Halil ağa Afyon’un Beyyazı köyünde 1868 yılında dünyaya geldi. Okur yazarlığı yoktur. Çiftçilikle uğraşır. Zengin ve gerçek bir ağadır.
Hoş sohbet, iyiliksever, beğenilen bir kişiliği vardır. Ramazan aylarında köylü şehirli bir kaç sofra kurar. Yedirir. Çocuğu olmamış kardeşinin çocuğu İbrahim’i evlatlık edinir, İbrahim’in oğlu Afyon’un meşhur doktorlarından İhsan Saracoğlu’dur.
Halil ağa, Afyonun Yunanlılar tarafından işgalinden itibaren Milli mücadelenin sonuna kadar Türk ordusuna casusluk yapar. Yunan’a dost görünür. Öğrendiklerini Denizlili Yaşar adlı yüzbaşıyla Türk ordusuna bilgi aktarır. Yaşar yüzbaşı köylü kıyafetiyle dolaşır. Halil ağaya uğrar. Ağa kömür lazım mı diye sorar, aldığı düşmana ait bilgileri Türk ordusuna aktarır. Düşman subaylarıyla muhabbeti artıran bir Türk casusunu da, Yunanlıları ikna ederek kurtarır.
Bu durum 27 Ağustos 1921 tarihine kadar devam eder. Atatürk, İsmet, Fevzi paşalarla Belediye toplanırlar. Halil ağa ile temas halinde olurlar. Artık Halil Ağa 29 Ağustos’ta Afyon Belediye Başkanıdır. Bu görevi 1929 yılına kadar sürer.
Okur yazarlığı olmayan Halil ağanın yanında Belediye başkatibi Tevfik Kasnak işlerin yürütülmesin de, yazı işlerinde yardımcı olur.
O yıllarda “Tevfik’i kandır, Belediye’yi kaldır” sözü yayılır. Oysa yanlış hiç birşey yapılmaz. İmar ve yenilenme başlar.
Atatürk; Vatansever Halil ağayı el üstünde tutar. Trenle her Afyon’dan geçişte ziyaret eder. Halil Ağa da tren istasyonunda selamlar. Bir defasında Afyon Valisi Ağayı almadan arabasıyla istasyona iner. Halil Ağa kan ter içinde istasyona gider, etrafa bakınır, ATA yok. Sorar soruşturur. Atatürk özellikle saklanmıştır, “Ülen nerede bu g… herifi” der. Ata gülerek ortaya çıkar. Halil Ağaya sarılır kucaklaşırlar.
Buna benzer bir ifadeyle Ata’nın, Afyonluları çok sevdiğini bizzat Makbule Hanımı ziyaretimde duymuştum. Afyon deyince gözleri yaşarmıştı.
Galip Leblebicioğlu
KURTULUŞ SAVAŞI KOLAY OLMADI KAHRAMAN HALİL AĞA
YAZARLAR
TÜMÜ