Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

CİHAT VE CİDAL VE KITAL KAVRAMLARI ARASINDAKİ FARK

Muharrem Günay 9 Kasım 2015 Pazartesi 02:00:00
  Cihat, cidal ve kıtal kavramları birbirine yakın gibi görünürler ama aralarında belirgin farklar vardır. Kıtalde savaşmak, katledip öldürmek esastır. Cidal, bir üstünlük kavgası, menfaat çekişmesi, galibiyet mücadelesidir. Cihat ise “gayret etmek, ceht etmek, olanca gücünü ve kuvvetini sarf etmek” demektir. Fakat cihatta bir şart var ki onu diğerlerinden net biçimde ayırır; “fisebilillah” yani Allah yolunda olma şartı; Kur’an namına ve İslâm uğrunda olma şartı. “Savaş ve cidal” ancak bu şartın gerçekleşmesi halinde “cihat” olurlar.
Yüce kitabımızda şöyle buyrulur: “Ey iman edenler! Sizleri acıklı bir azaptan kurtaracak bir ticaret göstereyim mi? Allah ve Resulüne iman edip, mallarınız ve canlarınızla Allah yolunda cihat edersiniz.” (Saf Sûresi, 10-11)
Demek ki cihatta gaye, âhiretimiz için bir ticaret yapmaktır. Allah’ın rızasını kazanmaktır. Cihat en kısa anlamıyla İslâm’ın çizdiği sınırlar içerisinde “İ’lâ-yı Kelimetullah” tır. Yâni Allah’ın adını yüceltmek için yapılan her türlü faaliyettir.
O halde, cihat yapmaktaki gaye; başkalarını öldürüp Cehenneme göndermek değil, nefsimizi ve diğer nefisleri Cehennemden kurtarmaktır. Cihat, bu yönüyle, insan kurtarma savaşının adıdır.
Haksız yere bir cana kıymak çok büyük zulüm ve haksızlıktır. Nitekim yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurur: “Haksız yere bir insanı öldürmek bütün insanları öldürmek gibi büyük zulümdür, bir insanı kurtarmak da bütün insanları kurtarmak gibidir.” (Maide, 5/34) Hal böyle olunca haksız yere savaşmak ve savaşa sebep olmak büyük bir günah olduğu gibi aynı zamanda da zulümdür.(Muharrem Günay, Namazı İkâme Etmek,269)
Cihat adı altında bir müslümanın bir müslümanı öldürme olayı ise hem öldüren hem de öldürülen açısından son derece kötüdür. Buhari ve Müslim Ebu Bekre’den yaptığı bir rivayete göre Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “İki Müslüman birbirine kılıç çekerse, öldüren de öldürülen de cehenneme gider.” (Ebu Bekre der ki:) ‘Ey Allah’ın Resulü! Kâtili anladık da, ya maktul niçin cehenneme gider?’ dedim. “Çünkü o da-bütün gücüyle- arkadaşını öldürmek için çaba gösteriyordu.” diye buyurdu.” (Buharî, İman, 22; Rikak, 31; Fiten, 10; Müslim; Fiten, 14). Cehenneme girmeleri, kâfir olduklarından ötürü değil, işledikleri suçtan dolayıdır. Hadiste geçen “Çünkü o da -bütün gücüyle- arkadaşını öldürmek için çaba gösteriyordu.” ifadesi, öldürmeye teşebbüs etmeyenlerin, canını ve malını korumak için çaba gösterirken ölenlerin, sorumlu olmadığını göstermektedir. Muharrem Günay, Namazı İkâme Etmek,270)

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER