Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

MUHARREM AYI VE AŞURE GÜNÜ (2)

Muharrem Günay 2 Ekim 2017 Pazartesi 13:29:36
 

Aşure gününün Müslümanlar açısından bir başka önemi ise Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehid edilmesidir. Âşura gününün manevi ve berraklığı üzerinde Kerbela karanlığının kesafeti de görülmektedir. 61. hicret yılının Muharrem’ine ait 10. gününde Hazret-i İmam Hüseyin (r.a.) 55 yaşında iken Sinan bin Enes isimli bir hain tarafından Kerbelâ’da hunharca şehit edilmiştir. Bu gadr ve zulmün arkasında Emevi Halifesi Yezid, onun Küfe valisi İbni Ziyad vardır. Yarım asır öncesinden Peygamberimizin bizzat haber verildiği bu ciğerleri yakan olay Hazret-i Hüseyin’i Cennet gençlerinin efendisi olma şanına yüceltmiştir.
Şehitler mükâfatını almış en yüce mertebelere ulaşmıştır. Yüce Allah’ın da zalimlere hak ettikleri cezayı en âdil bir şekilde vereceğinden şüphemiz yoktur.  Her mü’min bu olaya üzülür, ancak itidalini ve soğukkanlılığını kaybetmez. Duyguları yanlışlara ve taşkınlıklara götürmez. Çünkü meydana gelen bütün olaylar ezelî takdirin bir hükmüdür.
BİZ EHLİ BEYTTEN YANA TARAF
OLMUŞ BİR MİLLETİZ.
Biz Müslüman Türkler, Hz. Ali ile Muaviye arasında baş gösteren mücadelede ve ondan sonraki Ehli Beyt ile Emeviler ve Abbasiler arasındaki mücadelede her zaman Hz. Ali ve Ehli Beyt’ten yana taraf olmuş bir milletiz. Hiç şüphesiz Kerbela’da acımasızca şehit edilen Hz. Hüseyin ve yakınlarının, haksızlığa ve zulme karşı onurlu direnişleri, doğruluk adına samimi yürüyüşleri, bütün müminlerin gönüllerinde unutulmaz izler bırakmıştır. Resûlullah Efendimiz’in torunlarına bu zulmü reva görenler ise; insanlığın ortak vicdanında mahkûm edilmişlerdir.
Muharrem, bizim için ortak bir hüzün ve matem mevsimi olduğu kadar, bir adalet, hikmet, hak ve hakikat sofrasıdır. Bizler bu hadisenin matemini tutarken, aynı acıların bir daha yaşanmaması için; Muharrem’i doğru okuyup anlamaya, müspet sonuçlar çıkararak ibret almaya ve Yüce Rabbimizin; “Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın…” (Âl-i İmrân, 105) emrine uygun hareket etmeye her zamankinden daha çok muhtacız. Geçmişi unutmadan fakat geçmişe de takılıp kalmadan tarihteki bu acı olaylardan ders almak ve aynı dinin ve Türk milletinin birer mensubu olmak düşüncesinden hareketle hareket etmek ve birbirimiz sevmek zorunda olduğumuzun farkında olmalıyız. Önemli olan bu acı olayların bir daha yaşanmamasıdır.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti