Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Köy olmak ya da olmamak…

Murat Arısoy 10 Haziran 2014 Salı 03:00:00
  30 Mart yerel seçimlerinde iktidarın da, muhalefetin de üzerinde durduğu yerel konuların başında “beldenin köy ya da mahalle olması” ve “çevre yerleşim yerlerinin merkeze bağlanması” geliyordu.
Nüfusu 2 binin altında kalan belediyelerin kapatılması kararından sonra, Adalet ve Kalkınma Partisi Afyonkarahisar Milletvekili Sait Açba, seçmenleri ikna etmek için “Beldeler köy hâline dönüştüğünde, hizmetler artacak. Vatandaşlarımız ‘İyi ki köy olmuşuz’ diyecekler” şeklinde açıklama yapmış, beldelerde yaşayanların gönüllerine “su” serpmişti.
GÖMÜ NEDEN MÜCADELE ETTİ?
Ancak kimi beldeler bu sözlere inanmamış olacak ki “İlle de belde olarak kalalım” diye mücadele ettiler. Mücadele eden ve sonunda belde olarak kalan önemli bir yerleşim yeri Gömü. Gömü Belediye Başkanı Hakkı Tekin, AK Parti Danışma Toplantısı’nda nasıl belde olarak kaldıklarını gururla anlattı. Kendi partisinin milletvekili “İyi köy olmuşuz diyeceksiniz” ifadesiyle ikna yoluna giderken, Hakkı Tekin “İyi ki belde olarak kalmışız” fikrinde.
Burada bir tezat yok mu? Bir taraftan Gömü Belediyesi’nin nasıl “kurtulduğunu” kahramanlık destanı gibi anlatacaksınız; diğer taraftan muhalefete yüklenerek “Kapanan beldelerdeki vatandaşları tahrik ettiler. Köy olmak kötü bir şey mi?” diye soracaksınız. Kimse zaten “Köy olmak kötüdür” demiyor ki. İtiraz edilen nokta, kazanılmış bir hakkın kaydebilmesi.
BORÇ, FESİH İÇİN YETERLİ SEBEP Mİ?
Deniyor ki, “Beldeler borç içindeydi. Duvara dayanmıştı, iflas bayrağını çekmişti…” Bunu kabul edelim; fakat borç bir belediyenin kapanması için yeterli gerekçeyse merkez dahil Afyonkarahisar’ın bütün belediyelerinin feshedilmesi gerekiyor. Yönetimine farklı bir partinin geldiği her ilçe “Enkaz devraldık” diyor. Emirdağ ve Bayat, belediye yönetimini AK Parti’den devraldı. Her iki ilçenin belediye başkanı da “Borcumuz ayyuka çıkmış” anlamına gelecek söylemde bulunuyor. Sandıklı ve Bolvadin’de belediye yönetimi farklı partilerden AK Parti’ye geçti. Bu iki ilçenin belediye başkanı da “Borcumuz çok” diye açıklama yapıyor. Afyonkarahisar Belediyesi’nin sadece Devlet Su İşleri’ne 120 milyon liralık borcu olduğu ise seçimden önce dile getirilmişti.
ERKMEN DE “BAŞARDI”
Bir başka beldemiz daha var: Erkmen… 30 Mart seçimlerinden önce Afyonkarahisar’a bağlanan köylerin dışında kalmayı “başardı”. “Başardı” diyorum, çünkü Erkmen Belediye Başkanı Memduh Kuş, “Nasıl belde olarak kaldıkları”nı belge ile anlatıyor. Böylece hizmetlerin aksamayacağı duyuruluyor. Oysa Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, merkeze bağlanan köylerde hizmetlerin aksamayacağı sözü vermişti. 30 Mart seçimlerinde, merkeze bağlanması kararlaştırılan mahallelerden Çoban’a verilen destek de vaatlerin yerine getirileceğine olan itimattan kaynaklanıyor.
SINIRLAR TARTIŞILMALI
Erkmen Beldesi’nin sınırlarını da tartışmak lazım. Garden Kale Otel’den mezarlık istikametindeki Çevre Yolu ayrımına kadar olan bölüm Afyonkarahisar Belediyesi’nin sorumluluk sınırları içinde. Ancak bu hattın karşısında kalan Güral Afyon Otel bölgesi de Erkmen sınırlarına dahil. Halbuki Erkmen Beldesi, Garden Kale Otel’in arkasında kalıyor.
Bir de “Su Kayağı” projesini dile getireyim. Su Kayağı projesi, Afyonkarahisar Belediyesi’nin mi, Erkmen Belediyesi’nin mi? Her iki belediyenin de bu projeyi sahiplenmesi vatandaş olarak hoşuma gidiyor.
MERKEZ İLÇE ERKMEN OLSUN
Tabii Erkmen, güzel bir belediye. Yolları geniş, hız kesiciler belirli, yeşillik bol…
Zaman zaman da düşünüyorum. Acaba, merkez ilçemiz Erkmen mi olsa?

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER