Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Eyüp İMİR
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

26 AĞUSTOS – Kocatepe Gazetesi

Eyüp İMİR 26 Ağustos 2017 Cumartesi 15:14:13
 

Sakarya Zaferi’nin kazanılmasından sonra Yunan kuvvetleri önceden hazırlamış oldukları Eskişehir, Kütahya ve Afyonkarahisar doğusundaki bir hatta çekilerek bu hattı kuvvetlendirmeye ve savunma tedbirleri almaya başlamışlardı. Türk ordusu Sakarya savaşını kazanmış olmasına rağmen henüz düşman ordusunu yok edecek durumda bulunmuyordu. Bu nedenle hemen büyük Türk taarruzu için hazırlıklara başlandı. Türk insanının insanüstü gayretleriyle 1 yıl silah ve cephane temin etme, eğitim hazırlıkları yapmakla geçti. Yapılan hazırlıkların tatmin edici olduğunu gören Türk Başkumandanlığı batı cephesinde Yunan ordusuna karşı yakın bir gelecekte taarruza geçilmesi kararını Haziran 1922’de verdi. 6 Ağustos 1922’de ordu birliklerine gizli olarak taarruz hazırlıklarını tamamlamaları bildirildi.
20 Ağustos 1922’de batı cephesinin karargahı bulunan Akşehir’de Başkomutan Mustafa Kemal, cephe komutanı İsmet Paşa ve Erkânı Harbiye Umumiye Reisi (Genel Kurmay Başkanı) Fevzi Paşa arasında bir mülakat yapılarak taarruz plânının tüm ayrıntılarına kadar son şeklini verdiler. Taarruz plânının amacı düşmanı geri çekilmeye mecbur etmek değil ani bir baskınla yok etmek üzere hazırlanmıştır.
Bu sırada Yunanlıların Afyonkarahisar’da dört, Eskişehir ve Seyitgazi’de 3 tümeni mükemmel bir şekilde sağlamlaştırılmış mevzilerde bulunuyordu.
26 Ağustos sabahı Mustafa Kemal, İsmet ve Fevzi paşalar taarruz harekatını sevk ve idare için Kocatepe’de bulunuyorlardı. Saat 05.30’da Türk topçusu düşman mevzilerine şiddetli bir topçu ateşi açtı. Bu mevziler hakkında bir İngiliz kurmay subayı “Türkler bu mevzileri beş altı ayda düşürebilirlerse bir günde düşürdüklerini söyleyebilirler” demişti. Türk topçusunun maharetli ve kuvvetli atışı ile mevziler bir saatte düştü. Bundan sonra piyadeler süngü hücumuna başladı. Düşman mevzilerinden atıldı. 27 Ağustos 1922’de şehrimiz Afyonkarahisar düşman işgalinden kurtuldu. Şimdiki Zafer Müzesi yeni komuta karargahı oluyordu. Yunan orduları güneyden ve doğudan birinci ve ikinci Türk Ordularıyla, kuzeyden ve batıdan da süvarilerimiz tarafından kuşatıldı.
30 Ağustos günü Mustafa Kemal muharebeyi kendisi idare etti. Çember içine alınan Yunan ordusunun büyük bir bölümü Dumlupınar’da imha edildi.
Bu kesin zafer üzerine Başkumandan günlük emriyle ordumuza yeni hedefini gösterdi.
“Ordular ilk hedefiniz Akdenizdir” bundan sonra bir yıldırım yürüyüşü başladı. Yunan Başkomutanı Trikopis ve heyeti esir alındı. Türk kuvvetleri 9 Eylül günü güzel İzmir’e girdiler, düşmanı denize döktüler. Gazi Mustafa Kemal’in evvelce milletine yaptığı vaat gerçekleşmiş düşman Anadolu’nun harim-i ismetinde imha edilmiştir.
Harim-i İsmet (Namus ocağı, kutsal ocak)
Bu zafer bir millet tarafından tamamen benimsenen bir fikrin ne kadar kudretli canlı kuvvet olduğunu bütün aleme gösteren bir örnektir.
Türk milleti tek bir insan gibi bir birlik göstererek haklarını elde etmiş, vatanını şeref ve haysiyetini kurtarmıştır.
Günümüzde bu büyük zafere çamur atmaktan çekinmeyen “Keşke Yunan galip gelseydi” diyen densizler tarih bilmeyenler vardır. Büyük Türk Ulusu bunlara gerekli cevapları verecektir.
Her 30 Ağustos Zafer Bayramı bu gibi vatan hainlerinin suratına şamar gibi inecektir.
30 Ağustos Zafer Bayramının 95. Yıldönümü Türk Ulusu’na, vatanseverlere kutlu olsun.
Ne Mutlu Türküm Diyene…

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER