Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

NAMAZDAN SONRA CAMİDE CEMAATİN MUSAFAHA YAPMASI BİDAT MİDİR?

Muharrem Günay 21 Temmuz 2014 Pazartesi 03:00:00
  Musafaha; bir tür hoşgörü, dostluk ve barış ifadesi olarak tokalaşma şeklinde yapılan bir muaşeret şeklidir. Hz. Peygamber bu uygulamaya büyük önem vermiş (Buhari, İsti’zan, 27; Ebu Davud, Edeb, 156) ve “birbiriyle karşılaşan iki müslüman el sıkıştığında, daha oradan ayrılmadan günahları affedilir” (Ebu Davud, Edeb, 156). Buyurmak suretiyle musafaha etmeye teşvik etmiştir.
Müslümanlar arasında dostluk, hoşgörü ve kaynaşmaya vesile olması hasebiyle namaz sonrasında musafaha yapmakta dinen bir sakınca yoktur (İbn Abidin, Reddü’l-muhtar, VI, 381). Ancak namazdan sonra cami içinde veya dışında musafaha yapmayı cemaatle namazın ayrılmaz bir unsuru gibi algılayarak topluca yapılan bir merasim haline getirmek uygun değildir.
İmamla birlikte cemaat olarak bir tek erkek bulunursa, imamın hemen sağ gerisinde durması sünnettir.
İmamdan başka cemaat olarak sadece bir erkek, bir de kadın bulunursa, yine erkek imamın sağ gerisinde, kadın da imamın arkasında durur.
İmamla beraber iki erkek, iki de kadın cemaat bulunursa, erkekler imamın arkasında, kadınlar da erkeklerin arkasında durur.
Cemaat erkek, kadın ve ergenlik çağına yaklaşmış çocuklardan oluşuyorsa, erkekler önde saf olup dururlar. Onların arkasında çocuklar; çocukların arkasında ise kadınlar saf olup dururlar.
Erkekle kadınlar karışık vaziyette saf olup imama uyarlarsa, fıkıhta belirtilen şekilde erkeklerden bir kısmının namazı bozulur. (kadının yan tarafındaki birer erkeğin ve arkasındaki birer erkeğin namazı bozulur.) Bu üç imama göredir. İmam malik’e göre, hiçbirinin namazı bozulmaz.
İmanım arkasında yalnız kadınlar cemaat olup namaz kılabilirler. Bunda bir sakınca yoktur. Ancak bir kadının veya iki kadının yalnız olarak mahremleri yokken imama uymaları mekruhtur. Çünkü bu durumda birtakım şüpheler doğabilir.
Cenaze namazında ise kadınlarla erkekler aynı safta durabilirler. Cenaze namazı mutlak namaz olmadığı için cenaze namazında kadınların erkeklerle aynı hizada bulunması namaza zarar vermez. Namazda kahkaha ile gülmek abdesti bozduğu halde, cenaze namazında gülmenin abdesti bozmaması, cenaze namazının bu özelliğiyle de bağlantılıdır. Ancak cenaze namazında da sünnet olan saf düzeni, kadınların arkada olmalarıyla gerçekleşir.
Öğle veya Cuma namazının sünnetine başladıktan sonra cemaatin farza durması veya hatibin minbere çıkması halinde iki rek`at tamamlanınca selâm verilir. Mâlikî, Şâfiî ve Hanbelîler cemaatle kılınan farzın kaçırılmasından endişe edildiği takdirde nâfile namazın hemen kesilebileceğini söylemişlerdir. Hanefîler’e göre yalnızca bir rek`at kaçıracağını tahmin eden kimse namazı kesmeyip iki rek`at kılarak selâm verir; üçüncü rek`ata başlamış olan kimse de aynı şartla dört rek`atı tamamlar. Yine cuma namazında hatip mindere çıkmış ise sünnet namaz kılınmaz, eğer hatip minbere çıkmadan önce namaza başlamışsa ikinci rekâtı tamamlar selam veriri. Eğer hatip minbere çıkmadan önce üçüncü rekâta başlanmış ise dört rekât tamamlanır.
Dört rek`atlı bir farz namazı tek başına kılmakta olan kimse, cemaatle namaz için kamet getirildiğinde henüz bir rek`atı tamamlamamışsa hemen namazını keserek cemaate katılmalıdır; birinci rek`atın secdesini yapmışsa, bu takdirde ikinci rek`atı tamamladıktan sonra selâm vermek suretiyle namazını keserek cemaate katılır.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER