Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
İrfan Ünver NASRATTINOĞLU

SEÇİMİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ!..

Önceki yazımın sonunda demiştim ki; “Bu aşamadan sonra, siyasetin, partilerin ve kişilerin ne yapmaları gerektiği hususu ile ilgili düşüncelerimi daha sonra yazacağım.”
Bir kez daha yineliyorum: Seçim sonuçları, Vatanımıza ve Milletimize hayırlı olsun. Cumhurbaşkanımız Sayın R.T.Erdoğan, seçimde kimsenin kaybetmediğini. 84 milyon yurttaşımızın kazandığını söylemekle, büyük bir asalet örneği vermiştir. Umarım, tüm siyasetçiler, aynı feraseti gösterirler de, bundan böyle ülkemiz için alınacak tüm kararlarda, geniş kapsamlı istişarelerde bulunulur…
AKP liderliğindeki Cumhur İttifakı, yeni Hükümetimizin oluşturulmasında ve bürokrat atamalarında, deneyime ve liyakata, daha fazla önem vereceklerdir, kanısındayım.
Millet İttifakı’nın yapacağı işler, daha fazla ve daha önemlidir.
Öncelikle, dünya görüşleri, yaşama biçimleri, inançları birbirlerinden çok farklı olan İttifak sona erdirilmelidir. İttifaka liderlik yapan CHP’nin Genel Başkanı, Sn.Kemal Kılıçdaroğlu derhal bu görevinden istifa ederek ayrılmalıdır. Zira bu zat, bu güne kadar partisinin başında girdiği tüm seçimleri kaybetmiştir. Ayrıca bugünkü CHP’nin, Atatürk ilkelerinden büyük ölçüde sapmış olduğu gerçeğini herkes bilmektedir.
Ayrıca Kılıçdaroğlu’nun verdiği tavizlerle, CHP’ne gönül vermiş olan insanlara ihanet edilmiş olup, aralarında Atatürk’e de, CHP’ne de hakaret etmiş olan tam 40 kişi, CHP oylarıyla Milletvekili seçilmişlerdir. Bu büyük vebalin sorumlusu kimdir?…Cübbeli Ahmet Hoca ve birçok kişinin vurguladıkları, CHP’nin (argo deyişiyle) ketenpereye getirilmiş olduğu gerçeğinin sorumlusu kimdir?…Elbette CHP Genel Başkanı…
Sayın Devlet Bahçeli’nin deyimiyle, milletten alacakları en çok % 1 oyla, CHP sayesinde, medyada seslerini duyurabilen partilerin bu son seçimden sonra yapacakları iş, ittifakı falan bırakıp, diğer küçük partilerle birleşmek ya da başka partilere katılmak olmalıdır.
Örneğin, Milliyetçi tabandan gelen ve Merhum Alparslan Türkeş’in ilkelerini benimseyen İyi Parti, Büyük Birlik Partisi, Zafer Partisi vb.gibi partilerin MHP çatısı altına geçmeleri en uygun davranış olacaktır.
Keza Merhum Necmettin Erbakan’ın kurmuş olduğu, ama değişik kişilerin liderliğinde varlığını sürdüren Saadet Partisi Yeniden Refah Partisi vb.gibi partiler de vakit geçirmeden AKP çatısı altında birleşmelidirler.
Solcu, sosyalist, komünist ideoloji sahibi partilerin de aynı yolu takip etmeleri gerekir.
Gelelim Demokrat Partiye…Rahmetli babam Demokrat Parti (DP)’li idi. Bu yüzden ben de bu partiye sempati duyardım. Eski Kültür Bakanlarından, değerli dostum, Namık Kemal Zeybek, DP Genel Başkanı olduğu zaman çocuklarımla birlikte kendisini tebrik etmek için gittiğimde, iki çocuğum bu partiye üye olmuşlardı. Namık Kemal Beyin Genel Başkanlıktan ayrılmasından sonra, bizim de partiyle ilişkimiz kalmamıştı. Fakat o tarihten beri DP duyurularını benim cep telefonuma da gönderiyorlar.
Hemşehrim Gültekin Uysal’ın DP içindeki yükselişi ve onun partinin Genel Başkanlığına yükselişi, kuşkusuz bir Afyonkarahisarlı olarak beni memnun etmişti. Ne var ki, o pek çok hemşehrisi ile ilişki kurmadığı gibi, beni de ne aradı ve ne de sordu!…
Gültekin Bey, Ankara’daki hemşehrileriyle ilgilenmediği gibi, örneğin 1975 yılında benim kurduğum eski adı Afyonkarahisar ve İlçeleri Dayanışma Derneği) olan Afyonkarahisar Kültür ve Turizm Derneği’nin Ankara ve Afyonkarahisar’da düzenlediği toplantılara (çağrılı olmasına rağmen) teşrif etmedi!…Derneğimizin yeni binasının açılışına, (o tarihte Bakan olan) Sn.Veysel Eroğlu ve bazı Milletvekillerimiz teşrif ettikleri halde, Sn.Gültekin Uysal gelmediler!…
Seçim sath-ı mailine girdiğimiz günlerde, çeşitli siyasetçi hemşehrilerimiz gibi onu da Derneğimize davet ederek, üye hemşehrilerimize hitap etmesini teklif etmek ve hatta bir gazeteci olarak kendisiyle bir söyleşi yapmak için birkaç kez telefonla aramış; açmadığı için sekreterine not da bırakmıştım. Ne var ki, Sn.Gültekin Uysal, Kocatepe Gazetesi yazarı, sürekli basın kartı hamili hemşehrisine dönmemiştir.
Geçtiğimiz Ramazan ayında Derneğimizin Yeni Mahalle Belediyesi ile birlikte düzenlediği iftar yemeğinde karşılaştığım Sn.Uysal benim oturduğum masaya gelerek elimi sıkarken; “…size kırgınım. Ben birkaç kez Merhum Süleyman Demirel’e görüştüm. Telefon eder randevu isterdim, en geç iki gün içinde randevu verirdi!..” deyince, mesajımı aldığını, yoğunluktan dolayı arayamadığını falan söylerken, ben onu dinlemiyordum!…
Şimdi CHP’nin koltuğu altında girdiği seçim sonunda, partisinin birkaç üyesinin TBMM’ne girmiş olmasından mutluluk duyuyor olabilir. Ama ben Kocatepe Gazetemizde, ilimizin seçim sonuçlarını incelerken, maalesef DP’nin ne kadar oy aldığını saptayamadım! Afyonkarahisarlı hemşehrileri ona oy vermemiştir. AKP, MHP, CHP, İyiP, YeniR, ZaferP, BBP ve MemleketP. Bu listedeki tüm partilerin az-çok oy almış olmalarına rağmen DP’nin kayda bile değer bulunmamış olması, şahsen beni çok, ama çok üzmüştür. Zira bugüne kadar siyasi parti lideri olan kişiler, kendi doğum yerlerinde oy patlaması yapmışlardı. Ama DP gibi tarihi önemi haiz bir partinin başındaki hemşehrimize, kendi hemşehrilerinin bile oy vermemeleri düşündürücüdür!…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti