Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

EMLAKÇILAR, MÜLKİYETLERİNDEKİ DAİRELERİN ZEKÂTINI VERMEKLE YÜKÜMLÜ MÜDÜRLER?

Muharrem Günay 25 Haziran 2014 Çarşamba 03:00:00
  Emlakçıların ticari amaçlı olarak al›p sattıkları daireler zekâta tabidir. Buna göre, büro, ikamet gibi kullanım amaçlı olmayıp alıp satmak için emlakçıların ellerinde bulunan dairelerin, borçları çıktıktan sonra piyasa değeri nisap miktarına ulaşmış ve üzerinden bir yıl geçmiş ise krkta bir oranında zekâtının verilmesi gerekir. (Din İşleri Yüksek Kurulu Kararı: 30.06. 2010/66)
Şirket ortakları nasıl zekât verirler?
Fiilî olarak bir Şirketin ortağı olan kişi, şirketin büro, alet vb. duran varlıklar dışındaki dönen varlıklarından kendi hissesine düşen miktarın, nisaba ulaşması ve üzerinden bir yıl geçmesi hâlinde zekâtını vermesi gerekir. Sanayi sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin;
duran varlıkları (üretim aletleri, makine vb.) zekâttan muaf; borçlar, malzeme, işçilik, üretim, pazarlama, yönetim, finansman vb. giderlerin maliyet hesaplar› yapılıp çıkarıldıktan sonra dönen varlıkları (yarı mamul ve üretilmiş mallar, hammaddeler, nakit para, çek vs.) ise net kâr ile birlikte % 2,5 (Kırkta bir) oranında zekâta tabidir. (Din İşleri Yüksek Kurulu Kararı: 30.06. 2010/66)
Hisse senetleri zekâta tâbi midir?
Borsada alınıp satılan hisse senetlerine yatırım yapan kişinin, sahip oldu¤u hisse senetlerinin değeri, nisap miktarına ulaşması ve üzerinden bir yıl geçmesi hâlinde % 2,5 (kırkta bir) oranında zekâtını vermesi gerekir. Fiilî olarak bir şirketin ortağı olan kişi ise, şirketin büro, alet vb. duran varlıkları dışındaki dönen varlıklarının, nisap miktarına ulaşması ve üzerinden bir yıl geçmesi hâlinde zekâtını vermesi gerekir. ( Din İşleri Yüksek Kurulu Kararı: 30.06. 2010/66)
Zekât ve fitre kimlere verilir?
Zekât ve fitrenin kimlere verilebileceği Kur’an-ı Kerim’de belirlenmiştir. (Tevbe Sûresi, 60) Bunlar; fakirler, düşkünler, esaretten kurtulacaklar, borçlu düşenler, Allah yolunda cihada koyulanlar (mukaddesatı korumak için mücadele verenler, ilim tahsil edenler), yolda kalmış olanlar, zekât toplamakla görevlendirilen memurlar ve müellefe-i kulûb adı verilen, kalpleri İslam’a ısındırılmak istenen kimselerdir. (Din İşleri Yüksek Kurulu Kararı: 30.06. 2010/66)
Zekât kimlere verilmez?
Zekât ve fitrenin, Tevbe suresinin 60. Ayetinde sayılanlar dışında kalan kişi ve kuruluşlara verilmesi caiz değildir. Ayrıca zekât verilecek kişi, bu şartları taşısa bile zekât mükellefleri;
1) Ana, baba, büyük ana ve büyük babalarına,
2) Oğul, oğlun çocukları, kız, kızın çocukları ve bunlardan doğan çocuklarına,
3) Müslüman olmayanlara,
4) Karı-koca birbirlerine, zekât veremez. (Din İşleri Yüksek Kurulu Kararı: 30.06. 2010/66)
Zekât ve fitre, hayır kurumlarına verilebilirmi?
Aldıkları zekât ve fitreleri bir fonda toplayıp bunu yalnızca Tevbe suresinin 60. ayetinde belirtilen yerlere sarf ettikleri bilinen ve kendilerine her bakımdan güvenilen kimseler eliyle yönetilen dernek, kurum ve yardımlaşma fonlarına zekât ve fitre verilmesinde dinen bir sakınca yoktur. (Din İşleri Yüksek Kurulu Kararı: 30.06. 2010/66)
Ücretlilere zekât verilebilir mi?
İslam’da zekât ve fitrenin, kişilerin sınıf ve meslek gruplarına bakılmaksızın, kimlere verilip verilemeyeceği açıkça belirlenmiştir. Bu itibarla, belli bir geliri olduğu hâlde, bu geliriyle asgari temel ihtiyaçlarını karşılayamayan ve başka bir mal varlığı da bulunmayan kişilere zekât verilebilir. (Din İşleri Yüksek Kurulu Kararı: 30.06. 2010/66)

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER