ben”i “biz” yapar ve birbirlerini tanımayan çocuklar arasında “uyum sağlayarak” ileriye yürütür onları; kendisi de yürür onlarla…
Antrenör “olmazsa olmazıdır” bu işin…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti