Nöbetçi Eczaneler
17 Eylül 2013 Salı 03:00:00 Afyonkarahisarlılar’ın karakteristik özelliklerinden bahsederken hep ferdi hareket edildiğinden, birlikteliğin eksik oluşundan, ortaklık yapısının, birlikte iş başarabilme çabasının yetersiz olduğundan bahsedilir.
Bu fikirleri desteklemek için de hep folklorümüzden örnekler verilir. Hani denilir ya, Doğuluların ve Karadenizlilerin halk oyunları hep omuz omuzadır. Afyonkarahisar yöresinin halk oyunları ise hep tek tek ve döne dönedir diye… Folklorumüzdeki bu özellikler bir araya gelemeyişimizin kanıtı olarak sunulur.
Gerçekten öyle mi acaba?
***
Bakın geçtiğimiz hafta sonunda Afyonkarahisar’ın ev sahipliğini yaptığı Türk Dünyası Kurultayı’na…
Yurt içinden ve yurt dışından birbirinden değerli konukların katıldığı, Türk dünyasının en ünlü bilim adamlarının, kanaat önderlerinin görüş beyan ettiği, yayınlanan sonuç bildirgesi ile Türk Dünyası’nın sesinin aleme ilan edildiği Kurultay’dan bahsediyoruz.
Afyonkarahisar olarak ev sahipliğini tam yapabildik mi acaba?
Elbette emeği geçenlere teşekkür etmek gerekir. Afyonkarahisar’da buluşturdukları konuklara imkanlarının üstünde bir ev sahipliği sundular. Ama yeterli mi?
Geçtiğimiz günlerde Genç Atılımcılar Derneği’nin bir etkinliği olmuştu. Avrupa’da başarı gösteren Türk siyasetçilerin konuk edildiği programda dinleyici sıraları boş kalınca Vali İrfan Balkanlıoğlu organizasyonu gerçekleştirenlere “Keşke bize gelseydiniz. Biz de salonu doldurmak için çaba gösterirdik” demişti.
Türk Dünyası Kurultayı’nda da maalesef aynı manzara yaşandı.
Kurultay’ın siyasi boyutunu bir kenara bırakalım. Belki herkes söylenenlerle ilgili aynı fikirde değil.
Ama bu kurultay için gelen isimlerin pek çoğu birbirinden değerli isimler. Afyonkarahisar’ın bu isimlere karşı ev sahipliği böyle mi olmalıydı? Daha dolu salonlarla, gümbür gümbür organizasyonlarla ev sahipliği yapılamaz mıydı?
Yanlış anlaşılmasın, bu organizasyonda emeği geçenleri kutlamak gerekir. Ellerinden gelenin fazlasına gayret gösterdiler. Mevcut imkanlarla bu kadar oldu.
Peki ya bir de profesyonel organizasyon becerisine sahip kurumlar, kişiler bu organizasyonlara el atsaydı? Avrupa’dan gelen Türk siyasetçiler, Türk dünyasından gelen birbirinden önemli isimler Afyonkarahisar’da çok daha iyi koşullarda ağırlanmaz mıydı?
Afyonkarahisar Valiliği’nin, Belediye’nin AKÜ’nün imkanları Afyonkarahisar’ın tanıtımı için, misafirperverliği için seferber edilseydi, bu organizasyonların yankısı daha güçlü olmaz mıydı?
***
Eğer ilimizin tanıtımını iyi yapmak istiyorsak, eğer ki söylemlerimizde olduğu gibi bu kenti kongreler merkezi haline getirmek istiyorsak, bu tür organizasyonların yükünü işi bilenlere paylaştırmak gerekir. Organizasyon tecrübesiyle, bütçesiyle Afyonkarahisar’ın kurumları, Afyonkarahisar’ın yüzünü ak etmek için hep birlikte çalışmalıdır, daha profesyonel organizasyonlar yapılmalıdır.
Aksi taktirde iyi niyetle, büyük emeklerle yapılan etkinlikler böyle kadük kalmaya devam eder. Belki toplantılardan amaç hasıl olur ama, Afyonkarahisar için “kongreler kenti, organizasyonlar şehri” ifadeleri nutuklardan öteye geçemez.
