Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

İÇKİDEN SAKININIZ O BÜTÜN KÖTÜLÜKLERİN ANASIDIR

Muharrem Günay 27 Kasım 2010 Cumartesi 02:00:00
  Bir araştırmacının dediği gibi: “İnsanoğlu içkiden daha kuvvetli bir darbe yememiştir.” İçki sebebiyle insan hastalıklara düşmüş veya delirmiş, içki sebebiyle intihar etmiş veya başkasını öldürmüş; iflas etmiş, yuvasını yıkmış, trafik kazalarına ve bu kazalar yüzünden sayısız ölümlere ve sakat kalmalara neden olmuş bu ve buna benzer felâketlere içki yüzünden uğramış insanlar araştırılmış ve bu konularla ilgili istatistikler incelenmiş olsa bizim yapacağımız vaaz- yazdığımız yazı ve nasihat onların yanında çok cılız kalır.
Sarhoşun Yedi Karakteri
Rivayet edilir ki insanlığın ikinci atası olarak bilinen Hz. Nuh aleyhisselam asma kökleri dikmiş, bir üzüm bahçesi yapmak istiyordu. Fakat diktiği köklerden bir türlü verim alamıyordu. Nuh Peygamber niye yetişmiyor diye düşünürken şeytan bir ihtiyar insan kılığında Nuh Peygambere gelerek:
“- Ey Allah’ın elçisi! Eğer bağının yeşererek üzüm vermesini istiyorsan, izin ver de bütün asma köklerinin diplerine şu yedi hayvanın kanını akıtayım” dedi. Nuh aleyhisselam :
“- Dilediğin gibi yap” diyerek izin vermesi üze-rine, şeytan şu yedi hayvanı kesti:
1.Aslanı, 2. Ayıyı, 3. Kaplanı, 4. Çakalı, 5. Köpeği, 6. Horozu, 7. Tilkiyi Bütün bunların kanlarını asmaların köklerine döktükten sonra bağ yeşerdi ve çok güzel üzümler verdi. Denilir ki daha önce tek renkte olan üzümler bu olaydan sonra yedi renge bürünmüşlerdir. İşte bu yüzdendir ki içki içen kimsede şu yedi karakteri bir arada görmekteyiz. Her içki içen insan sarhoş iken kendini aslan gibi cesur, ayı gibi kuvvetli, kaplan gibi öfkeli ve kükremiş, çakal gibi konuşkan ve uluyan, köpek gibi kavgacı, tilki gibi kurnaz ve intikamcı, horoz gibi ötücü hisseder. Böylece en güzel biçimde, kıvamda yaratılan insan, içki içmekle hayvanların seviyesine, hatta onlardan da aşağı bir seviyeye düşer.
Peygamberimiz buyuruyor ki:
“Gerçek anlamıyla mümin bir kul zina yapmaz, gerçek anlamıyla mümin bir kul hırsızlık etmez. Gerçek anlamıyla mümin bir kul içki içmez, gerçek anlamıyla mümin bir kul adam öldürmez.” (Buhari)
Bu hadis-i şerife dayanarak İmam-ı Şafi diyor ki: “İçki içen mümin değildir” Çünkü Şafi mezhebine göre amel, imandan bir parçadır; amel etmeyen mümin sayılmaz.
Bize göre, yani Hanefi mezhebine göre ise amel, imandan bir parça değildir. Amel sadece imanı olgunlaştırmaya yarayan bir unsurdur. O yüzden içki içen dinden çıkmaz, sadece büyük günah işlemiş olur. Dinden çıkmak ve imansız olmak için içki içmenin veya herhangi bir İslâmi hükmün inkâr edilmesi gerekir. Sözgelişi “içki içmek haram değildir” diyen dinden çıktığı, imansız olduğu halde velev ki içki içen biri olsun içki içmenin haram olduğunu kabul ettiği sürece sadece günahkâr Müslüman olur.
Nitekim bir gün Sevgili Peygamberimiz e (S.A.S.), “Gerçek anlamıyla mümin bir kul içki içmez” sözleriyle neyi kastettiklerini sorarlar. O da yere büyükçe bir daire ile içine ikinci bir daire çizerek şöyle der:
“- Birinci daire İslâm, onun ortasındaki ikinci daire imandır. Kul, içki içtiği veya zina yaptığı veyahut da hırsızlık ettiğinde iman dairesinden çıkar, fakat İslâm dairesinden çıkmaz. Ancak Allah’a ortak koştuğunda İslâm dairesinden çıkar” (Dürretül Vaizin 1. cilt/225)
Bu konuyla ilgili olarak yine Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor:
“Kişi zina ettiği veya içki içtiğinde, imanı kalbinden ayrılarak başı üstünde bir gölge gibi bekler. Bu kötü hareketleri terk ettiğinde ise tekrar sahibine döner” ; “Kul zina ettiğinde veya içki içtiğinde Allah ondan tıpkı kişinin gömleğini başından çıkarması gibi, imanını alıp çıkarır.” (Hakim); “Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse içki içilen sofraya asla oturmaz.”, “İçki içenin sofrasına oturanı Allah kıyamet gününde kör olarak haşr eder.” “Allah’a ve ahiret gününe inanan, üzerinde içki bulunan sofraya oturmasın.” (İmam-ı Ahmed ve Tirmizi)
Rivayetlere göre Ömer bin Abdülaziz, içki içenleri ve içki içmese bile içki meclisinde bulunanları sopa ile dövdürürdü. Bir gün kendinse içki içtikleri tesbit edilen bir cemaat getirildi. Aralarında i��ki içmediği halde orada bulunan aynı zamanda oruçlu olan birisi olduğu haber verilince: “İlk önce sopa atmaya ondan başlayınız. Duymadınız mı ki Allah ne buyurdu” dedi ve şu ayeti okudu:
“O, size kitapta “Allah’ın âyetlerinin inkâr edildiği ve alaya alındığını işittiğinizde, başka bir söze geçmedikçe onlarla bir arada oturmayın, yoksa siz de onlar gibi olursunuz diye indirdi.” (Nisa suresi/40)
Sevgili Peygamberimizin bu hadislerinden örnek alarak içkiden, zinadan, içki ve fuhuş meclislerinden uzak durmalıyız.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER