Nöbetçi Eczaneler
11 Kasım 2013 Pazartesi 02:00:00 Sayın Valim, geçen yıl yaptığınız toplantıda sorunlarla ilgili her zaman bana ulaşabilir ve projelerinizi ve düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz demişsiniz. Bundan cesaret alarak bu yazıyı yazma gereğini hissettim.
Sayın Valim, Eğitimde neler oluyor ?..
Gün geçmiyor ki İlimizde eğitimin gerilemesi noktasında bir adım atılmamış olsun.
Eğitim alanında Milli Eğitim Müdürlüğü kendine bir yol çizmeye çalışıyor diyeceğim, ama nerede? Herkes bir yol çizmiş kendine, okullar hangi yoldan gideceğini şaşırmış haldeler. Bunlar kendilerine yakın olan birkaç okul yönetimi ile eğitimde başarıyı tartışa dursunlar, Afyonkarahisar 2014’de daha vahim bir sonuçla karşı karşıya kalacak. 52 idin, 60 olacaksın.
Sayın Valim, eğitim camiası şu günlerde başarıdan ziyade, kendinden büyük baş örtüsüyle okula gelen küçük çocukları konuşuyor. Sınıfta öğretmenlerin bu çocuklar arasında hangilerinin annesinin başörtülü olup, hangisinin başörtülü olmadığını sorgulayarak ayrıştırma içerisine girmesini tartışıyor. Öğretmenlerin “Biz nasıl direndik, siz de direnin ve sonunda bu hakkı alacaksınız” diye devlete, düzene, yasaya karşı öğrencileri kışkırtması tehlikeli değil midir? Bir başka öğretmenin “bakın bunlar başını örtüyor, sizler de kısa etekle gelin, sakal bırakın, saç uzatın” diye taraf oluşturmaları son derece tehlikeli değil midir?
Sayın valim, okullarda gündem bu, öğretmenlerin de, Milli Eğitim’in de bu günlerde işi bu.
Okul Müdürlerine soruyorum; bu konu ile ilgili neler yapılıyor diye. “Biz ortama uyuyoruz. Neden ben kötü olayım. Bu devirde mevzuat hükümlerini uygulamak kahramanlık sayılıyor” deniliyor. Kimse kahraman olmak istemiyor. Bu nasıl bir sindirme politikasıdır? Öğretmenler derse başörtülü öğrencinin girmesine izin verse bir türlü, vermese başka türlü.
Bir çok okulda bu kaos yaşanmakta, öğrenciler şaşkın, İl’e sorulduğunda “karışmayın yanarsınız” yaklaşımıyla karşılaşılıyor.
Sayın Valim, bu yaşanan olayların münferit bir olay olmadığını bilmenizi isterim.
Yaşanılan bu durum, aynı zamanda milli eğitimdeki en önemli gündem ve eğitimdeki başarı anlayışının hangi düzeyde olduğunun tipik bir göstergesidir.
Okul müdürlerinin, öğretmenlerin, Milli Eğitimin eğitimle ilgilenmeleri için, öğrenci kılıklarında serbestliğe gidilmesi gerekir sanırım. Bunu getirildiğinde Milli Eğitim ne ile uğraşacak merak ediyorum. Başarı adına hiçbir uygulama yapmadıkları gibi, kendi koydukları projelere de sahip çıkmaktan uzaklar.
Sayın valim,
Afyonkarahisar’da eğitim-öğretim alanındaki mevcut durumu daha iyi noktalara taşımak amacıyla, sene başında başkanlığını yaptığınız İl Milli Eğitim Danışma Meclisi toplantısındaki uyarılarınız ve talimatların hangisi hayata geçti? “Bahane değil çözüm üreteceğiz” dediniz ve “Şahsım olarak eğitimi çok önemsediğim için burada bulunmaktayım. Eğitim seviyemizin daha da yükselmesi ve ilimiz olarak başarımızın artması için çabalıyoruz. Ortada bir başarısızlık varsa buna bahaneler üretmek yerine, bu başarısızlığı ortadan kaldırılacak çözüm yolları üretmek gerekiyor” diyerek o gün için “Evet, sayın valimiz konuya el attı” dedik ve bu sene eğitime başlarken umutlandık. Biliyoruz ki ilin valisi olarak sadece eğitim değil her alanda ilgili ve yetkilisiniz. Allah yardımcınız olsun.
Ama Afyonkarahisar’da eğitime gerçekten yazık oluyor. Eğitim adına birkaç özverili öğretmen ve yönetici dışında, herkes gündemi başka yönlerde aramaya başladı.
Sayın Valim sizden istirhamımız, bir kez de okul yöneticilerini dinleyin, çok güzel fikirler çıkacaktır. Ya da okulları ziyaret edin, Milli Eğitim’e haber vermeden, kendiniz ansızın bir okula ziyarette bulunun lütfen…
“Vali bey geliyor” diye ön hazırlık yapmadan, teyakkuza geçilmeden ziyaretlerde bulunun. Haddimi aştımsa özür diliyorum. Ama ben memleketimi seviyorum. Her çocuğun başarılı olacağına inanıyorum. Bunun için iyi bir lider gerekiyor. Bu iş İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde bulunan yöneticilerle olmuyor, olmuyor.
Afyonkarahisar küçük bir ilçe imiş gibi yönetiliyor. Afyonkarahisar Belediye Başkanı sayın Burhanettin ÇOBAN gibi, işini benimseyen, seven, nasıl ileriye götürebilirim diye çabalayan bir lidere ihtiyacımız var. Düşünün bunun farkına vardı ve Bilgi evleri ile destek verdi. Bunu bile fırsata dönüştüremediler.
Lütfen, Sayın valim eğitimi yakından takip edip, ilgilenmeniz dileğiyle… (Bir eğitimci)
