Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
İrfan Ünver NASRATTINOĞLU

KIRIM (2)

Karay Türkleri
Rus ve başka milletlerin Karaim adıyla andıkları Karay Türkleri yoğun olarak Kırım’da yaşıyorlar. Bunların Hazar Türk Devletinin bugünkü uzantıları olduğu, tarihi bir gerçektir. Kırım’da konuştuğum Vladimir Polyakov’un söylediğine göre 800 kadar Karay var. Ama bunlar ikiye bölünüp, iki ayrı Karay Derneği kurmuşlar. Bu zatın dedesi, Kırım’ın en zengin insanıymış. Anası İstanbul’da doğmuş, ama daha sonra, ailesiyle birlikte Kırım’a göç etmişler. İstanbul’daki Karay mezarlığında akrabaları varmış. Vladimir, 10 yıllık 37 no.lu okulun müdürlüğünü yapmaktadır. Türkiye’deki bir okul ile kardeşlik ilişkileri kurmak istiyorlar. Atatürk adına, okullararası basketbol şampiyonası düzenlemişler. Sınıflarda Atatürk portresi varmış. Öğrencilerin % 20’si Tatar Türkü imiş. Kırım Tatar dilinin öğretildiği, Kırım’daki tek okul imiş.
Akmescit’te, Karaylar için ibadethane yok. Sadece Yevpatorya (Gözleve) kentindeki Kenesa (ibadethane) açık. Zira Karay’lar çoğunlukla bu kentte yaşıyorlar…Pasaportlarında Rus oldukları yazılı, ki bundan rahatsızlık duyuyorlar. Kimilerinin Karaylar için Tatar, Yahudi, Cufut demeleri de Karaylar’ın tepkisine neden olmaktadır. Onlar, kim kendisini, ne hissederse onu söylemesinin gerektiğini belirtiyorlar…İsrail, Karaylar’ın kendilerinden yana olmasını ve yakınlaşmalarını çok istiyormuş. Çeşitli nedenlerle 12 aile, İsrail’e göç etmişler. İsrail, Karaylar’ın Türk olmadıkları propagandası yapıyormuş. Vladimir’e göre Kırım Tatar, Karay, Kırımçak ve Kıpçak Ermeniler, aynı halktır?…
Karaylar’ın finans kaynağı, Fransa’da yaşayan, Saraç soyadlı bir aile… Genel olarak Rus adetlerini yaşıyorlar. Ama nispeten Karay adetlerini, örneğin mutfak geleneklerini yaşatıyorlar. Örneğin Akhelva, köbete, çibörek, yumurta yemeği vb. gibi yemekleri yapılıyor.
Kalfa sülalesinden olan, Altın Kalfa adlı kadının oğlu Yuri Polkanov da ilginç bilgiler verdi. Örneğin dünyada yaşamakta olan Karaylar’ın sayılarının 2200 olduğunu söyledi bir dağılımı şöyle yaptı: 800 Kırım, 375 Livanya, 75 Polonya, 400 Ukrayna, 350 Moskova, 100 Sn.Petersburg, 8 Avustralya, 3 Kanada, 8 ABD, 50 Fransa, 3 İtalya ve 40 Türkiye.
Yuri, Kırım Karayları Cemiyeti Yönetim Kurulu ve Bilim Komitesi Üyesi. Akmescit dışında Gözleve, Kefe, Bahçesaray, Akyar (Sivastopol),Yalta ve Kızılyar’da üyeleri var.
Karay tarihinde önemli yeri olan Cufutkale’nin milli park yapılması konusunda çalışmalar yapılıyor… Doğum, yaşam, ölüm, düğün, ibadet geleneklerinin yaşatılması isteniyor. Akhelva, karahelva, Hazar katmağı gibi geleneksel yiyecekleri var… Akhelva fındık, limon suyu, şeker, yumurta akı ile yapılan bu yiyecek, bayramlarda, düğünlerde ikram ediliyor…Karahelva ise un, karabiber, karanfil ile yapılıyor ve ölüm olaylarında, cenazenin defnedildiği gün ve ölümün 7. Günü dağıtılıyor. Ölen kişi genç ise, biberin miktarı daha da arttırılıyor…Hazar Katmağı akhelva ile kara helva arasında bir kıvamla yapılıp, ölümün 40.gününde ikram ediliyor..
Düğünde gençler ak keçe veya ak post üstünde otururlar. Ölümlerde ise, siyah keçe veya kara post üzerinde oturulur; taziye için gelenlere şarap ve ekmek ikramı yapılır. Ölenin yakınları 7 gün yas tutarlar ve et yemezler. Ancak, 8. Gün et aşı yenilir…Düğün günü Kiev katlaması (gözleme), kaburtık (pide), tunbıl (tombul pide), ördek veya tavuk yumurtası, 5 saat suda kaynatılan koyun eti, hamur dolma (mini mantı), sarma, köbete, kavurma, pilav, jantık, (bücür börek), bakla, nohut, çırçır (çibörek), maksime (boza), maksım (alkollü içki), stapeç (pişmaniye) gibi yiyecekler ikram edilir.
Karaylar Nevruz kutlaması yapmıyorlar. Ama “yeni yıl” kutlamaları var. Ayrıca 20 şubatta kutladıkları bir “kınış” var. At yarışı yapıyorlar ve çeşitli oyunlar oynanıyor. Kınış günü haşhaşlı börek yapılıyor…Tımbıl Hıcı dedikleri paskalyada koyun kurban ediyorlar ve pişirip, şarap içerek yiyorlar…Bu olaydan 50 gün sonra, sonbaharda “orak toyu” yapıyorlar.
Yuri Polkanov, ilginç bir bilim adamı. Zaman zaman espriler de yaptı. Dedi ki: Akıllı Karay 30, istidatlı Karay 40 yaşında evlenir. Çok akıllı Karay hiç evlenmez…Karay, 4 kadın alabilir… Çarlık Rusyasında Kefe, Akmescit, Gözleve konsolosları Karay olurdu.
Cufutkale (Cufut Kale – Çift Kale)
Çufutkale, 8. ila 19. yy’lar arasında yerleşime açık kalmış kadim bir kasabadır. Bahçesaray’ın bulunduğu dar vadinin doğu yönündeki Zincirli Medrese’den yukarı bakıldığında, üzerinde Çufutkale’nin de yer aldığı büyük kaya kütlesi ile karşılaşılır. Günümüze kadar ulaşabilmiş bir Ortaçağ mağara kasabasıdır. Kalenin doğu duvarı da hala ayakta kalabilmiş durumdadır. Aynı zamanda Kırım Tatar tarihinde de önemli bir yer tutmaktadır.
Bahçesaray civarındaki kireç taşından kayalıklarda doğal aşınmalarla oluşan mağaralarda neolitik çağdan beri birçok milletten insanlar yaşamıştır. Yahudi kalesi de denen Çufutkale de bu sarp vadinin dik kayalıklarına inşa edilmiştir. mağaraların her yere çıkışları vardır. Bu mağaralar barış zamanı depolama, savaş zamanı saklanma amaçlı kullanılmıştır. Doğudan gelen tehlikelere karşı halk verimli ve uygun vadiler yerine bu mağaralarda yaşamışlardır. Mağaralarda keşişlerin yaşadığı hücreler, çile odaları, yeraltı mezarları, tapınaklar ve zirai amaçlı binalar yer almaktadır.
Çufutkale, Hazar Türkleri döneminde 8. yy’da yapılmıştır. 1299’da Tatarlar tarafından ele geçirilmiştir. Cenevizliler tarafından Potmay olarak adlandırılan Çufutkale’ye, Altınordu tarafından fethedildikten sonra Gevherkermen adı verilmiştir. Yine bazı kaynaklarda buranın ismi Çiftkale olarak da geçmektedir…
Musevi dinine mensup Karay (Karaim) Türkleri, dinlerini yaşama imkanları sınırlanınca, 14. yy’da bu yalçın ve sarp bölgeye çekilmişlerdir. Çufutkale tam bir “kaya şehir” görünümündedir. Kayalar oyularak merdivenler, yağmur sularının aktığı muhtemelen biriktirilmesine de yarayan su kanalları, gıdaların saklandığı depolar ve ibadet hücreleri, taştan binalar ve dini yapılar inşa edilmiştir.
Çufutkale’de binalar, birbirine paralel iki cadde üzerine yerleştirilmiştir. Karay Türklerinin Kenesa dediği ve 14. ile 18. yy’da inşa edilmiş günümüzde kısmen restore edilen iki adet ibadethane, kalenin vadiye bakan sarp tarafında, vadinin başındaki platoda yer almaktadır.
Kalede Karay Türklerinin yaptığı eserlerin dışında başka eserler de mevcuttur. Özbek Han’dan sonra tahta çıkan Altınordu Hanı Canıbek Han tarafından 1340’larda yaptırılan ve Kırım Hanı Hacı Giray Han tarafından tamir ettirilen (1454) Canıbek Han Camii günümüzden harap bir vaziyettedir. Çufutkale’deki bir diğer tarihi eser olan Hanike (Canike) Hanım Türbesi ise nispeten iyi durumdadır. Altınordu Hanı Toktamış Han’ın kızı olan ve Kırım genelinde oldukça etkin bir konumda bulunan Hanike Hanım vefat ettiğinde kendisi için 1437 yılında bu türbe inşa edilmiştir. 6 ila 12. yy’la tarihlenen kalenin içinde han ailesine ait başka türbeler de bulunmaktadır.
Çufutkale, Hanlık döneminde Karay Türklerinin en önemli ikamet yerlerinden biri idi. Hatta Kırım Hanlığı’nın bir dönem darphaneleri de buradaydı. Çufutkale’deki darphanede Kırım Hanlığı’nın kurucusu Hacı Giray Han ile daha sonra I. Mehmet Giray Han, I. Sahib Giray Han ve I. Devlet Giray Han para bastırmış, daha sonraki hanlar zamanında ise paralar Bahçesaray’da basılmıştır.
Kırım Hanlığı döneminde Çufutkale’nin altındaki mağaralar aynı zamanda hapishane olarak kullanılmaktaydı. Korkunçluğu ile ünlü bu zindanlar o dönemde özellikle Han’a karşı gelen muhaliflerin ve esirlerin tutulduğu yerlerdi.
Kırım’ın Ruslar tarafından işgal edilmesinin ve Karayların Bahçesaray ile diğer şehirlerde yerleşeceklerinin ilanının ardından, 19. yy’ın ortalarından itibaren yavaş yavaş terk edilmeye başlanmış, özellikle 1920’den sonra ise, tamamen boşalmıştır.
Cufut sözcüğü, Rus dilinde, çingeneler için kullanılmaktadır. Bu nedenle tarihte Kırklar-Kırk Or-Kırk Yer gibi adlarla anılan bu yere Karaylar Çift Kale demektedirler.
Balta Tiymez Mezarlığı
Bugün, Cufutkale’nin önemli bir özelliği de Balta Tiymez (Değmez) Mezarlığıdır. Burası, Avrupa’nın En Eski Türk ve Musevi Mezarlığı olma özelliğini taşımaktadır. Bu mezarlığı kuran ve hüküm sürdüğü dönemde Doğu Avrupa’dan Güney Kafkasya’ya kadar çok geniş bir coğrafyaya yayılmış olan Hazar İmparatorluğu, Cumhurbaşkanlığımızın forsunda bulunan yıldızlardan bir tanesi ile de temsil edilmektedir.
Bu mezarlık, Hazar İmparatorluğunun Mirasçıları olan Kırım Karay Türklerinin, Balta – Tiymez dedikleri tarihi bir mezarlıktar.
Balta-Tiymez Mezarlığı üzerinde en geniş ve detaylı çalışmayı bir Kırım Karay Türkü olan Haham, Tarihçi, yazar ve arkeolog Avraham Ben Semuel Firkoviç yapmıştır. Bu Karay Türk alimi aynı zamanda Türk Birliği’nin Fikir Babası İsmail Bey Gaspıralı’nın yakın arkadaşıydı.
Burada görülen mezar taşları üzerinde yazılı olan isimler dikkat çekicidir. Bu taşlardan Karaylar’ın, 13. Yüzyıla kadar şu adları kullanmış oldukları saptanmaktadır. Kadın adları: Akbike, Ayke, Aytolu, Altınkız, Arzu, Bibüş, Bikeçe, Biyana, Bikelek, Biçe, Gulef, Devlet, Menevşek, Meneveş, Murat, Saadet, Sarra-Hatun, Severgelin, Sultan, Tohtar, Şahuv, Emçi …
Erkek isimleri: Alani, Appak, Baba, Babay, Babakay, Baba-şah, Balıkay, Bahşi, Beklaf, Duvan, İncirci, Kefeli, Mamuk, Mesud, Murza, Parlak, Paşa, Sakizçi, Temirza, Tohtamış, Ulu Ata, Çaban, Emeldeş, Efendi…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti