Nöbetçi Eczaneler
10 Nisan 2014 Perşembe 03:00:00 Vatandaş geldi, elindeki su faturasını göstererek,
-Şuna bir bakar mısınız? dedi.
Alıp şöyle bir göz attığımızda, toplam 84 lira 85 kuruşluk bir su faturası. Bir anormallik göremeyince sorduk:
-Ne var bunda?
-Üç kişilik bir aileyiz, hamam filan işletmiyoruz, dedi. Tesisatımızda su damlatan bir tek batarya yok. Çamaşırımız, bulaşığımız makinede yıkanır. Tasarrufa azami dikkati gösteririz yani.
-Faturanın yüksek olduğunu mu söylemeye çalışıyorsunuz?
-Sonuçta öyle ama, faturanın ayrıntılarına bir göz atar mısınız?
Dikkatle incelediğimizde:
Su ücreti: 48 Lira 84 Kuruş.
Bakım: 93 Kuruş.
Çevre Temizlik vergisi: 5 Lira 32 Kuruş.
Katma Değer Vergisi 7 Lira 8 Kuruş.
Atık Su 9 Lira 80 Kuruş.
Katı Atık 12 Lira 88 Kuruş.
Toplam 84 Lira 85 Kuruş.
-Görüyor musunuz? Kullandığım 28 metreküp suyun bedeli 48 Lira 84 kuruş. Geriye kalan 36 Lira 1 Kuruş, vergi, harç, ıvır zıvır.? Su bedeline ve Katma Değer Vergisi’ne itirazımız yok fakat bir su faturasının yüzde 57.5’ini su bedeli, yüzde 42.5’ini sorma ver paraları oluşturur mu? Bakın orada Çevre Temizlik Vergisi var. Çevreyi temizlemek için vergi alıyorsan, atık su ya da katı atık diye aldığın para neyin nesi? Bunları alıyorsan Çevre Temizlik Vergisi’ni niye alıyorsun? Bilirsiniz bizim kültürümüzde “Sudan Ucuz” diye bir deyim vardır. Suyun fiyatının piyasadaki bütün mal ve hizmetlerden daha ucuz olduğunu belirtmesinin yanı sıra, bundan daha ucuz bir mal ve hizmetin değerinin neredeyse bedavaya yakın olduğunu belirtmek için kullanılır. Şimdi elinizdeki faturaya bakarak “Sudan ucuz” deyiminin günümüzde ne kadar geçerli olduğunu söyleyebilirsiniz?
Açıkça “Su, sudan pahalı” diyen vatandaşa doğrusu biz bir cevap veremedik. Birileri cevap verirse, hem biz öğreniriz, hem de cümle su abonesine duyurmuş oluruz.
