Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

NİYET ADETLERİ İBADETE ÇEVİRİR

Bir mümin, yeme, içme, giyinme, çalışma, yatma, kalkma gibi işlerini gerçekleştirirken Peygamber Efendimizin sünnetine uyarak bu işleri yapmakla hem ibadet ederek sevap kazanmış hem de günlük hayatını devam ettirmiş olur. Sözgelimi yemek yemeden önce ellerini yıkayan, yemeğe euzü besmele ile başlayan, yemeğini ağır ağır ve lokmaları çiğneyerek ve israf etmeden yiyen, yemek sonunda elhamdülillah deyip şükreden ve yemekten sonra el, ağız ve yüzünü yıkayan ve dişlerini fırçalayan bir insan hem yeme içme ihtiyacını gidermiş hem de bu işi sünnette yer alan yeme, içme adabına göre yapmakla ibadet etmiş ve sevap kazanmış olur. Yine bu faaliyetlerini yerine getirirken, sağlıklı olayım da çoluğumun çocuğumun rızkını kazanayım, ibadetlerimi daha güzel yapayım gibi niyeti sayesiylede yapılan bir iş ibadete çevrilmiş olur. Müminin niyeti sayesinde yeme, içme, çalışma gibi hayatımızın her alanını ilgilendiren günlük adetlerimiz ibadet haline çevrilir. Onun içindir ki “Niyet adetleri ibadete çevirir” denilmiştir.
Peygamber Efendimiz bizlere; Yemek hazırlama, yemek yeme, su içme, ziyaret, davet, taharet, temizlik, abdest, gusül ve banyo, yatma kalkma, okulda/medresede bulunma adabı; hocaya saygı, ana babaya saygı, büyüklere, ihtiyarlara hürmet, akraba hakkı, arkadaşlık hakkı, komşuluk hakkı, evlat hakkı, konuşma, sohbet etme, ezan dinleme namaz kılma, cami adabı, Dua, Kur’an okuma, tevbe etme, misafire ikram, selam verme ve alma adabı; İyiliği emretme ve kötülüğe engel olma, hasta ziyareti, aksırma ve esneme biçimi, yolda yürüme, cenaze adabı; yolculuk, alış veriş yapma, elbise giyme ve sadaka verme adabı gibi günlük hayatımızla ilgili her konuda bizlere örnek omuş ve bu âdapları bizlere öğretmiştir. O’nun bu öğretilerine uymak günlük hayatımızı kolaylaştırdığı gibi sırf sünnet olması ve sünnete tabi olmak açısından yapılmakla da ibadet yerine geçer ve yapana sevap kazandırır. Önemli olan bu işlerin Allah rızasını kazanmak ve Peygamberimizin sünnetine uymak niyetiyle yapılmasıdır. Niyetsiz yani bu niyeti taşımadan yapılan bu işler günlük mutad yapılan işler iken niyetimiz sayesinde ibadete dönüşürler. Nitekim aşağıdaki hadisi şerif bu konuyu çok güzel bir şekilde açıklamaktadır:
Peygamber Efendimiz buyurmuştur ki:
“Kim Allah rızası güzel kokular sürünürse kıyamet günü miskten daha güzel bir koku ile gelir. Kim de Allah rızasından başka bir gaye ile koku sürünürse(övünmek ve kendini gösterme niyetiyle) kıyamet günü leşten daha kötü bir koku ile gelir. (İmam Gazzali, İhyau ulûmi’d-din, Beyrut IV, 371)
Görüldüğü gibi burada amel aynı olmasına rağmen niyet farklı olduğundan, karşılık olarak da sevap veya ceza farklı olmaktadır.
Cüneydi Bağdadi Hazretleri Buyuruyor ki:
“Ey fakirler cemaati! Sizler Allah ile tanınıyor ve O’nun için ikram olunuyorsunuz.. Yalnız kaldığınızda Allah ile nasıl bulunduğunuza dikkat ediniz: Kulun bütün vakitleri ilâhi tâate–ibadete çevrilebilir. İsterse yemek içmek anında olsun, isterse yatakta bulunsun, isterse karısıyla cinsi yaklaşma halinde olsun… Konuşurken, bazı hareketlerde bulunurken de durum aynıdır. Çünkü ameller niyetlere göre değer kazanır. Yemek yerken bununla ibadete güç kazanmayı yardım görmeyi niyet eder, bir şey içerken de ayni şeyi düşünür, lezzet almayı bir tarafa iter, uyurken yorgunluğu, bitkinliği, üzüntüyü atıp daha neşeli ibâdete hazırlanmayı hatırından geçirirse bunların hepsi sevap kazandıran birer ibadet olur. Karısıyla yatarken onun hakkını ödemeği, münasebette bulunurken şehvetini teskin etmeyi düşünür, günaha düşmemek için böyle niyet eder. Allah’a ibadet eden bir evlâd dünyaya getirir fikri içinde hareket eder, sadece lezzet almak için bu işe başlamaz; el attığı her iş ve sanatta helâl lokma kazanmayı ve onunla ibadet e taate güç ve yardım bulmayı tasarlarsa, bunların hepsi iyi niyetlerle olduğu için ibadete dönüşmüş olur, âdet olmaktan çıkmış bulunur…” (Sırlar Hazinesi, s.27,Seyyid Muhammed Hakkı Hazretleri, tercüme: Celal Yıldırım, Demir Kitabevi, tarihsiz)

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER