SELAMET VE SEFA YOLU – Kocatepe Gazetesi

İslam Alemi’nin büyük şairlerinden, İranlı/Farsi Sadi Şirazi’yi askerlik görevi sırasında tanımıştık ilk kez. Birliğimizin kütüphanesinde önce “Bostan” isimli kitabını gördük, okuduk. Hemen ardından, aldığımız lezzete daha doyamadan “Gülistan” ile tanıştık. Sadi Şirazi’nin en ünlü eserleri Bostan ve Gülistan’dır.
Sadi Şirazi “İnsanlarla münasebetin ateşle münasebetin gibi olsun. Çok uzaklaşma donarsın; çok yaklaşma yanarsın” diyen bir alim… “İki şey hayatımızı karartır: susacakken konuşmak, konuşacakken susmak.” diyen bir bilge. “Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi. Bilmez ki sorsun, bilse sorardı.” deyişi de ona aittir. “Sevgisiz bakınca Yusuf bile çirkindir. Şeytana aşkla bakınca onu melek sanırsın.” Sözü de…
Sadi Şirazi; “Kim düşman okuna açar omzunu?
Kim gururdan sarhoş? biliriz bunu…
Çok dönekler gördük unutmuşlardır
İyi günde, kötü günün dostunu…” da demiştir..
Bugün cumartesi. Sıcak gündemden uzak, insan hayatına dair şeylerden bahsedelim ve Sadi Şirazi’den hikmetli sözler paylaşalım müsaadenizle…
– Alınan her nefes hayatı uzatır; verildiği zaman da vücudu ferahlatır. Demek ki, her nefeste iki nimet var. O halde her nimete bir şükür gerekir. Onun şükrünü yerine getirmek kimin elinden gelir.
– Mal, mülk, ömrü huzur içinde geçirmek içindir. Yoksa ömür mal, mülk ve servet toplamak için değildir.
– Dost yüzü görmemek çetin bir iştir ama bu hasret ve özlem, onu düşmanla birlikte görmekten daha hafiftir.
– Makam, mevki, servet, şan, şöhret, bazen gelir, bazen gider. İnsana hüner, erdemlik, insanlık, din ve olgunluk gerekir. Bunların hepsi devamlıdır, gelip geçmez.
– Uzağı gören insanlar, kimsenin gönlüne kin tohumu ekmez. İş sahibi çalışana kafa tutarsa kendisi zarar görür. Başarı tatlı dille, güler yüzle elde edilir. Acı söz ve sert muamele hiçbir zaman iyi karşılanmaz ve kötü sonuç verir.
– Pazısı kuvvetli, mevkii üstün olan her kişi, halkın malını boş bahanelerle cebren yiyemez. İri kemiği boğazından geçirebilirsin; karnına indi mi, mideni paralar bilesin.
– Allah adamı ekmeğin yarısını yerse, yarısını da yoksullara verir. Padişah yedi ülkeyi alsa bile, bir başka ülkenin sevdasındadır.
– Huyunu bildiğim zamandan beri, asla yılandan emin olmadım. İnsanın gözüne dost görünen bir düşmanın diş yarası daha fenadır.
– Lafla yetinen ve kul hakkı yiyen bilginin sözleri kimseye tesir etmez. Bilgin, zerre kadar kul hakkı yemeyen, kötülük etmeyen kişidir. El aleme telkin verip de, salkımı kendisi yutan değildir.
– Yaralı gönüllerin dumanından sakın! Çünkü gönül yarası er veya geç kanar. Elinde oldukça bir gönül kırma. Bir ah bir cihanı perişan eder, sakın unutma.
– Sen yanına kalacak ve ahrette sana faydalı olacak şeyler için çalış. Yoksa geriye kalan şey, üzüntüden ve endişeden ibaret olacaktır. Dost doğru ol. Çünkü doğruların yardımcısı, Allah’tır.
– Şehvet, kibir, hırs, tamah ve haset senin damarlarında kan, bedeninde can gibidir. Bunlar kuvvet buldular mı senin hükmüne ve düşüncene, boyun eğmezler. Ama aklını iyi kullanarak bunlara karşı koyabilirsin.
– Hoş sohbet sevgiyi artırır. Güzel huy üstün fazilettir, insana en yakın hayır, Allah’ın büyük nimetidir. İnsanlarla öyle iyi geçin ki, ayrıldığında seni arasınlar ve öldüğünde de seni anıp ağlasınlar.
– Cömerte ihanet etmekten sakın. Cimriye ikram etme. Lüzumsuz şakalaşma ve alay etmeler, sebepsiz yere belaları, kötülükleri çağırır ve zamanının kaybolmas��na, ömrünün boşa gitmesine sebep olur.
– Arife işaret yeterlidir. Onun gıdası Allah’ı anmaktır. Sıradan ibadet edenin işi ise ekmek ve sudur. Arifin kıblesi rahim olan Allah’tır. Gafilin kıblesi ise altın ile gümüştür. İşte Ey Sadi! Muhammed’i (S.A.S) örnek almadan bir kimsenin selamet ve safa yolunu bulması imkansızdır.