Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

İSLAM’DA AMEL VE NİYET YAZILARI- 4

Muharrem Günay 25 Ocak 2012 Çarşamba 02:00:00
  Allah’ı Sever Gibi Başkalarını Sevmek
Allah Bakara Suresi’nde müminlerin Kendisi’ne olan güçlü sevgileri ile, müşriklerin çarpık sevgi anlayışları arasındaki farkı şöyle bildirmektedir:
Ve minen nâsi men yettehızu min dûnillâhi endâden yuhıbbûnehum ke hubbillâh(hubbillâhi), vellezîne âmenû eşeddu hubben lillâh(lillâhi), ve lev yerâllezîne Zalemû iz yeravnel azâbe, ennel guvvete lillâhi cemîan, ve ennellâhe şedîdul azâb(azâbi). (2/Bakara,165)
“Öyle insanlar vardır ki, Allah’dan başkasını (putları, arzu ve hevalarını, yücelttikleri, sevip bağlandıkları şahısları, bazı varlık ve eşyayı, gizli veya açıktan sevip) O’na (Allah’a) denk hâle getirirler; tıpkı Allah’ı sever gibi onları severler, (böylece şirke düşerler, Allah yerine onlara bağlanırlar). Hakiki inanmışların sevgisi (emirlerine itaat ve bağlılığı) ise daha kuvvetli ve içtendir. (O’na denk hiçbir sevgi beslemezler. Allah’a eş koşup da kendilerine) zulmedenler, azabı gördükleri zaman (anlayacakları gibi) bütün kuvvet (ve kudret)in Allah’ta bulunduğunu ve Allah’ın azabının, gerçekten çetin olduğunu keşke (önceden) bilselerdi.” (Bakara 2/165) (krş. 6/136; 12/106; 14/30; 31/21; 33/66-68; 34/31; 40/73-75; 45/23)
“Sevgi ve nefret yeri olan kalp bozulunca, en kötü şeyleri bile sever. (Said Nursi, Mu’cize-i Kur’aniyye Risâlesi, İstanbul 1990) Bir insana, bir topluma hayran oldu mu onu yüceltip kutsallaştırır ve (neredeyse onu) tanrı mertebesine çıkarır. Bazen de eşyayı kutsallaştırır. Artık bunlar eleştirilmez. (Nurettin Şâzi Kösemihal, Durkheim Sosyolojisi, İst. 1971) Çünkü onlar artık tabulaşmış/putlaşmış olup yapılan her mühim iş ve harekette ona karşı tapınma edâsıyla bağlılıklarını sunarlar. Bu sosyolojik olay ilkel (klan) kabilelerde daha yaygın halde idi. Bir kimse birini veya bir şeyi Allah için değil de onları Allah yerine veya Allah gibi severse/Allah gibi sevgi gösterirse, şirke düşmüş ve kendine zulmetmiş olur. (krş. 58/Mücadele,22)
İz teberreellezînettubiû minellezînettebeû ve reavûl azâbe ve tagaTTaat bihimulesbâb(esbâbu).(2/Bakara,166)
“Nitekim (dine aykırı olan işlerde) kendilerine uyulan (o peşiden gidilen) kimseler, o gün azabı gördükleri vakit (kendilerine) uyanlardan hızla uzaklaşacaklar ve aralarındaki (yandaşlık ve liderlik gibi) bağlar kopacaktır. (Bakara 2/166) (krş. 2/70; 9/31) “(bunun üzerine onlara) uyanlarda:
Ve gâlellezînettebeû lev enne lenâ kerreten fe neteberree minhum kemâ teberreû minnâ kezâlike yurîhimullâhu a’mâlehum haserâtin aleyhim ve mâ hum bi hâricîne minen nâr(nâri).
“Ah, keşke biz (dünyaya) bir kere daha dönseydik de (bu gün onların) bizden uzaklaştıkları gibi biz de (onlardan) uzak dursaydık” derler. İşte Allah onlara bütün yaptıklarını hasret (pişmanlık ve üzüntü)ler içinde gösterecektir. Onlar cehennemden çıkacak da değillerdir.” (Bakara 2/167) (bk. 7/36-9; 16/27; 28/26-66; 33/66-68; 34/22; 37/22-35; 38/55-61)
“ Allah buyuracak ki:
Gâledhulû fî umemin gad halet min gablikum minel cinni vel insi fîn nâr(nâri), kullemâ dehalet ummetun leanet uhtehâ, hattâ izeddârekû fîhâ cemîân gâlet uhrâhum li ûlâhum rabbenâ hâulâi eDallûnâ fe âtihim azâben Di’fen minen nâr(nâri) gâle li kullin Di’fun ve lâkin lâ ta’lemûn(ta’lemûne). (7/Araf,38)
“Sizden önce geçmiş cin ve insan toplulukları arasında siz de ateşe girin!” Her ümmet girdikçe yoldaşlarına lânet edecekler. Hepsi birbiri ardından orada (cehennemde) toplanınca, sonrakiler öncekiler için, “Ey Rabbimiz! Bizi iste bunlar saptırdılar! Onun için onlara ateşten bir kat daha fazla azap ver!” diyecekler. Allah da: Zaten herkes için bir kat daha fazla azap vardır, fakat siz bilmezsiniz, diyecektir.” (Araf 7/ 38)

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER