EDEP YA HU – KARDEŞLER ŞİRKETİ VE ÜYELERİ…

Zümer-29’da bir kıyaslama gördük ve o kıyaslamadan iki üyelik ürettik: Birden çok efendinin kölesi pozisyonunun karşılığı olarak Tanrılar Şirketi Üyeliği. Ve bir efendinin kölesi pozisyonunun karşılığı olarak Kardeşler Şirketi Üyeliği. Tanrılar Şirketinin kurucusu, yöneticisi ve yönetim kurulu başkanlığını Şeytanlık Patronaj Sistemi yürütmektedir. Şeytanlık Patronaj Sistemi, Tanrılar Şirketini Kurma iznini Sa’d Suresi 79, 80, 81, 82, 83 ayetlerinde belirtildiği üzere almış, Tanrılar Şirketi üyelerini “özgürlük” vaadi altında Şeytanlık Patronaj Sistemine köle yapmıştır. Bu şirketin faaliyetlerini üyelerin nefslerini büründürdükleri “ilahlık hissiyatlarına alan ve kapasite oluşturmak üzere var güçleriyle çalışmaları” oluşturmaktadır. Böylece şirketin zann havuzu zenginleşmekte, Şeytanlık Patronaj Sistemi güçlenmektedir. Tanrılar Şirketinin üyeleri (burayı önemi sebebiyle önemseyin lütfen) kendilerinde bir ilahlık kapasitesi varlığını görüp de bu kapasitenin karşılığı olarak ilahlık hissiyatına bürünmemektedir. Tam tersine, duniHi algı ve zannları sonucu, zann üzerine bina edilmiş, tamamen bir zann olan ilahlık hissiyatıdır ve karşılığı kapasite de sıfır derecesindedir. Bunu çok basit bir örnekle anlaşılır hale getirelim. İki insan düşünelim, birisine haberi yokken çok büyük bir miras kaldı. Çok yoksul yaşarken ona çok geniş varlıklar içeren bir miras kaldı ve bu mirasla ilgili haber verecek avukat da bu kişiyi buldu ve ona kalan mirası anlattı, belgelerini gösterdi hatta götürdü gezdirdi. İşte şu holding, şu fabrika, şu iş hanı, şu arsa, şu villalar, bankadaki şu paralar senin… Bakın bir, bir varlık var, zann değil. Bu mirasın kaldığını anlayınca kişi doğal olarak “Ben zengin bir insanım” dedi. Böyle bir insan var. Bir de öyle bir miras, öyle kalan bir mal olmadığı halde yine yoksul yaşamakta olan birisini “Sana şöyle miras kaldı” diyerek belli bir amaçla bir oyun yapıp kandırdılar. Öyle bir mal, mülk, bir şey yok. Ama kendisine anlatılan bu sahte bilgiler üzerinden kişi kendisini zengin zannetmeye, etrafa da zenginmiş gibi davranmaya başladı. Bakın bu zengin zannetmenin karşılığı yok ama kişi kendisini zengin zannediyor. Zengin zannediyor. İşte duniHi ilahların ilahlık hissiyatı budur. Karşılığı olmayan, bir kapasitesi olmayan bir zannediş… Bir kapasite var da bu sebeple “ben ilahmışım” demiyor, yani mirası görüp de “ben zenginmişim” diyen gibi değil. Kandırıldı, bir oyuna geldi, kendisini hiç bir kapasitesi olmadığı halde ilahlık hissiyatına büründürdü. Bu durum, Tanrılar Şirketi Üyelerini hırslı, kavgacı, geçimsiz, tatminsiz ve huzursuz yapmakta, üyeler daima bir didişme içerisinde yaşamaktadırlar. Üyelerin her biri diğerlerine şirketin kölesi muamelesi yapmaktadır. Şimdi bu Tanrılar Şirketinin dişli üyeleri olan inkârcı duniHi ilahların bazı özelliklerini Kur’an ayetleri ışığında ele alalım, görelim. İnkârcı duniHi ilahlar;
Nisa-128’e göre, Tanrılar Şirketi Üyesi olabilmenin şartı olan ilahlık hissiyatlarına çok sıkı bağlanırlar, o hissiyatın çok cimrisidirler. O hissiyatı sımsıkı tutarlar, onu vermezler, ondan vazgeçmezler.
Mearic-19’a göre, dünya için çok hırslı ve sabırsızdırlar.
Kıyamet-20, 21 ve İnsan-27’ye göre, yaşantılarının enerjisi olan dünya hayatını ve ilahlık hissiyatını cezbeli bir aşkla severler.
Mülk-20’ye göre bir özellikleri şudur, şirketlerine ait alanlarda bir mütekebbir gururla dolaşırlar.
Mülk-21’e göre, bir nefret ve azgınlıkla dolaşırlar. Öyle ki ne kadar nefretleri varsa şirkette o kadar itibarları vardır.
Kehf-54’e göre, duniHi ilahlar özellikle kendi aralarında didişmeye çok düşkündürler.
Enbiya-22, Mü’minun-91 ve İsra-42’ye göre, Tanrılar Şirketi üyesi duniHi ilahlar kendi aralarında daima kapasitelerine dayalı güç savaşı yaparlar ve birbirlerini sindirmek isterler.
İsra-11’e göre, şerri arzularlar ve şerri yaşarlar.
Nisa-28’e göre, huzursuzluklarının devamlılığı duniHi ilahları korkak ve zayıf yapar.
Fatır-40’a göre, Tanrılar Şirketi Üyeleri daima birbirlerini aldatır, kandırırlar.
A’raf-82, Neml-56 ve Mü’minun-70’e göre, inkârcı duniHi ilahlar diğer şirket olan Kardeşler Şirketi üyelerini (o şirket temizlenenlerin şirketi olduğu için) sevmezler, onlar temizlenenleri sevmezler.
Haşr-14’e göre, topluluklarının adı Tanrılar Şirketi de olsa gerçek birlik ve beraberlik asla oluşturamazlar.
En’am-43 ve Nahl-63’e göre, inananlara olumsuz gibi gelen bu hayat tarzı Şeytanlık Patronaj Sisteminin arzuladığı ve böyle olmasını planladığı şeylerdir ve kölelerine bu hayat tarzını süslü gösterir.
Diğer şirketimiz Kardeşler Şirketi’dir. Kardeşler Şirketinin üyelerini ise Billahi anlamda iman etmiş olanlar oluşturur. Kardeşler Şirketinin kuruluş yasası Hucurat-10 ayetidir. Hucurat-10’a göre Billahi anlamda iman etmiş olanlar ancak kardeştirler. Kardeşler Şirketinin yönetmeliği Kur’an ve Rasulullah (SAV) Efendimiz’in sünnetidir. Kardeşler Şirketinin sahibi ve yöneticisi, hatta koruyucusu Allahu Rabbül Alemiyn’dir. Kardeşler Şirketinin üyeleri “BEN” deyişlerini, Allahu Rabbül Alemiyn’in “BEN” deyişiyle birlemişler ve şirketin yöneticisi ve şirketin üyeleri BİZ olmuşlardır. Şirketin hedefi “Allahümme ENTE maksudi ve rıdaKE matlubi” yani “Allahım maksadımız senden, sende, sen. Allahım arzumuz rızanı kazanmaktır” şeklindedir. Kardeşler Şirketi üyeleri arasında kavga yok, gürültü yok, nefret yok, didişme yok, yalan yok. Barış, sevgi, huzur, adalet ve merhamet vardır. Şirket üyeleri arasında menfaat ve güç savaşları değil, hayr ve takva yarışları vardır. Üyeler birbirlerine yardım ederek cennete koşarlar, Allah’a firar ederler.
Bu karşılaştırmadan sonra Zümer-29 bize soruyor: Bu iki şirketin üyeleri eşit olur mu, bunlar hiç bir olur mu? Hangi şirketin üyesi olmak istersiniz?
Cevap çok açık ve nettir. Buna rağmen insanların çoğu hâlihazırda Tanrılar Şirketinin üyesidir. Daha önce böyleydi, şimdi de böyledir. Kıyamete kadar da böyle olacağını Ra’d-1, Maide-49, Yusuf-103 ve Yusuf-106 bildirmektedir. Ayrıca, Yasin Suresi 62. Ayet şeytanın kadar insanların çoğunu Tanrılar Şirketine üye kaydedip kendisine köle yapacağını da haber vermiştir. Bu sebeple korkuyor ve sığınıyoruz:
Allahım, Cehennem ateşinden, cehennem azabından korunmak için sana sığınırız. Ya Rabbi, lütfen bizleri cennetinle mükâfatlandırıver; bizleri Rasulullah (SAV) Efendimiz’e dost ve komşu eyleyiver. Bizleri Cemalullah’la şereflendirdiğin mutlu kullarından eyleyiver ya Rabbi (Amin)…