Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

BİZİMLE MÜNAFIKLAR ARASINDAKİ FARK SABAH VE YATSI NAMAZININ TERKİDİR

Muharrem Günay 23 Mayıs 2014 Cuma 03:00:00
  Ebu Dâvûd da bu hadis-i şerifi kaydederken Hz. Peygamberin: “Senin için bir ruhsat göremiyorum” dediğini kaydetmekte ve bu hadisi ibn Ummu Mektum’dan rivayet etmekte, bu müsaadeyi isteyenin de o olduğunu beyan etmektedir. (Ebu Davud, Salât 46; İbn Mâce, Mesâcid 17.)
İbni Abbas (r.a.)’dan da şöyle dediği rivayet edilmektedir: Resulullâh (s.a) buyurdu ki: “Her kim ezanı işitirse (cemaate) gelmesini engelleyecek bir özrü yoksa…”
—Ashab-ı kiram: özür nedir diye sorunca, Hz. Peygamber:
“Korku veya hastalık” cevabını verir. “… Onun (tek başına) kıldığı namazı kabul olunmaz.” Ebu Muhammed Abdulhak der ki: bu hadisi Mağrâ el-abdî rivayet etmektedir. (Ebu Dâvûd, salât 46.)
Doğrusu ise, bunun ibn Abbas’a kadar ulaşan bir hadis olduğudur ve şöyledir: “Her kim ezanı işitir de (cemaatle namaza) gelmezse onun namazı olmaz.” Bununla birlikte Kasım b. Esbağ bunu kitabında zikrederek şöyle demiştir: Bize kadı İsmail b. İshak anlattı, bize Süleyman b. Harb anlattı, bize Şu’be, Habib b. Ebû Sabit’ten, o Said b. Cü-beyr’den, o İbn Abbas’tan rivayetle dedi ki: Peygamber (s.a) şöyle buyurdu:
“Her kim ezanı işitir de -özrü olmaksızın- gelmezse namazı olmaz.” Sıhhat bakımından bu senede diyecek yoktur. Çünkü Ebu ishak, Mağrâ el-Abdî’den, rivayette bulunmuştur.
İbn Mes’ud da der ki: Bizim gördüğümüz şu ki; Namazdan münafıklığı bilinen münafıklardan başkası geri kalmıyordu.(Müslim, Mesâcîd 256; Ebû Dâvûd, Salât 46; Nesâî, İmame 50.)
Peygamber (s.a) da şöyle buyurmuştur: “Bizimle münafıklar arasındaki fark, yatsı ve sabah namazını cemaatle kılmaktır. Münafıklar ise bu iki namaza gelip katılamazlar.”
İbnu’l-münzir der ki: Bizler Peygamber (s.a)’ın ashabından birden çok kimseden şöyle dediğini rivayet etmişizdir: “Her kim ezanı işitir de herhangi bir özrü olmaksızın cemaate gelmezse onun namazı olmaz.” Bunu rivayet edenler arasında, İbn Mes’ud ve Ebu Musa el-Eş’arî de vardır. Aynca Ebu Davud’un rivayetine göre, Ebu Hureyre şöyle demiştir:
Resûlullah (s.a) buyurdu ki: “Genç (sahabe)lerime emir vereyim, bana demet demet odun toplasınlar, sonra bir mazeretleri olmaksızın evlerinde namaz kılanların yanlarına gideyim ve onların başlarına evlerini yakayım diye içimden geçirdim.” (Buhari, “ ezan “, 29,34; Müslim, “ mesacid”, 251–254) İşte bu, cemaatle namaz kılmayı farz kabul edenlerin ileri sürdükleri delildir.
Bunlar zahirleri itibariyle vücub (farziyet) ifade ederler. Ancak cumhur (çoğunluk) bunları cemaatle namazlara katılma emrini te’kid edici/kuvvetlendirici ifadelerdir, diye yorumlamışlardır. Bu yorumlarına delil olarak da İbn Ömer ve Ebu Hureyre’nin (cemaatin faziletine dair az önce geçen) hadislerini göstermişlerdir. Ashab-ı kiramın konu ile ilgili söyledikleri sözleri ve hadis-i şerifte geçen “namazı olmaz” şeklindeki ifadeleri de mükemmellik ve fazilet ifade edecek şekilde yorumlamışlardır. Nitekim Hz. Peygamberin ibn Ummu Mektum’a söylediği: “O halde çağrıya cevap ver (yani cemaatle namaza katıl)” emrini de mendupluk (yapılması dince güzel olan şey) ifade edecek şekilde yorumlamışlardır.” Hz. Peygamberin: “… Diye içimden geçirdim” hadis-i şerifi kesin vücuba delil değildir. Çünkü böyle bir şeyi içinden geçirmiş fakat yapmamıştır. O bakımdan bu hadisi cemaatten ve cuma namazından geri kalıp katılmayan münafıklara bir tehdit şeklinde anlamak gerekir. Nitekim bu hususu Müslim’in Abdullah’tan yaptığı şu rivayet de açıklamaktadır:

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti