Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
İrfan Ünver NASRATTINOĞLU

AFYONKARAHİSARLI ÂŞIK KÂMİL SAYIN

Ülkemizde, özellikle kültür ve sanat konularında kavram kargaşası devam etmektedir. O kadar ki, aydın kişiler, hatta bilim adamları bile, kimi konularda çelişkili görüşler savunmaktadır. “Ozan” sözcüğü konusundaki kargaşa, bunlardan biridir ve somut örnektir. Zira ozan, şair demek değildir. Bakınız ozan kime denir?…
Bizzat yarattığı deyişleri, bizzat besteleyerek, bizzat çaldığı sesi eşliğinde okuyan kişiye ozan denir…Bu cümleden, sadece şiir söyleyen, sadece saz çalıp türkü çığıran kişi ozan değildir. Sadece şiir yazıp okuyan kişi şairdir…Sadece saz çalıp türkü çığıran kişi, saz sanatçısıdır. Ancak, konuyu biraz derinleştirerek, şunu da demem gerek: Ozan, herhangi bir yerden karşılaştığı başka bir ozan ile, geleneğe uygun bir biçimde karşılaşma (atışma-deyişme) da yapabilmelidir…
Gerçek âşık da ozandır. Bu yüzden profilini çizmeye çalıştığım halk sanatçısına ozan da, âşık da demek caizdir…
Naçizane uzun yıllar, ülkemizdeki ozanların arasında yaşadım. Onlar ile ilgili çok sayıda makaleler yazdım, kitaplar yayımladım. Geleneksel bir Türk sanatı olan ozanlık geleneğinin yaşadığı Türk yurtlarına gidip, araştırma ve derlemeler yaptım, yayımladım.
Bugün, Afyonkarahisarlı gerçek ozanlar kimlerdir diye sorulacak olursa şu yanıtı veririm: Emirdağlı Şemsettin Kubat (Yoksul Derviş), Emirdağlı Fakı Edeer, Emirdağlı Kâmil Sayın ve Bolvadinli Mustafa Avşar…
Ben bu yazımda sadece Kâmil Sayın’dan söz edeceğim…
“Dost Kâmil” ve “Kul Kâmil” mahlaslarını kullanan Âşık Kamil Sayın, 1955 yılında Emirdağ’da doğmuş, henüz üç yaşında iken Babası Musa Kazım Beyin görevi nedeni ile Ankara’ya yerleşmiştir. İlk, orta ve lise eğitimini Ankara’da tamamlamış, 30.08.1973 tarihinde Döne Hanım ile evlenmiş ve bu evlilikten, Hatice, Musa Kazım ve Zehra isimlerinde üç çocuğu dünyaya gelmiştir.
1978 yılında Askerliğini tamamladıktan sonra ailesi ile birlikte Belçika’ya göç etmiş olup, halen Bürüksel’de ikamet etmektedir.
Kamil Sayın dayısı Âşık Yoksul Derviş, ile babasının yakın dostları olan Âşık Veysel Şatıroğlu ve Âşık Mahzuni Şerif’li ev sohbetlerinin etkisinde kalmış olmalı ki dayısının ve bu iki ulu Ozanın çırağı olarak on bir yaşlarında şiir yazmaya başlamıştır. 1972-1973 Öğrenim yılında Sümerbank’ın ‘Yerli Malı Haftası’ nedeni ile açmış olduğu yarışmada şiir dalında Liseler arası, Türkiye birinciliğini kazanmış ve zamanın Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay tarafından kabul edilerek kutlanmış ve birincilik diploması ile ödüllendirilmiştir.
Kültür Bakanlığımız tarafından Halk Şairi kimliğine layık görülen Kamil Sayın, “Gönül Penceresi” ve “Tasavvufta Gerçek” isimli iki şiir kitabı yayımlamış daha sonra bu kitaplarındaki şiirlerin de yer aldığı, “Gönül Bahçemdeki Yediverenler” isimli kitabını yayımlamıştır.
Ankara Gazi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde Kâmil Sayın ve eserleri ile ilgili yüksek lisans tezi yapılmış; kimi bilim kuruluşları tarafından ödüllendirilmiştir. Bu bölümün başkanı Prof. Dr. Fatma Ahsen Turan’ın 16 ciltlik çalışması olan, “Sazın ve Sözün Sultanları Yaşayan Halk Şairleri” Antolojisinde de ona geniş yer verilmiştir. Doğal olarak ben de “Afyonkarahisarlı Halk Ozanları” kitabımda âşığımıza yer verdim.
Kâmil Sayın, şiirleriyle birlikte, çeşitli ülkelerde yayımlanan dergilerde ve güldestelerde yer almaktadır. Bu arada, Afyonkarahisar İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından Kültür Bakanlığına gönderilen bilgi ve belgelerle, Unesco’nun Yaşayan İnsan Hazinesi listesine girmeye aday gösterilmiştir.
Âşığımız, Kanal Avrupa ve SkyLive Televizyonları ile Gold FM. Radyo programlarına defalarca konuk edilmiş, ATV Avrupa Televizyon kanalında düzenlenen ‘Dünyadaki Ünlü Emirdağlılar’ programına da konuk edilmiştir.
06.03.2019 tarihi itibarı ile Bürüksel’den yayın yapan, SkyLive Tv. de her hafta Çarşamba günleri “Kamil Sayın ile Dost Meclisi” programını hazırlayıp sunmaktadır.
Aşağıda Sayın’ın ilginç ve anlamlı bir deyişini sunuyorum:
BAYRAMIN TADI MI OLUR
Dost, dostun ayak tozuna yüz bin kere kurban olur
İzleyip geldiği yola baka, baka hayran olur
Dost, dostuna kavuşursa bayram olur, seyran olur
Dost cemalin görmeyince bayramın tadı mı olur

Gönül Dostu görmez ise, hali hatır sormaz ise
Boyuna, posuna bakıp, boynuna kol sarmaz ise
Hoş sohbete, muhabbete, Dost cemine varmaz ise
Dost cemalin görmeyince bayramın tadı mı olur

Sosyal medya yeter mi ki, mesaj la meyil le şöyle
Sevdiğini, saydığını ne kadar söylersen söyle
Elin yetmez gözün görmez, uzaktan uzağa böyle
Dost cemalin görmeyince bayramın tadı mı olur

Yiyeceksin, içeceksin, eskilerden açacaksın
Geçenleri hatırlayıp, kendinden de geçeceksin
Büyüklerin sözlerinden manaları seçeceksin
Dost cemalin görmeyince bayramın tadı mı olur

Koşulurdu yardımına, kimler kalmış ise darda
Ziyareti terk etmezdik, yağmurda, çamurda, karda
Dost Kâmil’im bildiğimiz, bayramların tadı nerde
Dost cemalin görmeyince bayramın tadı mı olur

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti