Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

BİR KAVME EN ALÇAĞI REİS OLURSA O KAVİM HELÂK OLUR

Muharrem Günay 24 Aralık 2013 Salı 02:00:00
  İslâm dininde emânetleri (devlet işlerini) ehline vermek ve insanlar arasında mü’min, müşrik ayrımı yapmadan adaletle hükmetmek asıldır. Hz. Âdem’den başlayarak günümüze kadar gelen bütün peygamberler Allah’ın varlığı ve birliğini ilan ederken aynı zamanda haksızlığa, hırsızlığa, rüşvete, adaletsizliğe ve zulme karşı çıkmışlar, zalimlerin karşısında, mazlumların yanında yer almışlardır.
Yüce Allah (c.c.) Kur’an-ı Kerim’de:
“Şu bir gerçek ki, Allah size emanetleri (devlet yönetimini), ehil olanlara vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emrediyor.” (Nisa/58) buyuruyor.
Sevgili Peygamber Efendimiz de (s.a.v.) bir hadisi şeriflerinde “Altı konuda bana söz verin, ben de sizin cennete gireceğinize kefil olayım” buyurduklarında; Ashab: “Ey Allah’ın Resûlü onlar nelerdir?” dediler.
Resûlü Ekrem efendimiz: “Namaz, zekât ve emanete riayet, nefsi zinadan, mideyi haramdan, dili kötü sözlerden korumaktır” cevabını verdiler. (Feyz’ül kadir c: 2 sayfa: 95 (et-Tergib ve’t terhib c:1, sayfa: 246)
“BAŞINIZA EN ALÇAĞINIZ REİS OLURSA…”
Hz. Ali’den gelen bir rivayette ise Sevgili Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) bir gün:
“Ümmetim on beş şeyi yapmaya başlayınca ona büyük belâlar iner!” buyurdu. Yanındakiler:
“Ey Allah’ın Resûlü! Bunlar nelerdir?” diye sordular.
Resûlullah Efendimiz (sav) şöyle buyurdu:
“1- Millî servet, fakir fukaraya uğramadan sadece zengin ve mevki sahibi kimseler arasında gidip gelen bir metâ haline gelirse,
2- Emanet ganimet ve fırsat bilinip hıyanet edildiği zaman,
3- Zekât (ödemeyi ibadet bilmeyip bir angarya ve) ceza telâkki ettikleri zaman.
4- Kişinin karısının kötü emirlerine itaat ettiği zaman,
5- Anne hukuku sıkça çiğnendiği zaman,
6- Baba hukuku sıkça çiğnendiği zaman.
7- Arkadaşın kötü emirlerine itaat arttığı zaman,
8- Mescitlerde rızay-ı İlâhî gözetmeyen husûmet, alış-veriş, eğlence ve siyaset vs. ile ilgili sesler yükseldiği zaman.
9- Kavme, onların en alçağı reis (devlet başkanı) olduğu zaman,
10- Zorba kişiye zararı dokunmasın diye hürmet edildiği zaman;
11- Şarap meşrû sayılarak içildiği zaman,
12- İpek (haram bilinmeyip erkekler tarafından) giyildiği zaman;
13- Şarkıcı kadınlar arttığı zaman;
14- Türlü çalgı âletleri arttığı ve sıkça çalınır olduğu zaman,
15- Bu ümmetin sonradan gelen nesilleri, önceden gelip geçenlere (çeşitli ithamlar ve bahanelerle) hakaret ettiği zaman artık kızıl rüzgârı, zelzeleyi, yere batışı veya suret değiştirmeyi ya da gökten taş yağmasını bekleyin.” (Kütüb-ü Sitte, 14/340; Tirmizî, Fiten 31, (2307)
Ülkemizdeki manzaraya yukarıdaki ayet ve hadisler penceresinden bakıldığında durum vahimdir. Emanetler ehline verilmemiş, haksızlık hukuksuzluk başını almış yürümüştür. Yolsuzu, hırsızı yakalamak suç olmuş, yolsuzluklar ve adaletsizlikler üzerine giden devlet görevlilerine aba altından sopa gösterilir olmuştur. Millet fakrü zaruret içerisinde inim inim inlerken, Peygamber Efendimizin ifadesiyle milli sevet fakir fukaraya uğramadan sadece zengin ve mevki sahibi kimseler arasında gidip gelen bir metâ haline gelmiş, rüşvet başını almış yürümüştür.
ALLAH BÖYLE BİR MİLLETİ CEZALANDIRIR
“Bir millet, şaref-i İslâm ile müşerref olmuş olsa dahi, eğer zulüm ve haksızlık yollarına sapar, zalime yardımcı olur ve ahlaksızlığı alkışlarsa, o millet mutlaka cezasını görür ve asla beka bulamaz. (yani yaşayamaz) Buna karşılık, kâfir bile olsa hak ve adaletle milletini sevk ve idare ederse, payidar olur. Çünkü birincisi kavlen yâni sözde Müslüman’dır. İkincisi ise fiilen yani icraatıyla müslümandır. Bunun içindir ki, kavlen Müslüman olan yıkılır, fiilen Müslüman olan beka bulur.”(Envârul Kulub cilt 2, s. 274, Elhac Muzaffer Ozak)
Buna benzer sözleri Siyasetnamesinde ünlü Selçuklu veziri Nizamül Mülk söylemiştir:
“Bir melik (devlet başkanı) inkâr ve küfürle ayakta kalır, fakat adaletsizlikle ayakta kalamaz” (El Siyasetname)
Yazımıza Peygamber Efendimiz’le nokta koyalım:
“- Kavme, onların en alçağı reis olduğu zaman, artık kızıl rüzgârı, zelzeleyi, yere batışı veya suret değiştirmeyi ya da gökten taş yağmasını bekleyin. ((Kütüb-ü Sitte, 14/340; Tirmizî, Fiten 31, (2307)

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti