Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Kocatepe Gazetesi
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Acınası Kadın Profili – Kocatepe Gazetesi

Kocatepe Gazetesi 29 Ekim 2013 Salı 02:00:00
  Selamün aleyküm değerli okurlarım. Gününüz aydın gününüz bereketli olsun, Allahteala’nın selamı üzerinize olsun inşallah.
Son zamanlarda toplumda epeyce dikkatimi çeken bir kadın profilinden bahsetmek istiyorum. Bu çeşit kadın profilini siz de çevrenizde gördüğünüzü, benzer özellikleri taşıdığını benimle beraber söyleyeceğinizden eminim.
Kadın haklarını savunduğunu üstüne basarak söyleyen, onsekiz yirmibeş yaş arasını eğlenceli arkadaş ortamlarında geçiren, yirmibeş ile otuzbeş yaş arasında evliliğe karşı olduğunu söyleyerek kısa vadeli flörtler yaşayan, otuzbeş yaşından sonrada kedi köpek beslemeyi üstün bir görev bilen ve bu görevi sadece kendisi yapıyormuş onun haricinde dünya üstünde ne kadar insan varsa hepsi hayvanlara eziyet ediyormuş düşüncesiyle bakan bir kadın profili. Bir çoğu kendi ayakları üstünde duran iş güç sahibi bazıları ise ailesinden kalma kazançlarla geçinir.
Tasavvufi hayatın çağın gerisinde kaldığını düşünür, İslam üzere yaşamaya çalışan diğer bayanlara ise ezilen, gençliğini doyasıya yaşayamadığı için bunalıma giren insanlar gözüyle bakarlar.
Gündelik ilişkilerini özgürlük, kedi köpeği ise evladı bilen bu kadın profilinin, oturuşu, kalkışı, yüz mimikleri, gözlerindeki bakış ve erkeklere duydukları öfke ruhlarındaki tatminsizliği an be an ifade eder. Hayatta bir çok şeye hatta kendilerine bile muhaliftirler, beş dakika önce kurduğu cümleye kendisi beş dakika sonra muhalif olur ve çoğunlukla unutup gitmiştir az önce ne söylediğini.
Kafe restoran gibi mekanlarda daimi olarak bulunur, alkol ve sigarayı eğlencelik birer arkadaş olarak görürler ve büyük gayretle marka ürünler giyerler, ilk defa gördükleri insanları da kıyafetlerindeki uyumsuzlukla ya da karşısındaki kişinin kıyafetlerinin marka olmamasıyla eleştirebilirler. Belli hobiler edinmiş olmayı erdem bilirler, hobi amaçlı herhangi bir faaliyet içinde bulunmamak geri kafalılık olabilir onlara göre (Müslüman’ın hobisi nafile ibadetler olmalı ya çoğunlukla neyse), düzenli bir hayat monoton, ihtirasın olmadığı bir ilişkiyi sorunlu sayarlar.
Aile kavramı sıkıcı, bir erkeğe ait olmayı esaret, anne olmayı külfet bilirler diğer taraftan huzurevini ziyaret etmeyi ise erdem bilirler, mutlu evlilikleri sadece erkeğin sağladığını sanarak, mutlu evlilikteki huzuru tamamiyle erkeğin temin ettiğini düşünerek hiç böyle bir erkekle karşılaşamadıklarından yakınırlar.
İslami usulde yaşam tamamen bir angaryadır. İslami usulde kadının erkeğe tabi olması gerektiği düşüncesi onlar için çağın gerisinde kalmıştır. Hayatınızdaki erkeğin her sözüne uymaya çalıştığınızı duyduklarında sizi beyni yıkanmış, kafası çalışmayan, eğitim seviyesi düşük bir bayan olarak görebilirler. Eşe isyan, eşi kıskandırmak için başka erkeklerle yakınlaşmak için yapılan hareketleri evliliği güçlendiren birer hamle olarak görüp bunu yapan arkadaşlarını desteklerler.
Üzülerek gözlemliyorum ki bu tarz yaşayan bayanların sayısı epey fazla, diğer taraftan da inancımıza göre yaşayıp dört beşlik bir aile hayatına ulaşmış kardeşlerimizi görmekte sevindirir elbette.
Müslüman bir bayan daima İslam’a tabii, anne-babasının, eşinin ve çocuklarının onur kaynağıdır. Eğitime önem verir, çocuklarını daha okula başlamadan eğitir anne-babasıyla arasındaki kuşak farkını kapatmak için hoşgörüyle onlara yaklaşır, eşini ise daima hoş karşılar. Huzur dolu yürüşüyü vardır, tebessümlü bakışı, fedakarlıktan mutlu oluşu vardır. Ailevi sorunlarında kendi şahsını tercih ederek çocuklarının ve çevresinin üzülmesine izin vermeden, özel sorunlarını eşiyle konuşarak halletmeye çalışırlar. Ancak farz ibadetlere engel bir durum varsa evliliğini riske atar. Her hatasını eşinin yüzüne vurmadan düzeltmeye toparlamaya çalışır durumu. Karşılığını ise önce Allah Teala’dan sonra eşinden bekler.
Allah rızasına dayandırarak yaşadığı hayatını ibadetleriyle süsler, kendinden başkaları için yaşamaktan zevk alır yerine göre, hayatının merkezinde ben yoktur. Ben merkezli olmamanın verdiği huzur tüm çevresini kuşatır. Huzur duyduğu yaşantısıyla çevresine karşı güneş gibidir. Hiç öyle erkeklerden yakınması, kedi köpeği evlat bilmesi yoktur, zaten aç olduğunu bildiğimiz tüm hayvanlara bakmak boynumuzun borcudur.
Modern çağın hastalıklarına yakalanmış bir kadın profiliydi bu, elbette onun bu hastalığına sebep olan bir çevre faktörü de yok değil tabi. Ben yine bir büyüğümün sözüyle tamamlamak istiyorum konuyu, biz hatayı yapana değil hataya karşıyız. Bu yaşam şekli bir hastalık, bir hata. Dilerim ki Rabbim kalplere şifa ilhamıyla huzur versin, kalpleri evirip çeviren Rabbim kalpleri düzeltsin.
Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle saygılar…

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER