Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

NAMAZDAN DAHA SEVİMLİ BİR ŞEY VARMI?

Muharrem Günay 9 Mart 2014 Pazar 02:00:00
  Bir zata “namazda bir şey hatırlar mısın?” Diye sorulduğunda, “Bence namazdan daha sevimli bir şey yoktur ki onu hatırlayayım” buyurmuştur.
Zeyne’l-Âbidîn hazretlerinin evi yanıyordu. Bağrışanların çığlıkları ise mahalleyi altüst ediyordu. Fakat Zeyne’l-Âbidîn’de hareket yoktu. Yangını söndürdükten sonra içeriye girenler onu namazda buldular. Selâm verip de namazı bitirince hayretle sordular:
— Evin bir köşesi tutuştu, yanıyordun, feryatlarımızı duymadın mı? O da şöyle cevap verdi:
— Duydum duymasına da, öteki tarafın ateşi, bu ateşin heyecanını bastırdı. Onun için mühimsemedim.
Ashab-ı kirâm’dan Sait bin Hayseme’nin atını çalıyorlardı. Görenler atın çalındığını bağırarak duyurdular. Ama Sait bin Hayseme’de bir hareket yoktu. Ona:
— Neden atının peşinden gitmedin, dediler.
Şöyle karşılık verdi:
— Namazdaki hazzım ve zevkim, bana atımdan çok daha değerli geldi de ondan. İşte, maneviyat büyüklerinin ve şuurlu dindarların namazları böyledir.
Seleften bazıları, vesvese korkusundan, namazlarını acele kılarlardı. Rivayet ediliyor ki, Ammar b. Yâsir (r.a) bir keresinde namazını acele olarak kıldı. Orada bulunanlardan biri “Ey Ebu Yekzan! Namazını çok acele kılmadın mı?” Diye sordu. O da cevaben şöyle buyurdu: “Namazın hudutlarından herhangi birine riayet etmediğimi ve herhangi bir unsurunu eksik yaptığımı gördün mü?” Adam görmediğini söyleyince de şöyle dedi:
“Şeytanın unutkanlığını acele olarak geçeyim diye namazı bu şekilde kıldım.” Çünkü Hz. Peygamber şöyle buyurmuştu:
“Kul, namaz kılar; fakat kendisi için, bu namazın yarısı, üçte biri, dörtte biri, beşte biri, altıda biri ve hatta onda birisi dahi yazılmaz.
Ammar b. Yâsir sözlerine şöyle devam etti:
“Kişi namazından neyi, ne kadarını anlarsa, kendisi için o kadarı yazılır” buyrulmuştur”.
Ashabtan Hz. Talha, Hz. Zübeyir ve bir grup, namazlarını herkesten daha acele ve hafif olarak edâ ederlerdi. Böylece şeytanın vesvesesinden bir an evvel kurtulmayı temin ettiklerini söylerlerdi.
Hz. Ömer bir gün minberde şöyle buyurmuştur: “Kişi, sakalı İslâmiyette bembeyaz kesildiği halde, Allah Teâlâ için kâmil ve tam bir namaz kılmamış olabilir.” Sahabîlerden biri “bu nasıl olur? Diye sorunca da şöyle buyurmuştur: “Bununla namazda gereken huşû, tevâzu ve Allah Teâlâ´nın huzuruna yönelmeyi tamamlamadığını söylemek istiyorum.”

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti