Sezer Küçükkurt İdeal Başkan Adayı

Yirminci yüzyılın ortalarından itibaren Belediye Başkanlığı yapan zevatın hepsi de, ellerinden gelen çabalarla, şehrimize bir şeyler kazandırmaya çalıştılar. Ebedi âleme göç etmiş olanlara Allah’tan Rahmet, yaşayanlara da, sağlık ve selamet diliyorum.

Şimdi önümüzde yine bir mahalli seçim var. Yeni bir Belediye Başkanı ile birlikte, İl Genel Meclisi, Belediye Meclisi seçeceğiz. Ana Muhalefet Partisi Başkan adayını açıkladıktan sonra,  Türkiye’yi yöneten Cumhur İttifakının adayının kim-ler olacağını merak etmeye başladı. Birkaç gün önce İttifakın ikinci güçlü üyesi MHP, “Sezer Küçükkurt”u Başkan adayı olarak ilân edince, ben şehsen, “Tamam” dedim. “Nasıl olsa, Cumhur İttifakı, Afyonkarahisar’ın en güçlü siyasi oluşumudur ve mutlaka Sezer Küçükkurt Başkan seçilir, ki bu Afyonkarahisar için büyük bir kazanç olur; çünkü Sezer her konuda geniş bir donanıma sahiptir ve ittifakın güç birliğiyle beş yıl şehrimizi ihya edecektir…”

Bir de gördüm ki, AKP’nin Genel Başkanı (Cumhurbaşkanımız) Sayın Recep Tayyip Erdoğan,  Partisinin İl Başkanını, Belediye Başkan Adayı ilan etti…Bir T.C. vatandaşı ve bir Afyonkarahisarlı olarak benim aklıma hemen şu gelir: “Demek ki iktidarın adayı, AKP ‘lidir, o halde Cumhur İttifakından söz etmek, abesle iştigaldir!…” Yani önümüzdeki yerel seçimlerde  MHP, AKP ve CHP adayları kıran kırana mücadele edeceklerdir…

AKP adayı, arkasına iktidarın bütün imkânlarını alarak sahaya çıkacak; Ana Muhalefet Partisi CHP adayı, sahip olduğu maddi ve manevi güç ile yarışa ortak olacak; MHP adayı ise, bir anlamda başının çaresine mi bakacaktır?…

MHP adayının karşısına İl Başkanı ile çıkan AKP, anlaşılan Afyonkarahisar’ı yeterince tanıyamamış ya da umursamazlık içindedir.  Ülkemizin demokratik bir seçim sistemine girdiği 1946 genel seçimlerinde CHP, tüm tahminlerin kendilerinden yana olmasına rağmen, Afyonkarahisar’da hezimete uğramıştır!…Hatta, Afyonkarahisar’ı, Afyonkarahisar yapan Ali Çetinkaya bile, o seçimde kaybetmiş ve bu onun siyasi sonu olmuştur.

Afyonkarahisarlı far-far değildir. Orada burada dedikodular yaparak boşa zaman harcamaz. Ama düşünür…evinde düşünür, aile meclisinde düşünür, gezekte düşünür, dost sohbetlerinde düşünür ve ondan sonra karar verir…Benim hemşehrilerim, son yıllardaki tüm seçimlerde, Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve ekibine sevgi ve sempati duymuş, oylarını da AKP’den yana kullanmışlardır.

Hatta Mustafa Kemal Atatürk’ün bir dâhi, büyük bir asker ve eşsiz bir Devlet Adamı olduğuna; Ali Çetinkaya gibi bir kahramanın, En Büyük Afyonkarahisarlı olduğuna inanan bir gazeteci-yazar olarak, bu köşede yazdığım birçok yazıda, Sayın Cumhurbaşkanımıza ve AKP’nın Afyonkarahisar Belediye Başkanlarına takdir ve övgülerde bulundum.

Ancak MHP, Afyonkarahisar Belediye Başkanlığı’na ideal bir insanımızı aday gösterdikten sonra, onun karşısına adeta gövde gösterisi yaparcasına AKP İl Başkanını çıkarırsanız, kurduğunuz ittifaka da kuşku ile bakarım!…

İdeal Belediye Başkanı Sezer Küçükkurt kimdir?…

Afyonkarahisar’ın en eski yerleşim mahalli olan, Çavuşbaş Mahallesinin çok eski sakinlerinden Hacı Kavaslar Sülalesinin bu günlere başarıyla uzanan bireylerinin güç kaynağı, Rahmetli İshak Küçükkurt amcamdır. İshak Amcamın en büyük oğlu İbrahim Küçükkurt, nev’i şahsına münhasır ilginç bir insandı. Şehrimizde Validen, Belediye Başkanına, Garnizon Komutanından, Emniyet Müdürüne, her seviyeden insanla hemen ve saygın ilişki kurabilen bir kişiliğe sahipti. İshak Amcamın ikinci oğlu Şükrü Küçükkurt, benim çocukluk arkadaşımdı. İkimiz de 1937 yılında doğmuştuk ve Cumhuriyet İlkokulu’nda 5 yıl aynı sınıfta öğrenim görmüştük. İbrahim-Şükrü kardeşlerden sonra İshak Amcamın Osman ve Ali İhsan adlarında iki oğlu ile kızları Hatice ve Hacer Hanımlar dünyaya gelmişlerdi. Rahmetli Babam Nasrattınoğlu Salih Çavuş, İbrahim ve Şükrü’nün, okul yıllarındaki velisi idi. 44 yaşında hayatını kaybeden babamın ölümünden bir yıl sonra benim, Askeri Okulda öğrenim görmek üzere Afyonkarahisar’dan ayrılmamdan sonra Şükrü Küçükkurt kardeşim, rahmetli anamın manevi oğlu olmuş, anamın çağrısı ve ihtiyacı olduğu her an koşarak  yanına giderek yardımcı olmuştur.

Uzun lafın kısası, Şükrü Küçükkurt benim kardeşimdir…O’nun medar-ı iftiharı olan oğlu Sezer Kuçükkurt ise benim oğulların Salih ve Deniz kadar sevdiğim evlâdımdır…

Ben Milliyetçi, Mukaddesatçı bir insanım. Daha önce de yazmıştım; çocuk yaşlarda, Çavuşbaş Camiinin minaresine çıkar ezan okurdum. Zaman zaman cami içinde, Müezzinlik yapardım…Türklük ve Türk Tarihi ile ilgili kitaplar alır-bulur okurdum…1975 yılında itibaren dünyanın pek çok ülkesine; özellikle de nerede TÜRK yaşıyorsa oraya gittim, gördüm, gezdim ve yazdım. Yani ben Türk-oğlu Türküm…Dinim İslâm, Kitabım Kur’an, Peygamberim-Rehberim Hz. Muhammed’dir…

İşte ben ne kadar Müslüman isem, Sezer Küçükkurt da o kadar ve hatta benden daha fazla Müslümandır…Ben ne kadar TÜRK isem, Sezer de o kadar, hatta benden daha fazla TÜRK’tür…

Yerel seçimlerde, kişi seçilirken, aday olacak kişinin, o yörenin insanı olup olmadığına bakılmalıdır. Çünkü bir yöreyi, en güzel ve sağlıklı olarak, o yörenin insanı bilir. Keza aday olacak kişi, yörenin mümtaz şahsiyetleri arasından seçilmeli, soyu-sopu-kökü araştırılmalı, sonradan pişman olunmamalıdır…Açıkçası, Afyonkarahisar şehrinin Belediye Başkanı, Afyonkarahisar’da doğmuş, büyümüş ve yaşamış olmalıdır. O takdirde hizmetlerin en güzelini ve önemlisini yapabilir.

Sezer Küçükkurt’un soy kökünde bilinen kişilerim tamamı, Afyonkarahisar’da doğmuş, bu güzel şehrimizin havası, suyu ve yemekleriyle yaşamış insanlardır…Önümüzdeki yerel seçimler için en ideal ve her bakımdan mükemmel olan Belediye Başkan adayı Sezer Küçükkurt’tur. Adları geçen öteki adaylarla Sezer’i mukayese etmek dahi abesle iştigaldir.

Şimdiden ilân ediyorum: Şubat ayından başlayarak, gerek Afyonkarahisar’da, gerekse Başkent Ankara’daki tüm hemşehrilerim nezdinde yapacağım girişimlerle görüş ve düşüncelerimi anlatacak ve neden Sezer Küçükkurt’un Başkan olması gerektiğini yazacağım. Ama uzun uzun yazmadan önce kısaca şunu söylemek isterim: Afyonkarahisarlı Hemşehrilerimin, daha fazla bölünüp parçalanmaya değil, ayrıştırmalardan kurtulup, birleştirilmeye ihtiyaçları vardır