Nöbetçi Eczaneler
8 Temmuz 2014 Salı 03:00:00 Afyonkarahisar’da eğitim alan öğrenci ve veliler, hatta öğretmenler ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün gündemi hiçbir zaman birbiriyle örtüşmedi.
Öğrencinin beklentisi, velinin beklentisi hatta öğretmenin beklentisi aynı, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün gündemi farklı, Peki İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün gündemini kim oluşturuyor. Söyleyeyim cemiyetler, vakıflar, çeşitli paralel kuruluşlar ve malum sendika tabi.Bazı öğretmenler ve bazı okul yöneticileri de bir takım menfaat uğruna bunların oluşturduğu gündemin peşinden gitti.
Tıpkı yumurta tavuk ilişkisi gibi; bu vakıflar, cemiyetler ve sendika mı eğitimi yönlendiriyor, yoksa İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ndekiler mi onları? Artık bu tartışılmaz bir şekilde ayan beyan belli oldu. Göreve yeni başlayan öğretmenlerden tutun, kendine bir koltuk arayışında olan ve öğretmen olduğunu unutan öğretmenler araştırın mutlaka bir cemiyette, ya da vakıfta üyedirler.
Kendisi bir sendikanın faaliyetlerine, eylemlerine katılır, siyasi oluşumların içinde olur, eşi, ailesi etkin bir şekilde partilidir. Milli Eğitim Müdürlüğü’nde Şube Müdürü olarak görevlendirilir. Ama, şimdi görevleri sona erdi ya, boşalan Milli Eğitim Müdür Yardımcıları kadrolarından birinin güçlü adayı olur.
Peki bu liyakata sahip midir? Tabi ki buna bakacak, bunu takdir edecek bir makam olmadığından, kimin umurundadır ki?
İşte bu noktada asıl önemli olan mülki amirlerimiz, eğitimin gündemine ne kadar vakıf ve bu konuda üzerine düşenin ne kadarını yerine getiriyor?
Bu soruya verecekleri cevap kesinlikle, biz gençlerimiz, çocuklarımızın gelecekleri için varız yönünde olacaktır. Ama halka sorduğunuzda, öğretmenlere sorduğunuzda bu konuda her iki kesimin de geçer not alacağını sanmıyorum…
Eğer Milli Eğitim Müdürü, eğitimdeki başarıyı düşünüyor olsa idi, okullardaki güven ortamını düşünüyor olsa idi, öğretmenlerin başarılı olması için gereken önlemleri almıyor olsa idi, sendikanın söylediklerinden başka şeyler de yapıyor olurdu.
Sayın Vali ne demişti; Makamları şereflendiren Şahsiyetlerdir. Yani o makama gelmiş kişilerdir. Evet balık baştan kokuyor maalesef, önce liyakatlı, eğitime gönül vermiş, kendini buna adamış, bu işin ehli kişilerle ancak bu olabilir. Yoksa; kadro alabilmek için her türlü haksızlığı, hak gibi savunan ve bilerek bütün bu oluşumlara çanak tutan birileriyle olmaz.
Kim ne derse desin Afyonkarahisar’ın bir numaralı sorunu Milli Eğitim’dir. Hemen her evde bir ya da birkaç öğrencisi olan aileler vardır. Sorun, konuşun mutlaka iki konudan birisi eğitimdir. Çocuklarının gelecek telaşlarıdır.
Ve gelelim can alıcı soruya, peki bu konuda Mili Eğitim Müdürlüğü sınıfta kaldı da, İlin siyasileri başta AKP İl başkanlığı sınıfta kalmadı mı?
Birileri Afyonkarahisar’da eğitimle bu derece bilinçsiz oynanmasına müsaade etmemeli.
Geçenlerde İl Milli Eğitim Şube Müdürlerinden birisi ile görüştüm, neden Anadolu Öğretmen Lisesini Anadolu Kız İmam Hatip Lisesine dönüştürdünüz? diye sordum. Çok enteresan bir şey söyledi. Afyon Lisesini yapacaktık ama, ismi tescilli kültür varlığı olduğundan onu yapamadık. Ama onun da üzerinde çalışıyoruz. Birkaç yıl içersinde onu da İmam Hatip Lisesine dönüştüreceğiz dedi.
Varın gerisini siz düşünün…………… (Bir eğitimci)
