YAZIKLAR OLSUN, – Kocatepe Gazetesi

25 Ağustos 2014 Pazartesi 03:00:00
  Sadece puanlama yapanlara değil, adaletsiz uygulamalara, liyakatsiz atamalara göz yuman herkese…
Liyakatsiz kişiler, liyakat dağıtırsa nasıl adaletten bahsedilebilir? Liyakatsiz yönetici ne yapar? Kendinden daha liyakatli olan, eğitim camiasında önder okul müdürlerini eler tabi…
Sayın valim size güvenmek istiyoruz demiştim, haksızlık ettim sanırım, sizin de eliniz kolunuz bağlı. Böylesi bir siyasi ortamda Valilik yapmak ne kadar zor? Bürokrat kime inanacak, güvenecek? Partilere mi? Cemiyetlere mi? Sendikalara mı? Derneklere mi?
Şu üç okul müdürünü nasıl görevden aldılar? Nihat SELEK (Kocatepe Anadolu Lisesi Müdürü), Muhittin ÖZAŞKIN (Ali Çağlar Anadolu Lisesi Müdürü), Erol AVCIOĞLU (Merkez Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Müdürü) ve diğerleri… Ama bu isimler gerçekten Eğitim liderleri, gittikleri her okulda başarıyı yükseltmiş, kurumu çağdaş ve modern bir anlayışa kavuşturmuş, öğrencisi ve velisi tarafından takdirle karşılanan, Bakanlıkta okul müdürlerine seminer veren, öğretim görevlisi olarak görev yapan, Uluslar arası projelere imza atan, Bakanlık tarafından yönetici kılavuz kitapları hazırlatılan bu okul müdürlerini; hangi akla ve mantığa dayanarak görevlerine son verilmiştir. Allah aşkına açıklayın……
Bu okul müdürleri hangi nedenle sınıfta kaldı?
Hangi okul müdürleri 75 puanı alamadı. Bu puanlar kim tarafından verildi? Veli, Öğrenci, Öğretmen ve İlçe Milli Eğitim Müdürleri ve Şube Müdürleri….
Görünen köy kılavuz istemez dedik.
Bile bile toplum kandırılmaya çalışıldı. Öğrenci, veli ve öğretmen seçecek denildi. Yok böyle bir şey. Okuldaki öğretmen, veli ve öğrenci temsilcisinin payı toplamda 40 puan, İlçe Milli Eğitim Müdürü ve Şube müdürlerinin ki ise 60 puan olan bir yerde veli, öğretmen ya da öğrenci seçti diye toplum mühendisliği yapıldı ve başarılı da olundu.
Sayın bakan bile bu cümleleri sarf etti. Şimdi sayın bakana diyoruz ki okuldaki veli, öğrenci ve öğretmen temsilcilerinden tam puan alan okul müdürleri de 75 alamadı? Bu haksızlık değil mi? Bu sonuç sizce neden?
Kariyer ve liyakatin gözetilmediği bir sistem kimseye yar olmaz. Biz eminiz ki, bu süreçte, kollanan sendika mensupları arasında da ayrım yapıldı, kırgınlar oluştu, kalpler kırıldı. Adaletsizlik duygusunu, o sendikaya mensup olanlar da gördü.
Çünkü adil bir kıstas yok. Kime 60 puan verilecek diye bakıldığında, partiye mensubiyet, akraba mensubiyeti, sendika mensubiyeti, menfaat mensubiyetliği birden fazla faktör yer alıyor.
Bir de şu var, 60 puanı verecek olanlar da, bulundukları makamlara, haklarıyla mı geldi! Şube müdürlerinin, ilçe müdürlerinin görevlendirmesinde kariyer ve likayat mi hakim oldu? Tabi ki Hayır… Hakkıyla bir makama gelmeyenden Hz. Ömer adaleti beklenemez.
Bu nedenle, bu kadar kötü bir faktörün olduğu bir sisteme ancak bu sözlerle İSYAN edebiliyoruz. Eğitim Bir-sen dışında tüm sendikalar isyanda ve diyorlar ki; “bir hareket ancak kendinden daha üstün bir düzene yönelirse”, isyan adını alır. MEB’in kurmuş olduğu bu sistem iyi bir sistem değildir. Bu sistemin yıkılması için de İSYAN edilmelidir.
Şu an için Devlet içindeki paralel örgütün temizlenmesi adına, çok fazla ses çıkmıyor. Ama Sayın Valim, size sesleniyorum ve seslenmeye devam edeceğim; Lütfen adalete ve liyakate önem veriniz. Araştırınız, kimilerine 100 puan, kimilerine 90’ın üzerinde puanlar verilmiş, karşılaştırınız, ne yapmışlar. Devlet adına hangi başarıların altına imza atmışlar, lütfen araştırınız. Lütfen sayın valim sorgulayınız, önünüze gelecek görevlendirme taleplerine bakınız. Allah aşkına, biraz vicdan, biraz kamu ahlakı, biraz kamu vicdanı adına sizden istirham ediyoruz.
Ya 75 puanın üstünde puan alanlar! Acaba haktan, adaletten yoksun bu ortamda bu meslektaşlarımız durumlarını içlerine sindirebilecekler mi?
Her türlü vicdansızlığın, ahlaksızlığın, terbiyesizliğin ve adaletsizliğin sona ermesi tek temennimizdir.
(Bir Eğitimci)