Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

Cennette Baldan tatlı bir nehir

Muharrem Günay 18 Mayıs 2013 Cumartesi 03:00:00
  Mi’rac gecesi Resûlullah Efendimiz Cennette bir nehir gördüm, suyu baldan tatlı, soğukluğu kardan ziyâde, kokusu ise, miskten daha alâ idi. Cebrail Aleyhisselâma sordum:
-Bu nehirden kimler içer?
Cebrail (A.S.) dedi ki:
-Bu nehrin ismi Receb’dir. Senin ümmetinden bir kimse, Recen ayında oruç tutsa, size salât etse, Allahü Teâlâ bu nehirden o kula ikram edecektir.
Bu nehirden içmek isteyenler “Şehrullah” olan Receb’te oruç tutup çok salavat getirmelidir.
“Receb” kelimesi üç harftir. Kur’an harfleri ile R, C, B (Receb) ile yazılır. (R) harfi Allahın rahmetine, (c) harfi de kulun cürmüne, (b) harfi de kulun berî (günahlardan kurtulması, af olunması) olmasına delâlet eder. Allahu Teala (Ey kulum! Cürüm ve günah işledin. Rahmetimle seni oradan beri kıldım. İsyanını ve cürmünü bu ay hürmetine bağışladım, buyuracaktır. Bu harflerin, buna remz olduğunu, ulema böylece açıklamışlardır. Receb ayı çıktıktan sonra Allah’ın huzuruna varır, Allahü Teâlâ Receb ayına:
-Ey benim şehrim! Acep seni sevdiler mi? Kullarım sana saygı gösterdiler mi? Der.
Receb ayı sükut eder; konuşmaz. Cenab-ı Hak tekrar ve tekrar sorar. O vakit Receb ayı der ki:
-Ayıblar örten sensin Yâ Râb! Kullarına da başkalarının ayıplarını örtmek için emreyledin. Resûlün de bana “sağır ay” diye isim verdi. Ben kullarının taatini işttim mâsiyetlerini, günahlarını duymadım, diye cevap verir. Bunun için bu aya “Sağır ay” denilmiştir.
Allahü Teâlâ hazretleri:
-Sen benim şehrimsin, günahları işitmezsin. Kullarımı günahları ve isyanları ile mademki kabûl ettin; senin kabûl ettiğin gibi ben de, senin hürmetine onları mağfiret buyurdum. Günahlarına bir kere olsun nedamet etmek şartı ile, sende günah ve mâsiyet işleseler dahi, bir kere pişmanlık duyacak olurlarsa onları mağfiret buyuracağım, buyurur.
Receb ayına sağır denilemesinin sebebi şunlardır: İki Kirâmen ve kâtibin meleği bizimle beraber bulunur; yaptığımız iyilik ve kötülükleri yazarlar. Receb ayına mahsus olmak üzere yalnız hasenâtımızı/sevaplarımızı yazıp, seyyiyatımızı/günahlarımızı yazmazlar. Receb ayında tövbe edenlerin ve pişmanlık duyanların işledikleri günahlar meleklere gösterilmez ki, göreler. İşitmezler ki, yazalar.
Resûlullah Efendimiz buyurdular: “Muhakkak Receb Şehrullahdır. Yani Allahın ayıdır. Şaban ayı da benim ayımdır. Ramzan ise ümmetimin ayıdır” demişlerdir.
İmam-ı Suyutînin “Camiüssagir” adındaki kitabında Hazreti Ebu Hüreyre: “Resûlullah aleyhisselâmın Ramazandan sonra en fazla oruç tuttuğu ay Receb ile Şaban ayları idi.” Demektedir.
Recebin lûgat mânası; Tâzim yani büyüklenmedir. Kâbenin hâdimleri Receb ayının evvelinden sonuna kadar bu aya tâzîmen, hürmeten Kâbeyi açık tutarlar. Diğer aylarda ise, pazartesi günü ile perşembe hariç Kâbeyi kaparlar. Yani haftada iki gün açık bırakırlar ve derler ki:
“Bu ay Şehrullahdır. Bu beyt de, (yani evde) Allahın evidir. Kul da Allahın kulu olduğuna göre, biz nasıl men’edebiliriz kulunu; Allahın evinden; Allahın ayına” derler.
Beyt-il Makdis’de yani Kudüs mescidinde bir kadın vardı. Orada Allah rızası için hizmet ederdi. Receb ayı geldi mi; ibadetine ilâve olarak Receb ayına hürmeten her gün on iki İhlâs sûresi okurdu. Yine Receb ayı geldi. Âdeti olan on iki İhla’sı Recebe hürmeten okuyordu. Günlerden bir gün oğlunu çağırıp:
“ -Oğlum benim ölümüm yaklaştı. Bana bir emr-i Hak olursa Rabbime ibadet kıldığım, daima hizmetinde bulunduğum zaman giydiğim bu eski elbisemi bana kefen yap.” Diye vasiyet etti. Bir kaç gün sonra da öldü. (Yani oldu, mü’minler ölmez olurlar. Kâfirler ölürler,) Oğlu anasının vasiyyetini tutmadı. Ona yeni kefen aldı. Annesini yeni kefenlere sardı. Eski bir elbiseyi kefen yapmak dosta, düşmana karşı kendisine ağır gelmişti. O gece annesini rüyada gördü. Annesi ona:
-Niçin vasiyetimi tutmadın? Dİye sitem etti. Sabah olunca vasiyetini yerine getirmek üzere eski elbiseleri alarak kabristana yollandı. Annesinin kabrini açtı. Nasıl bu işi yapmasın, rüyasında annesi ona:
-Niçin vasiyetimi yerine getirmedin? Senden razı değilim. Hakkım sana helâl olmasın, demişti.
Bir de baktı ki, kabir bomboştu. Annesi kabirde yoktu. Şaşırmıştı. Dün buraya onu kendi eli ile gömmüş ve son vazifesini yapmıştı.
Ağlamağa başladı, şimdi ne yapacaktı? Kendisine şöyle nîda olundu, seslewnildi:
—İşitmedin mi, bilmedin mi? Bizim şehrimiz olan Recebe bir kimse hürmet etse, biz onu kabirde yanlız bırakmayız.
ASHABIN ÜÇ AYLIK PROĞRAMI
Üç aylar gelince Sevgili Peygamberimizin ashabı şöyle bir program yaparlardı:
• Sahabe-i Kiram Üç aylar ayına girince, kendilerini Kur’an okumaya verirler, oruç tutarlar. Çokça selat-ü selamda bulunurlardı.
• Ticaretle uğraşanlar borçlarını öderler, senelik hesaplarını yaparlardı.
• Zenginler ise mallarının zekâtını hesap eder, fakirlere dağıtırlardı ki, ihtiyaçlarını alabilsinler, sıkıntılarını gidersinler. Böylece toplum neşe ve huzur içerisinde Ramazanı yaşasın ve bayram yapsın.
• Hâkimler valiler, mahkûmlarla görüşürler, ekseriyetini affedip, tahliye ederlerdi.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti