Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Eyüp İMİR

TARİH

Tarihi olayları yeni nesillere aktarmak zorundayız. Tarihi olaylar, anıt heykellerle, antik şehirlerle, tapınaklarla, kitaplarla, resimlerle, türkülerle, destanlarla ve şiirlerle gelecek nesillere aktarılır.
Özellikle doğu dünyasında çoğunlukla türküler, destanlar şiirler kullanılır. Geçtiğimiz 12 Mart İstiklal Marşımızın kabul edilişinin 102. Yılıydı.
Mehmet Akif Ersoy tarafından yazılan Türk tarihini, binbeşyüz yıllık islam tarihinin bir özeti gibidir. Şairimiz bu şiirle Türk ve İslam tarihinden çok güzel örnekler vererek geçmişteki olayları hatırlatarak milletimiz o zor günlerde motive ve moral kaynağı oluşturmuştur. Osmanlının son zamanlarında okuma-yazma oranı yok denecek kadar azdı. Bakmayın siz latin alfabelerine geçilince millet cahil kaldı diyenlere.
Türk milleti Osmanlı coğrafyasının yedi bölgesinde savaşırken eğitimden bilim ve teknikten uzak kalmıştı. Latin harflerine geçmenin yanlış olduğunu söyleyenler millet ve medeniyet düşmanlarıdır. Harf Devrimiyle okuma yazma kolaylaşmış yabancı sözcükler Türkçemizden atılarak anlaşılır ve güzel dilimiz ortaya çıkmıştır. Bu yıl 18 Mart günü Çanakkale Savaşlarının 108. Yıldönümünü kutlayacağız.
İstiklal Marşımızı yazarak ünlü olan şairimiz -Çanakkale Şehitlerine- adlı bir şiir yazmıştır. Bu şiirle bizler o günkü savaşların ruhunu daha iyi anlıyoruz. Biz toplum olarak kitap okuma alışkanlığımız olmadığı için şairi sadece İstiklal Marşı ile tanıyoruz. Mehmet Akif’in Safahat adlı kitabı kişisel, toplumsal, tarih ve dini olayları çok güzel bir şekilde ifade eden bir kitaptır. Bugünkü gençlikten ne kadarının bundan haberi vardır?
ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker.
Gökten ecdat inerek öpse o pak alnı değer.
***
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid’i.
Bedr’in aslanları ancak bu kadar şanlı idi.
***
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın.
-Gömelim gel seni tarihe- desem, sığmazsın…
***
Herc-ü merc ettiğin edvâra yetmez o kitap.
Seni ancak ebediyyetler eder istiap.
***
Bu taşındır diyerek kâbeyi diksem başına.
Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına.
***
Sonra gök kubbeyi alsam da, rida namıyla.
Kanayan lâhdine çeksem bütün ecramıyla.
***
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan.
Yedi kandilli Süreyya’yı uzatsam oradan.
***
Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına.
Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına.
***
Türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem.
Gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem.
***
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana.
Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana.
Bugünkü gençliğin anlayamayacağı sözcükleri açıklamak gereklidir.
Makber: Mezar
Edvar: Devirler
Rida: Hacda giyilen giyişi
Mağbir: Güneşin battığı yer.
Bu güzel Anadolu’yu bizlere vatan yapan, ölüme koşarak giden tüm şehitlerimizi saygıyla ve rahmetle anıyoruz.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti