Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy

HALKIN TALEBİ – Kocatepe Gazetesi

Murat Arısoy 24 Mayıs 2017 Çarşamba 13:03:53
 

15 Temmuz 2016’da ülkemize yönelik işgal harekâtının taşeronu, FETÖ’cülerin yargılanmaları başladı. Yargılanma sırasında mahkeme salonu dışında bekleyen vatandaşlar, “Bu hainleri idam edin” diye feryat etti.
Halkın talebi ve beklentisi, terör suçlarının yanı sıra cinsel istismar suçlarını da kapsayan bir idam cezası.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu talep dile getirildiğinde, konunun Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından görüşülmesi gerektiğini, böyle bir düzenleme gelirse bekletmeden onaylayacağını birkaç defa kamuoyuna açıkladı.
O zaman söz de karar da yetki de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde.
Peki Meclisimiz’de bu doğrultuda bir hareketlilik var mı?
Milletvekillerimiz sağolsunlar, Facebook ve Twitter gibi sosyal medya mecralarında “İdam talep ediliyor” mesajlarını beğenmekle meşguller.
Evet, sadece beğeniyorlar.
Yorum bile yapmıyorlar.
Bir milletvekili çıkıp “Halkımızın talebi, bizim talebimizdir. Hazırlık yapıyoruz” demiyor.
Başka milletvekili “Bu konunun artısı nedir, eksisi nedir? Caydırıcılığı var mıdır, yoksa caydırıcılıktan uzak mıdır?” diye sormuyor.
Ya da başka bir milletvekili, “Halkımız talep etse de bu tür cezalandırmalara karşıyım” demiyor.
Yorum yapmayacaksanız, icraat yapmayacaksınız, halkın talebini dinlemeyecekseniz; neden milletvekilliği görevinizi sürdürüyorsunuz?
Susarak ve halkın talepleri doğrultusunda çalışmayarak ben bile milletvekilliği yapabilirim.
Milleti oyalamayın Allah aşkına.
Görüşünüzü söyleyin, raporunuzu sunun, kanun tasarısının hazırlanmasında rol oynayın; ya da tam tersi kanun tasarısının imzalanmaması için kampanya yürütün.
Ama millete karşı şeffaf olun.

 

AVRUPA BİRLİĞİ,
HALDEN ANLAMAZ
Söz konusu “idam” cezası olunca hemen akıllara, “Avrupa Birliği ile ilişkilerimiz ne olur” sorusu geliyor. Avrupa Birliği ülkelerinin hemen hepsinde idam cezası kaldırılmış. Benim kabataslak gördüğüm kadarıyla Yunanistan’da savaş, silahlı ayaklanma, kuşatma ve genel seferberlik durumlarında idamın uygulanmasına yönelik bir hüküm bulunuyordu. Fakat bu düzenleme, daha sonra kaldırıldı mı, bilemiyorum.
Türkiye’de yaşanan 15 Temmuz, silahlı bir ayaklanmaydı. Hapis cezası ile vicdanlardaki yaralar tedavi edilebilir mi, sorgulamak gerekiyor.
Bir başka nokta da şu: Avrupa Birliği, kendi şartlarına göre düzenlemeler yapmış. Hangi ülkede askeri darbe, kalkışma tehlikesi ve tehdidi var? Avrupa Birliği’nin şartları ile ülkemizin şartları aynı değil. Bunu görerek değerlendirme yapmalıyız.
Önünde sonunda Türkiye, Avrupa Birliği prangasını kırıp atacak.

 

TÜM DELİLLER
SABİT OLMALI
“İdam” denilince, vicdanlarda olumlu yankılar göremiyoruz. Adnan Menderes, Deniz Gezmiş, Erdal Eren’in, Mustafa Pehlivanoğlu’nun idamlarını düşünüyoruz. Adnan Menderes’in de, Deniz Gezmiş’in de hataları olabilir, ama bu hatalar idamı gerektirmezdi. Erdal Eren ve Mustafa Pehlivanoğlu ise 1980 Darbecileri’nin çarpık zihniyeti dolayısıyla idam edildi.
İdam kararı verilirken çok titiz davranılmalı, tüm deliller sabit olmalı. Bunu özellikle vurguluyorum. Çünkü Türkiye’de FETÖ güçlüyken idam cezası gelmiş olsaydı, Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, “terör örgütü kurma” isnadıyla asılmış olacaktı.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti