Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

SÜRÜDEN AYRILANI KURT KAPAR – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 26 Mayıs 2014 Pazartesi 03:00:00
  Müslim’in bir rivayetinde ibni Mes’ûd şöyle demiştir: “Şüphesiz Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bize hidayet yollarını öğretmiştir. İçinde ezan okunan mescidde namaz kılmak da hidayet yollarındandır”. (Müslim, Mesâcid 256–257. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 46; Nesâî, İmâmet 50; İbni Mâce, Mesâcid 14)
Abdullah ibni Ömer radıyallahü anh’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Ben, insanlarla Allah’tan başka ilâh olmadığına, Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet edip, namazı tastamam kılıp, zekâtı hakkıyla verinceye kadar savaşmakla emrolundum. Bunları yaptıkları zaman kanlarını ve mallarını benden korumuş olurlar. İslâm’ın gerektirdiği haklar bunların dışındadır. Onların kalplerinde gizledikleri şeylerin hesabı da Allah’a aittir.” (Buhârî, İmân 17, 28, Salât 28, Zekât 1, İ’tisâm 2, 28; Müslim, İmân 32–36. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Cihâd 95; Tirmizî, Tefsîru sûre (88); Nesâî, Zekât 3; İbni Mâce, Fiten 1–3)
İslamiyet cemaatle namaz kılmaya büyük bir önem vermiştir. Resûlullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Sürüden ayrılanı kurt kapar.”
“Üç (veya daha fazla) kişiler, bulundukları yer ister şehir is¬ter çöl olsun, vakti gelen bir namazı cemaatle kılmadıkları takdirde, şeytan onları doğru yoldan saptırır. Öyleyse namazlarınızı cemaat¬le kılmayı ihmal etmeyiniz. Bir kurt, sürüden ayrılan bir koyunu tuzağa düşürerek kaptığı gibi, şeytan da cemaatten ayrılan bir müslümanı kandırarak tuzağına düşürür. Sonra da onu dilediği gibi kullanır.” (Ahmed. İmam Suyuti, Camiu’s-sağir, Aydın yayınevi: 1/734)
Resûlullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Namaz kılmak veya Allah’ı anmak için camiye giren bir mümine, Yüce Allah, kaybolmuş oğlunu bulan bir kimsenin sevinmesi kadar sevinir.” (Ebu Hüreyre. İmam Suyuti, Camiu’s-sağir, Aydın yayınevi: 1/732)
Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Kim sabah akşam camiye gider gelirse, her gidip gelişinde Allah Teâlâ o kimseye cennetteki ikramını hazırlar.” (Buhârî, Ezân 37; Müslim, Mesâcid 285)
Sabah akşam camiye gidip gelmekten maksat, sadece sabah ve akşam namazına gidip gelmek değil, beş vakit namazda camiye gidip gelmektir. Çünkü hadiste geçen “gudüv” kelimesi sabahtan güneşin zevâline kadar geçen zamandaki gidiş gelişi, “ravâh” da zevâl vaktinden gecenin evveline kadar olan zamandaki gidip gelişleri ifade eder. Böylece bu iki kelime, bir gün boyunca yapılan yürümeleri kapsamına alır. Nitekim dilimizde de bir insan için “sabah akşam yürür” denilince aynı mâna anlaşılır. Cami ve mescidlere gidip gelmekten maksat namazları cemaatle kılmaktır. Gidip gelmeler bu sevaba ulaşmanın vesilesidir. Harekette bereket vardır. Samimi niyet ve ihlâsla yapılan her iş ve davranış karşılığında Cenâb-ı Hakk’ın ecir ve mükâfat vereceği inancı, dinimizin bize öğrettiği temel prensiplerden biridir. Allah Teâlâ, mü’minlerin yapacağı hayırlı işler ve güzel davranışlar karşılığında onlara cennette pek çok ikram hazırlatır. İşte beş vakit namaz için cami ve mescidlere giden mü’minlerin de bu ikramlardan büyük hissesi olduğunu bu hadisten açıkça öğrenmiş olmaktayız.
Efendimiz bir hadis-şeriflerinde:
“Her kim, kırk gün sabah namazını ilk tekbiri kaçırmadan imam ile kılarsa, ona iki tane beraat verilir. Birisi nârdan, yani; cehennemden berâ’at, birisi de münafıklıktan berâ’attır” buyuruyor. “İlk tekbire yetişecek şekilde, kırk gün cemaatle kılana Cennet vacip olur.” (Ebu Ya’la)
Hazreti Enes’ten rivayet edilen başka bir hadiste ise: “Kim kırk gün, iftitah tekbirini kaçırmadan cemaatle namaz kılarsa, kendisine iki beraat yazılır; ateşten beraet, nifaktan beraet” buyrulmuştur.(Tirmizi, Salât 178, (241).
Peygamber efendimiz, bu hadis-i şeriflere göre, ilk “Allahu ekber!” demeyi kaçırmamak şartıyla, bir insan kırk gün sabah namazını camide cemaatle kılmaya muvaffak olursa ikinci hadise göre ise kırk gün cemaatle camide namaz kılarsa kendisine, iki tane şehâdetnâme verilir, iki tane berat verilir. Birisi, cehennemden azatlık beratı; “Sen cehenemlik değilsin, cehenneme girmeyeceksin, bu senin kurtuluş belgendir” diye kendisine bir belge, cehennemden kurtuluş belgesi verilir. Bir tanesi de münafıklıktan kurtuluş belgesi; “Sen münafık bir kul değilsin, sen has bir müslümansın, iyi bir müslümansın, al bu senin medâr-ı iftiharındır” diye yazılmış bir belge verilir diyor.
Bir başka hadisi şerifte ise:
“Karanlıkta mescidlere yürüyenlere kıyamet günü tam bir nuru (aydınlığı) müjdele!” (Ebû Dâvud ve Tirmizî) uyrulmuştur.
Vehb İbni Münebbih rivayet eder ki: “Kıyamet gününde mescidlerin her birisi dirilir. Yakut ile süslenmiş gemi suretine getirilirler. Her mescid kendi ehline şefaat eder. Her mescidin ehli o mescid üzerine binerek sırat üzerinden geçer.” (Şeyh Abdurrahman Bin Yusuf; İmadü’l İslam/İslamın Temel Kitabı, Namaz Kitabı, sayfa:134. Çeviren: Mehmet Rahmi)

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER